Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Son dakika haberi... Duygu Delen'in ölümünde flaş gelişme: Kan izleri kime ait?

        Gaziantep'te 17 yaşında hayatını kaybeden Duygu Delen'in ailesinin avukatı Ömer Faruk Akan, olay kan izlerinin kime ait olduğunun belirlenmesiyle soruşturmanın seyrinin değişeceğini belirtti. Ailenin avukatlarından Önder Alkurt ise, Duygu Delen'in balkonundan düştüğü eve tehditle götürüldüğüne ifade ederek, ön otopside Duygu Delen'in vücudunda çok sayıda kemerle dövüldüğüne dair iz bulunduğunu, olaydan sonra evde yapılan incelemede de salonda bir kemer bulunduğuna dikkat çekti

        Merkez Şehitkamil ilçesi Batıkent Mahallesi'nde 5 katlı apartmanın 4'üncü katından 13 Ağustos'ta düşerek yaşamını yitiren Duygu Delen'in ölümüne ilişkin soruşturma Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca titizlikle sürdürülüyor. Ailenin avukatı Ömer Faruk Akan, AA muhabirine, Gaziantep Barosu ve ailenin avukatı olarak soruşturmayı ilk günkü gibi titizlikle takip etmeye devam ettiklerini söyledi.

        Soruşturma sürecinin olayın aydınlatılmasında önemli rol oynayacağını aktaran Akan, "Son olarak edindiğimiz bilgilere göre olayın yaşandığı evin içerisinde yoğun bir şekilde kan izleri mevcut. Ancak kan izlerinin henüz kime ait olduğu tespit edilmiş değil. Kan izlerinin kime ait olduğu tespit edildiğinde bizim cinayet iddiamızın daha da güçleneceği kanaatindeyiz" dedi.

        'DÜŞERKEN ÇARPTIĞI ÇAMAŞIR TELİNDE KAN İZLERİ MEVCUT'

        Soruşturmada yeni bilgilere ulaştığını aktaran Akan, "Ayrıca yeni edindiğimiz bilgilere göre, Duygu Delen kızımızın düşerken çarpmış olduğu çamaşır telinde de kan izleri mevcut. Düşme yeri ve tellerde de kan izlerinin mevcut olması, ayrıca balkonun düşme tarafında değil, düşmeyle ilgisi olmayan yerde kan izlerinin bulunması da cinayet ihtimalini de ayrıca güçlendirmektedir" diye konuştu.

        Akan, düşüş yeriyle ilgili de yeni bilgiler ve bulgular edindiklerini ifade ederek, "Duygu kızımın düşmüş olduğu yer ile bina arasındaki mesafe 4 metreye yakın. Balkonla düşmüş olduğu yer arasında ise 2.2 metre civarında bir mesafe var. Bu da Duygu kızımızın atlamış olma ihtimalini zayıflatmakta, atılmış olma ihtimalini ise güçlendirmektedir. Ayrıca dosyanın içerisinde bizce çok önemli bir delil niteliği taşıyacak olan en önemli şey ise, evin içerisinde haddinden fazla kan örneğinin bulunmasıdır" şeklinde konuştu.

        'KAN İZLERİ SORUŞTURMANIN SEYRİNİ DEĞİŞTİRECEK'

        Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının tutuklama talebindeki gerekçesine de dikkati çeken Akan, şunları söyledi: "Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının tutuklama gerekçesi, kanların şüphelinin beyanında belirttiği üzere kolundaki kesitten kaynaklandığı iddiasının doğru olamayacağı, çok yoğun bir şekilde ev içerisinde kan izlerinin bulunduğunu ve sebeple şüphelinin beyanının doğru olamayacağı iddiasıyla tutuklama talep etmişti ve bu sebepten dolayı sulh ceza hakimliğince tutuklandı."

        Soruşturmanın titizlikle yürütüldüğünü aktaran Akan, "Kan izlerinin kime ait olduğu soruşturmanın seyrini değiştirecek. Çünkü şüpheli sadece basit bir şekilde vurduğunu iddia ediyor. Eğer kan izleri yoğun bir şekilde Duygu kızımıza ait çıkarsa bunun basit bir müdahale olmadığı ortaya çıkacak ve soruşturmanın seyri tamamen değişecektir" ifadelerini kullandı.

        BALKONUNDAN DÜŞTÜĞÜ EVE TEHDİTLE GÖTÜRÜLÜP, TEMERLE DÖVÜLMÜŞ

        DHA'nın haberine göre, başlatılan soruşturma çok yönlü olarak sürerken, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek otopsi raporunun olaydaki sır perdesini aralaması bekleniyor. Dosyaya bilirkişi olarak atanan Mersin Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kar'ın incelemesi devam ederken, Delen ailesinin avukatlarından Önder Alkurt, olay günü, Mehmet Kaplan'ın cep telefonundan arayarak ve mesaj göndererek Duygu Delen'i tehdit ettiğini söyledi.

