Hasan Mutlucan anılıyor

1980'de Askeri Darbe bildirisinin okunmasının ardından cunta yönetimi, halkın sempatisini kazanmak için Hasan Mutlucan'ın kahramanlık türküsü olan 'Yine de Şahlanıyor'u çaldırdı. Türkü, günler, aylar boyunca o kadar çok çalındı ki 7'den 77'ye tüm memleket tarafından ezberlendi, dillere pelesenk oldu.

Ne var ki Hasan Mutlucan, kahramanlık türküsünün darbeyle özdeşleşmesinden hiç hoşnut olmadığı gibi bir süre sonra Halit Kıvanç'ın 'Darbe sanatçısı' tanımlamasına maruz kaldı. Mutlucan, ömrünün son 30 yılında her fırsatta darbeyle özdeşleşmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.

Hasan Mutlucan, bir röportajında bu konuda şunları söyledi; "Dehşetli bozuluyorum. Çünkü darbe sanatçısı değilim. Halit Kıvanç attı bu sıfatı ortaya. Sanki bütün millet, hislerinin tercümanıymış gibi kabul etti. Kahramanlık türküleri insanlara tesir eden bir şeydi. Hissiyatlarına tesir ettim ki beni beğendiler. Ama yukarı kademelerden bazı kişiler beni maalesef kullandı. Propaganda, reklam vasıtası yaptılar. Darbecilere mâl etmek istediler, o türkülerden soğuttular beni. Ben kimsenin adamı değilim, halka türküler okuyan biriyim, o türküler ecdadımın kahramanlık öykülerini anlatan menkıbelerdi. Daha fazla konuşmak istemiyorum. Hissiyatıma kapılabilirim. Küskünüm efendim."

Nitekim küstü de...

Yaklaşık 2 bin türkülük repertuvarına rağmen TRT'nin sürekli kahramanlık türkülerini çalarak 'Darbe sanatçısı' tanımlamasının altının çizmesinin verdiği rahatsızlıkla mesleğinden uzaklaştı.

İstanbul Belediyesi Konservatuvarı'ndan emekli olur olmaz Bodrum'a yerleşerek çiğ börek yapıp satmaya başladı.

Hasan Mutlucan Kimdir?

1926'da doğan Hasan Mutlucan, 14 yaşındayken dekoratör çırağı olarak çalıştığı tiyatroda oyunculardan biri rahatsızlanınca Necdet Mahfi Ayral, "Gel bu rolü sen oyna" dedi. Hasan Mutlucan'ın kaderi de işte o anda değişti.

Repliği sadece "Burası Kaf Dağı. Ne işin var senin burada" olsa da Muhsin Ertuğrul'un dikkatini çekince oyunculuğa başlayan Hasan Mutlucan, işi iyiden iyiye ciddiye alıp İstanbul Belediye Konservatuvarı'na girdi. Konservatuvarın yönetmeni Münir Nurettin Selçuk, sesindeki bas tınısından etkilenerek Faust Operası'nın kadrosuna almak istese de Mutlucan, "Ben türküleri seviyorum" diyerek teklifi geri çevirdi.

Oyunculuğu ikinci plana atarak türkü söylemeye ağırlık veren Hasan Mutlucan, TRT Radyosu'nun kadrosuna katıldı. Ne var ki politik nedenlerden dolayı radyodan ayrılmak zorunda kalan Mutlucan, yaklaşık 10 yıl boyunca türkülerini geniş kitlelere ulaştıramadı.

1970'li yıllarda tekrar TRT Radyosu'nun kadrosuna alınan Hasan Mutlucan, 1974'te kahramanlık türkülerinden oluşan 'Kahramanlık Türküleri' adlı albümü çıkardı. Sevdiği işi yaparak mutlu bir hayat süren Mutlucan'ın, güzel rüyası, 12 Eylül 1980 Cuma günü kabusa dönüştü.

Alzheimer hastası Hasan Mutlucan, 28 Aralık 2011'de 85 yaşındayken vefat ettikten sonra Çekmeköy Mezarlığı'na defnedildi.