"Su fakiri ülkeler sınırına yaklaşıyoruz"
TEMA Vakfı Başkanı Deniz Ataç, "Türkiye, kişi başına bin 586 metreküp ile su stresi çeken ülkeler arasında" dedi
TEMA Vakfı Başkanı Deniz Ataç, “Türkiye, kişi başına bin 586 metreküp ile su stresi çeken ülkeler arasında. 2030’ta nüfus 100 milyona ulaşacak. Bu tarihte 1168 metreküple su fakiri ülkeler sınırına yaklaşabiliriz” dedi
Su, hayat kaynağı. Canlıların yaşamında olmazsa olmazlardan...
Dünyada çevre kirlenmesi ve yanlış sulamayla su kaynaklarının oranı azalırken, Dünya Su Günü’nde suyun önemi vurgulanıyor...
Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) Başkanı Deniz Ataç, Devlet Su İşleri (DSİ) verilerine göre Türkiye’nin kullanılabilir su miktarının 112 kilometreküp olduğunu anımsattı.
Ataç, “2010 verilerine göre Türkiye 112 kilometreküplük kullanılabilir su miktarının yüzde 38’ini kullandı. Bu miktarın yüzde 74’ünü tarımsal, yüzde 15’ini evsel ve yüzde 11’ini endüstriyel su kullanımı oluşturuyor..."
"DSİ’nin, 2023 hedefine göre ise Türkiye su potansiyelinin tamamını kullanacak. Sektörlere göre su kullanım oranları tarımda yüzde 64, endüstride yüzde 20 ve evsel kullanımda yüzde 16 şeklinde değişecek” dedi.
76 milyon nüfusu bulunan Türkiye’de kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının bin 519 metreküp olduğunu da dile getiren Ataç, şöyle konuştu...
Kişi başı tüketim
“Falkenmark Su Stres İndeksi’ne göre yılda ortalama kişi başına düşen su miktarı bin metreküpün altında olan ülkeler su fakiri olarak nitelendiriliyor..."
"Bir ülkenin yeterli miktarda suya sahip sayılabilmesi için ise yılda kişi başına düşen su miktarı 1700 metreküpün üzerinde olmalı. Türkiye, bin 586 metreküp ile su stresi çeken ülkeler arasında..."
"TÜİK’in, 2030’ta nüfusun 100 milyona yaklaşacağı öngörüsünü dikkate aldığımızda, 2030’ta Türkiye 1168 metreküp ile su fakiri ülkeler sınırına yaklaşacak.”
Su sıkıntısı yaşanabilir
Verilerin 1 Ekim 2013’den bugüne Türkiye genelinde kümülatif yağışların ortalamasında uzun yıllar ortalamalarına göre yüzde 35, 2013’e göre de yaklaşık yarı yarıya azalma olduğunu gösterdiğini dile getiren Deniz Ataç, şöyle devam etti...
“Yağış miktarının artamaması durumunda meteorolojik kuraklığın hidrolojik kuraklığa ve tarımsal kuraklığa dönüşme riski var. Yağışların 2006-2007 kurak döneminden yüzde 25 daha az olduğu belirtiliyor. Önümüzdeki bir iki ay içinde yeterli yağış düşmezse su sıkıntısı yaşanabilir” dedi.