Hendek'teki havai fişek fabrikasında patlamaya ilişkin sorular
Sakarya'nın Hendek ilçesinde meydana gelen patlamanın nasıl meydana geldiği araştırılırken geçmişte benzer olayların yaşandığı fabrikanın faaliyetlerine nasıl devam ettiği de merak ediliyor. Yüksek miktarda patlayacının istiflendiği ve ikinci deponun da patlaması durumunda çok daha büyük bilanço ile karşılaşacak fabrikada ne oldu? Habertürk TV Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir, işyeri sahibi Yaşar Coşkun'a sordu
Sakarya'nın Hendek ilçesinde meydana gelen ve 6 işçinin hayatını kaybettiği, 1 işçiye ulaşılamayan havai fişek fabrikasındaki patlamayı gidip yerinde inceledim. İki gün boyunca yaptığımız yayınlarda Habertürk ekibi olarak, hem olan biteni tüm boyutlarıyla anlatmaya çalıştık hem de vatandaşın hissiyatına ortak olduk. Gördüğüm kadarıyla bu olaydan çıkarmamız gereken çok fazla ders var. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, patlamada yaralanan 126 kişiden 121'nin taburcu olduğunu, 5 işçinin tedavilerine devam edildiğini açıkladı.
Yazıma başlarken şunu söylemeliyim, patlamanın ilk anından itibaren başta Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım olmak üzere tüm yerel idareciler olay yerine ulaşarak her türlü önlemi alıp, gerekli koordinasyonu sağladı. Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, Hendek Belediye Başkanı Turgut Babaoğlu, Türk-İş Başkanı Ergün Atalay ile milletvekilleri de olay yerinde idi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, AFAD'ın kurduğu iletişim koordinasyon merkezinde arama kurtarma ve yangın söndürme çalışmalarının koordinasyonunda bizzat görev alıp anlık olarak kamuoyunu bilgilendirdi.
Alkışlanması gereken bir konu var ki o da yeni patlama olması riskine karşı anında devreye giren ve her türlü riske karşı içeride canlı insan olma ihtimaline karşı patlayıcıyla dolu sahaya giren İtfaiye, AFAD ve UMKE kurtarma ekiplerinin olağanüstü çabası...
Patlamanın nasıl olduğu; ihmal ve kusur olup olmadığı varsa sorumluların kimler olduğu araştırılıyor. Fabrikada çalışan bir sorumlu müdür ile iki ustabaşı gözaltında. İfadelerine ve bilgilerine başvuruluyor. İçişleri Bakanlığı; mülkiye, polis ve jandarmadan üç başmüfettiş görevlendirerek idari soruşturma açtı. Başsavcılık olayla ilgili 10 savcı görevlendirdi. Patlamada, kimyasal inceleme yapan uzmanlar ile bomba uzmanları da görev yaptı. Özellikle patlayıcı madde bulunan hangarlara bomba uzmanları girip inceleme ve imha faaliyeti yürüttü.
SAKARYA NEHRİNDEN SU TAŞINDI
Havai fişek fabrikasında 3 patlamadan söz ediliyor ki biri çok büyük. Bu patlama, 40-50 kilometre mesafedeki yerleşim alanlarından dahi hissedilmiş ve geçmişinde deprem faciası deneyimi olan Sakaryalılar, büyük sarsıntıdan deprem olduğunu düşünmüş. Ardından iki küçük patlama yaşanmış. Büyük patlamanın öncesinde başlayan alevlenme nedeniyle, işçiler kendilerini dışarı atıp kaçma fırsatı bulmuş, aksi durumda daha fazla can kaybının olabileceği değerlendiriliyor. Yangının atölyede başladığı ve patlayıcıların istiflendiği depolardan birine sıçradığı, depoda bulunan 70-80 ton kadar barut, kimyevi madde ve havai fişeğin alev almasıyla büyük patlamanın oluştuğu değerlendiriliyor. İkinci büyük hangarda 110 ton patlayıcı madde ve havai fişeğin bulunduğu itfaiyenin köpük doldurarak burayı izole ettiği, aksi durumda kıvılcımların buraya sıçraması ile daha büyük bir facia yaşanabileceği ifade edildi. Yangına havadan helikopter ve uçaklarla müdahale edilmesi de büyük faciayı önledi. Sakarya nehrinden su taşıyan iki helikopter yetmeyince yangın söndürme uçağı devreye girdi ve başarılı soğutma çalışmasıyla yangın kontrol altına alındı. Biri kayıp 7 işçinin hayatına mal olan ve onlarcasının yaralanmasına yol açan bu olayla ilgili aydınlatılması gereken birçok soru var.
VİCDANLARI SIZLATTI
İşyeri sahibi Yaşar Coşkun, MÜSİAD Sakarya Şube Başkanı. Bunda bir beis yok ancak MÜSİAD'ın, "dayanışma" adı altında verdiği yemek, acıları taze Sakaryalılar ve fabrikada yakınları çalışanları büyük oranda rahatsız etti. Sakarya halkı, geçmişteki vukuatlarını da hatırlatarak, artık benzer acılar yaşamamak için yükümlülüklerini yerine getirmemişse fabrikanın ruhsatının iptal edilmesini istiyor. Telefonla konuştuğum fabrikanın sahibi Yaşar Coşkun, gerçekten çok üzüntülüydü ve telefonda ağlıyordu. Oğlunun da fabrikada bulunduğunu, patlamada yaralandığını, yaralanan teyzesinin oğlunun yoğun bakıma alındığını anlattı. Daha önce de 5 kez burada patlama yaşandığını ve ne gibi önlemler alındığını sorduğumda, Geyve'deki fabrikanın amcasının olduğunu, oranın kapandığını Büyük Coşkunlar adı altında bu fabrikanın devam ettiğini, 2011 ve 2014'te burada iki ayrı patlama yaşandığını söyledi. Anladığım kadarıyla isim değiştirerek devam eden havai fişek fabrikalarından söz ediyor. Diğer patlamaların nedeni ve son patlamanın bir ihmalden kaynaklanıp kaynaklanmadığını sorduğumda Yaşar Coşkun, "Çok üzüntülüyüz, arkadaşlarımız, yakınlarımız vardı fabrikada. İncelemeler sonucu her şey ortaya çıkacak" dedi.
