Kabus ışık hızıyla geliyor!
Dünya Sağlık Örgütü alarma geçti...
Demet DEMİRKIR / DERLEME HABER
Latin Amerika ülkelerinde yayılan Zika virüsü Dünya Sağlık Örgütü'nü alarma geçirdi.
İsviçre'nin Cenevre kentinde olağanüstü toplanan örgüt, virüsün neden olduğu mikrosefali karşısında küresel acil durum ilan etti.
Dünya Sağlık Örgütü Direktörü Margaret Chan, bebeklerin küçük kafalı doğmasına neden olan mikrosefaliye karşı uluslararası işbirliği çağrısı yaptı.
"Bekleyecek vakit yok" diyen Chan, hamile kadınlara Zika'nın görüldüğü Latin Amerika ülkelerine seyahati gözden geçirme tavsiyesinde bulundu. Bölgede yaşayan hamile kadınlara ise doktora danışmalarını ve sivri sinek kovucu ilaç kullanmalarını önerdi
Dünya Sağlık Örgütü'nün küresel acil durum ilanıyla zika virüsü, Afrika'da 11 bin can alan Ebola salgını ile aynı kategoriye girdi. Sivrisineklerle yayılan virüs ilk olarak geçen yıl mayıs ayında Brezilya'da ortaya çıktı ve bugüne kadar 20'den fazla ülkede görüldü. Özellikle hamile kadınların korunması gereken virüs, bebeklerin küçük kafalı doğmalarına neden olan mikrosefaliye yol açıyor.
TÜRKİYE'DE HENÜZ GÖRÜLMEDİ AMA...
Amerika Kıtası'nda etkili olan ve kısa sürede Avrupa'ya sıçrayan Zika virüsü, birçok ülkede korku saçmaya başladı. Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya, Türkiye'de henüz Zika virüsü vakasına rastlanılmadığını ancak tedbiri elden bırakmamamız gerektiğini vurguladı.
Virüs hakkında bilgi veren Prof. Dr. Topyaka, "Zika virüs, Flaviviradae ailesinden bir virüs. Akraba olan Sarı Humma virüsü, Batı Nil virüsü gibi virüslerle hem klinik hem de yapısal olarak benzerlik göstermekte. Güney Amerika kıtasında başta Brezilya olmak üzere, Asya'nın belli bölgelerinde, Afrika'nın belli bölgelerinde 2015 yılında Meksika'dan, Brezilya'dan başlayan salgın söz konusu. Virüs, Aedes cinsi sivrisineklerle bulaştığı için, bu sivrisineklerin yaşadığı bütün bölgeler için tabi ki risk söz konusudur" dedi.
"KAN YOLUYLA VE CİNSEL YOLA BULAŞTIĞI SÖYLENİYOR"
Türkiye'de paniklememizi gerektirecek kadar büyük bir risk olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Aynur Eren Topyaka, "Amerika'da, Avrupa'da İngiltere'de, İsviçre'de, Hollanda'da, Danimarka'da, Almanya'da birçok ülkede Zika virüsü saptanmış durumda ama bunların tamamı, 'import' oldu dediğimiz salgın bulunan ülkeye seyahat etmiş. Yani daha sonra ülkesine gelmiş kişilerde saptandı. Henüz kendi ülkelerinde yerli bir yayılım saptanmadı. Türkiye'de ise bugün itibariyle saptanmış Zika virüsü olgumuz yok. Dolayısıyla paniğe de gerek yok. Dediğimiz gibi sivrisineklerle bulaşan bir virüs. Bunların dışında, hamile kadınlarda, hamilelik sırasında eğer enfekte olurlarsa, bebeklerine bulaş söz konusu. Yine annelerde sütte de tespit edilmiş durumda. İnsanlarda tükürük gibi senkronizasyonlarda tespit edilmiş durumda. Ancak insandan insana henüz sadece bir olguda kan yoluyla bulaştığı, bir olguda cinsel yolla bulaştığı söyleniyor. Ancak insandan insana bulaş yaygın değil" ifadelerini kullandı.
"ZİKA VİRÜSÜ İÇİN SPESİFİK BİR İLACIMIZ YOK"
Olumsuz durumlarda virüs için geliştirilmiş bir aşının da olmadığını belirten Prof. Dr. Topkaya, "Önlem açısından virüsler için geliştirilmiş bir aşının olmadığını söyledi. Virüse spesifik bir ilaç da olmadığına dikkat çeken Topkaya, "Biliyorsunuz domuz gribinde, kuş gribinde erken dönemde başlanabilecek ilaçlar var. Oysaki Zika virüsü için spesifik bir ilacımız yok. Ancak semptomatik dediğimiz, yani ağrı varsa ağrı, ateş varsa ateşi gidermeye yönelik ilaçlar verilebiliyor. Korunmak için aşı yok maalesef" dedi.
"AŞI YOK"
Virüsten korunmak konusunda herhangi bir aşı geliştirilmediği için korunma yöntemi olarak sadece sivrisineklerle savaşmak gerektiğini belirten Prof. Dr. Topkaya, Özellikle riskli bölgelere seyahatten önce mutlaka sivrisinek sokmalarına karşı tedbir alınması, sivrisinek kovucu ilaçlar, uzun kollu giysiler, vücudu örtecek şekilde giyinmek gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Topkaya, şunları kaydetti:
"Gebelerin mümkünse, eğer acil değilse bölgelere gitmemesi konusunda uyarılar Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılıyor. Türkiye için de tabi ki bu geçerli. İlerleyen dönemlerde eğer bu şekilde salgın yayılmaya devam edecek olursa, dediğim gibi mücadelemiz sadece sivrisineklerle olmak zorunda. Çünkü ilacı veya aşısı şu anda yok. Böcek kovucularla sivrisinekler, özellikle Aedes cinsi sivrisinekler gündüz kan emiyorlar. Bu nedenle de uygun giysilerle de sivrisinek sokmalarına karşı korunmak gerekiyor. Bunun dışında herhangi bir korunma önlemi yok. Sivrisineklere karşı kendimizi korumamız gerekiyor.
RUMLAR DA ALARMA GEÇTİ!
Rum Sağlık Bakanlığı'nın, Dünya Sağlık Örgütü tarafından tüm dünyada kamu sağlığını tehdit eden bir virüs olarak nitelendirdiği Zika virüsü nedeniyle, alarma geçtiği haber verildi.
Rum Sağlık Bakanlığı yetkili birimleri, Zika virüsünü sıkı takip altına aldıkları belirtti. Rum Fileleftheros gazetesine konuşan yetkili bir kaynak, virüsü yayan sivrisinek türünün Kıbrıs'ta olmamasının iyi bir şey olduğunu belirtti.
Aynı kaynağın bu durumun Rum Sağlık Bakanlığı'nın endişelerini gidermediğini, çünkü uzak dahi olsa yurt dışından ülkeye girişi olması ihtimali bulunduğu aktarıldı.
DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ (WHO)'NÜN SOSYAL MEDYA GÜNDEMİNDE ZİKA VİRÜSÜ VAR!
Dünya Sağlık Örgütü, sosyal medya hesaplarında da zika virüsü hakkında merak edilenler konseptiyle videolar yayınladı.
İŞTE O SORULAR
* Zika virüsü nedir?
* Zika virüsü hastalığının tedavisi var mı?
* Zika virüsünün görüldüğü yerlere seyahat etmemeli miyim?
* Kendimi ve ailemi korumak için ne yapmalıyım?