Mülk Suresi tam metin! Mülk (Tebareke) Suresi Türkçe anlamı Arapça yazılışı ve okunuşu
Mekke döneminde nazil olan ve 30 ayetten oluşan ve toplumda "Tebareke" diye de bilinen Mülk Suresi , adını birinci ayette geçen "Tebarekelleziy bi yediyh el Mülk" tamlamasından almıştır. Surede başlıca, Allah'ın azameti, Allah'ın birliğinin delilleri ve öldükten sonra dirilmeyi inkâr edenlerin akıbetleri konu edilmektedir. Mülk Suresi Arapça okunuşu, Türkçe anlamı, yazılışı, meali, fazileti, tefsiri ve diğer merak edilenler içeriğimizde yer alıyor.
Mülk Suresi Konusu
Sure genel olarak Allah Teala’nın varlığı ve birliğini, azametini, evrendeki hükümranlığını, tek tanrı ve tek yaratıcı olduğunu, hayatın ve ölümün var ediliş amacını ve öldükten sonra dirilmeyi konu edinmektedir. Surede ayrıca insanlığın ilahi vahyin uyarıcılığına muhtaç olduğuna işaret edilmekte, bunu kabul etmeyenlerin karşılaşacakları kötü sonuçla ilgili uyarılar yapılmaktadır.
Mülk Suresi Nuzül
Mushaftaki sıralamada altmış yedinci, iniş sırasına göre yetmiş yedinci suredir. Tur suresinden sonra, Hakka suresinden önce Mekke’de nazil olmuştur.
Mülk Suresi Fazileti
Hz. Peygamber, Mülk suresinin onu okuyanları kabir azabından koruyacağını ifade buyurmuşlar (Tirmizi, “Fezailü’l-Kur’an”, 9; Şevkani, V, 296), bu sebeple cenazelerin ardından bu surenin okunması adet olmuştur. Bu hadisi, “sureyi okuyup amel edenlerin, kabir azabını gerektiren günahlardan uzak duracağı ve böylece azaptan kurtulacağı” şeklinde anlamak da mümkündür.
Mülk Suresi Tefsiri (Kur’an Yolu)
Surenin özeti mahiyetinde olan bu ayetlerin ilkinde Allah’ın yüceliği, kudreti, evrendeki hükümranlığı ve her şeyin kendisinin kudret elinde olduğu, evrende istediği gibi tasarrufta bulunabileceği ifade edilmiş, sonraki ayetlerde ise O’nun kudretinin eserlerinden örnekler verilmiştir (1. ayette “aşkındır, cömerttir” diye çevirdiğimiz tebareke fiilinin diğer anlamları hakkında bilgi için bk. Furkān 25/1). 2. ayet yüce Allah’ın kudret ve tasarrufunu en açık bir şekilde gösteren delilleri içermekte; Allah’ın, dünyada insanların güzel işler yapma hususunda birbirleriyle rekabet etmelerini sağlamak, kimlerin kendi emir ve yasaklarına uyarak daha güzel işler yapacağını ortaya çıkarmak için hayatı ve ölümü yarattığını bildirmektedir. Aynı ayette önce ölüm, sonra hayat geçtiği için burada “ölüm” kavramıyla, hayattan önceki cansızlık halinin mi yoksa dünya hayatının sona ermesi ve ahiret hayatına geçiş halinin mi kastedildiği hususunda farklı görüşler vardır. Bir kısım müfessirler ayetteki sıralamayı dikkate alarak ölümden maksadın dünya hayatından ahiret hayatına geçiş hali, hayattan maksadın ise ahiret hayatı olduğunu söylemişlerdir (Razi, XXX, 55; Elmalılı, VII, 5159). İkinci grup ise ölümle dünya hayatından ahiret hayatına geçiş halinin, hayatla da dünya hayatının kastedildiği kanaatindedir (Zemahşeri, IV, 134); bizim tercihimiz de budur. Zira hayat da ölüm de imtihan için yaratılmıştır; imtihan yeri ise ahiret değil dünyadır. Her ikisinin de bu dünyada olması amaca daha uygun görünmektedir. Hayat ölümden önce olduğu halde ayette sonra gelmesi ise çeşitli şekillerde yorumlanmıştır (bk. Razi, XXX, 55; Ateş, IX, 526-527). Dikkat çekici bir yoruma göre eşyada aslolan yokluk olduğu, varlık ve hayat sonradan verildiği için ayette ölüm önce gelmiştir (Şevkani, V, 297). Bizce de isabetli olan diğer bir yoruma göre ölüm insanlara hayatın sorumluluğunu hatırlattığı, onları iyi işler yapmaya teşvik ettiği ve bir uyarıcı olduğu, nihayet insanda “imtihan” sorumluluğunu daha canlı tuttuğu için ayette ölüm önce zikredilmiştir. Nitekim hayat bir hayırlı faaliyetler alanı, ölüm ise bu faaliyetlerin karşılığının verileceği ebedi varlık sahnesine geçişi sağlayan dönüm noktası, Hz. Peygamber’in de belirttiği gibi bir uyarıcıdır (bk. Razi, XXX, 55). İfadenin akışına ve lafız güzelliğine daha uygun olduğu için “mevt” (ölüm) kelimesinin önce geldiği de düşünülebilir.