SORU İŞARETLERİ
Fabrikada olan bitenle ilgili savcılığın ve İçişleri Bakanlığı başmüfettişlerinin araştırıp sonuçlarını ortaya koyacağı birçok soru var. Bazılarını sıralarsak;
- Son patlamayla iki ayrı isimle faaliyet gösteren ve Türkiye'nin en büyük havai fişek üreticisi olan bu firmanın üretim lisansı iptal edilecek mi?
- Çoğunluğu kadın olan işçiler, iş sağlığı ve güvenliği konusunda gerekli eğitimi aldılar mı? Olayda usta başı ve müdürlerin bir sorumluluğu ve ihmali var mı?
- Yanıcı ve patlayıcı madde bulunduran ve işleyen, üretim yapan tesisler özel hükümlere tabi. Yönetmelik ve tebliğlerde patlayıcının üretimi ve depolanması için özel önlemler alınması gerektiği belirtiliyor. Depolama sığınaklarda ve yalıtımlı hangarlarda yapılıyor. Bu fabrikada önlemler alınmış mıydı?
- Binalar arasında patlayıcı maddelerin ve kıvılcımların sıçramaması/birbirini tetiklememesi için en az 50 metre mesafe olması gerekiyor. Özel inşa yönetmeliğine aykırı bir durum var mıydı?
- Pandemi nedeniyle elinde stok biriken firma, düğün sezonunun ve işlerin açılmasıyla hızlı/seri üretime geçtiği için tedbirsizlikten mi bu patlama meydana geldi?
- En az 110 ton patlayıcının bulunduğu fabrikada, üretim-sevkıyat dengesine dikkat edildi mi? Bu kadar yüksek miktarda patlayıcının orada bulunması doğru mu? Bu patlayıcılar, özel hükümlere ve tedbirlere göre üretilip sevk ediliyor.
- Özellikle depolarda otomatik yangın söndürme tertibatının olması ve binaların birbirinden bağımsız olarak yalıtılması gerekiyor.
- Uygun koşullarda depolarda yalıtılmayan yanıcı ve patlayıcı maddelerin yüksek sıcaklıkla temas etmemeleri gerekiyor. Patlama olduğu sırada hava sıcaklığı çok yüksekti ve bazı maddelerin, "terleme" denilen şekilde ısınması nedeniyle mi patlama yaşandı?
UZUN SÜRE 45 İŞÇİ ARANDI
Patlama yaşandığında büyük bir kaos ve karmaşa vardı. İşletmenin listesinde 186 işçi vardiyada görünüyordu. Bu nedenle uzun süre haber alınamayan ve kendilerine ulaşılamayan 45 işçinin enkazda kaldığı zannedildi. Ancak daha sonra bu işçilere ve ailelerine ulaşılınca tablo netleşti; 4 işçi yaşamını yitirmişti ve 3 işçi kayıptı.
ÇİNLİ İŞÇİ YOKTU
İşletmede yabancı işçi çalışıp çalışmadığı da uzun süre muamma olarak kaldı ancak fabrikanın sahibi Yaşar Coşkun'a bunu sorduğumda, bir Çinli işçinin olduğunu, Şubat ayında ülkesine gittiğini ve pandemi nedeniyle geri dönemediğini söyledi. İşletmede yabancı işçi ya da sigortasız işçi çalıştırılmadığını ifade etti. Patlayıcı konusunda ve havai fişek üretiminde genellikle Çinlilerden faydalanılıyor. Havai fişeğe parlaklık ve kıvılcımı veren metal tuzlarının oranlarını bu Çinli işçinin belirlediği ifade ediliyor. Uzmanlar bir yerde patlayıcı ve havai fişek üretimi varsa orada bir Çinli'nin mutlak suretle bulunduğunu belirtiyor.
GÜVENLİ DENİLEN FABRİKA SÜREKLİ PATLIYOR
Havai fişek üretimini birçok gelişmiş dünya ülkesi bıraktı. Sakarya halkı da artık bu konudaki eleştirilerini sıralıyor. Katma değeri tartışmalı bir ürün olan ve stratejik değeri tartışılan havai fişek, eğlence sektöründe kullanılıyor. Üretimi de kullanılması da tehlikeli ve riskli. Havai fişek yerine tehlikesi olmayan lazer ışıklı gösteriler birçok ülkede tercih ediliyor. Fabrikanın sahibi Yaşar Coşkun, "Avrupa'nın en güvenli havai fişek fabrikası" dediği fabrikada neden sürekli patlamalar olduğunu açıklayamıyor. Coşkun, Habertürk'e şunları söyledi:
"Yasaya ve tüzüğe göre çalışan ve sürekli denetlenen bir fabrika. Çalışan üç kimya mühendisimiz var. İnşa ettiğimiz yapılar şartnameye uygun. Sakarya'da iki havai fişek fabrikası vardı. Geyve'deki Coşkunlar amcamızındı; kapandı. Oradaki fabrikayla bizimki Büyük Coşkunlar karıştırılıyor. Bizde 2011 ve 2014'te patlama oldu; bu üçüncü patlama. Nasıl olduğu incelenecek. Çok üzüntülüyüz."