3-4. ayetlerde evrenin eksiksiz-kusursuz yaratılışına, mükemmel işleyişine ve düzenine dikkat çekilmekte, böylece bu muhteşem varlık düzeninin bir tesadüfle meydana gelmiş olamayacağı ve devam edemeyeceği; bunun ancak üstün bir ilim, irade ve kudret sahibinin yaratması ve yönetmesiyle mümkün olduğu belirtilmektedir (yedi göğün anlamı hakkında bk. Bakara 2/29).
Mealde “Sonra gözünü tekrar tekrar çevir de bak” diye tercüme ettiğimiz cümlenin lafzi karşılığı, “Sonra gözünü iki kez daha çevir de bak” şeklindedir. Ancak bu ibare çokluktan kinaye olup sayı olarak iki defayı değil, defalarca bakmayı ifade eder (bk. İbn Aşur, XXIX, 19-20).
Yıldızlarla donatılmış gibi bir görüntü verdiği için gökyüzünün kandillerle süslenmesinden söz edilmiş, yıldızlar geceleyin kandil gibi ışık saçtıklarından onlara mecaz olarak “kandiller” (mesabih, tekili: misbah) denilmiştir (Taberi, XXIX, 3). Yıldızlarla şeytanların taşlanmasından maksat ise göklerdeki meleklerin konuşmalarını dinleyip onlardan bilgi sızdırmak için kulak hırsızlığı yapmak isteyen şeytanların bu yıldızlardan çıkan parlak ışıklarla, bir tür ateş toplarıyla engellenmesidir. Bu ve benzeri ayetlerle ilgili olarak klasik tefsirlerde ayrıntılı yorumlar bulunmakla birlikte müteşabihattan olan bu tür ayetlerin anlamları hakkında zamana, şartlara, bilimsel verilere göre farklı görüşler ileri sürmek mümkündür. Ayrıca gayb konularına giren ayetlerin yorumunda iddialı olmamak gerekir. Çünkü gayb aleminin mahiyetini Allah’tan başka kimse bilemez; biz gayb bilgilerine sadece inanırız (gökyüzünün yıldızlarla süslenmesi ve bunlarla şeytanların taşlanması konusunda bilgi için bk. Hicr 15/16-18; Saffat 37/6-10).
“Taşlanma” şeklinde çevirdiğimiz rücum kelimesi “sağlam bir bilgiye dayanmadan konuşmak, kafadan atmak” manasına da geldiği için ayete, “insan ve cin şeytanlarının yıldızlara bakarak aslı faslı olmayan şeyler söylemeleri” manası da verilmiştir (Şevkani, V, 299).
Mülk Suresi Kaç Ayet?
Mülk Suresi 30 ayetten oluşmaktadır.
Mülk Suresi Kaçıncı Sayfa ve Cüzde Yer Alıyor?
Mülk Suresi, Kur’an-ı Kerim’de 561. Sayfada başlayıp 563. Sayfada biter ve 29. Cüzde yer alır.
Mülk Suresi Abdestsiz Okunur Mu?
Vakıa suresi, 79. ayette “Temizlenmiş olanlardan başkası ona el süremez.” şeklinde emredilir. Bu nedenle, cünüp olan ya da abdestsiz birisinin Kur’an-ı Kerim’e el süremeyeceği gibi herhangi bir ayeti de okuyamaz.
Özetle, abdesti olmayan birisi, Kur’an-ı Kerim’e el dokundurmadan ezberinden bildiği ayet ve sureleri okuyabilir. Bu caizdir; ancak abdestsiz olan birisi Kur’an’a dokunarak Mülk suresini okuyamaz. Ayet el-Kürsi, Fatiha ve İhlas gibi ayet ve sureleri okumak isteyen kimse, bunları dua niyetiyle okursa caizdir. (Elmalılı Hamdi YAZAR, Tefsir, Vakıa 79. ayet in izahı; Celal Yıldırım, İslam fıkhı, IV/157)
Keza, başörtüsü olmadan da Mülk suresi okunabilir; ancak Kur'an'a saygıdan dolayı başörtülü olunması tavsiye edilmektedir.
Mülk Suresi Adetliyken Okunur Mu?
Mülk suresinin adetliyken Kur'an-ı Kerim'den ya da ezberden okunması caiz olmamaktadır.
EZBERLEMENİZ İÇİN DİĞER DUALAR VE SURELER