        'DUYGU, EVE TEHDİTLE GİTMEK ZORUNDA KALMIŞ'

        Avukat Alkurt, "Elimizdeki bilgi ve bulgulara göre, Duygu kızımız, şüpheli Mehmet'in evine tehditle gitti. Telefon incelemesine göre, şüpheli, 'Bugün gelmezsen şöyle olacak, böyle olacak' şeklinde tehdit mesajları atıp, aramalar yapmış. Sabah saat 10.00'da başlayıp 11.30'a kadar devam eden tehdit sonucunda Duygu, eve gitmek zorunda kalmış. Duygu, saat 11.58'de eve gidiyor. Güvenlik kamerası görüntüleri de Duygu'nun eve çok istekli gitmediğini gösteriyor. O görüntülere bakınca Duygu'nun eve gönüllü gitmediğini anlıyoruz" dedi.

        'ZEHİRLENECEK DERECEDE ALKOL ALMIŞ'

        Tutuklu sanık Mehmet Kaplan'ın uyuşturucu ve alkol kullandığının tespit edildiğini de hatırlatan Alkurt, "Yapılan inceleme sonunda şüphelinin kanında 257 promil alkol bulundu. Aynı zamanda uyuşturucu kullandığı ortaya çıktı. Ancak burada önemli olan alkol oranı. Çünkü, örnekler olaydan 3 saat sonra alınıyor. Uzmanlar saatte en az 15 promilin insan vücudundan çıktığı görüşünü savunuyor. Bu da şüphelinin 300 promilden fazla alkollü olduğunu ortaya koyuyor. Şüphelinin, zehirlenecek derecede alkol aldığı ortaya çıktı. Duygu'nun kanının temiz olduğu ortada. Duygu kızımızın evde bulunduğu 3 saat 20 dakika sürece orada gönüllü kalmadığına eminiz. Sabah saatlerinde şüpheli tarafından atılan tehdit mesajları da bizi destekliyor" diye konuştu.

        'İKİ SAAT DAYAK YEMİŞ, KEMERLE DÖVÜMÜŞ'

        Tutuklu Mehmet Kaplan'ın Duygu Delen ile tartıştıklarını ve aralarında itiş-kakış olduğunu ifadesinde anlattığını bildiren avukat Alkurt, bunun gerçeği yansıtmadığını belirtti. Alkurt, şunları söyledi: "Tutuklu sanık Mehmet Kaplan, Duygu kızımıza ölümünden önce şiddet uyguluyor. Kendisi bir iki tokat attığını söylüyor ama evin bir çok yerinde kan izleri var. Evin her yerinde, balkon demirlerinde bile kan izlerinin olması şüphelinin aralarında itiş-kakış olduğu şeklinde, basitçe açıklanacak bir olay değil. Bize göre şüpheli, evde Duygu'yu en az iki saat dövdü. Ön otopside Duygu'nun vücudunun 8-10 bölgesinde ciddi ekimoz olduğu ortaya çıktı. Bu izler Duygu'nun tahta veya kemerle dövüldüğünü gösteriyor. Zaten olayın ardından evde yapılan incelemede de bir kemer bulundu."

        'DUYGU'YA ŞİDDET UYGULARKEN ARKADAŞINA MESAJ ATMIŞ'

        Avukat Önder Alkurt, şüpheli Mehmet Kaplan'ın Duygu Delen'i darbederken, yakın bir arkadaşına mesaj attığını belirterek, "Darp sırasında Mehmet Kaplan bir arkadaşına; 'kıza yapabileceğimi yaptım, dünyanın eziyetini yaptım' şeklinde mesaj atıyor. Bu mesajlaşma Duygu kızımıza yapılan şiddet ve baskıyı ispatlıyor" dedi.

        AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 15 YIL HAPİS

        Adli tıp uzmanlarının incelemesinde, Duygu Delen'in düştüğü andaki görüntülerden şuurunun kapalı olduğu görüşünü dile getirdiklerini anlatan Önder Alkurt, şunları kaydetti:

        "Bundan sonraki süreç dava süreci. Davanın açılması için İstanbul Adli Tıp´tan gelecek rapor bekleniyor. Bu raporların gelmesi bazen uzun zaman alabiliyor. Ancak bu dosyada, savcılığın hızlı olması yönünde talebi var. Yakın zamanda gelmesini bekliyoruz. Bizim aslında daha çok önem gösterdiğimiz bir başka konu da polis kriminalden gelecek kan sonuçları. Evdeki kan izlerinin kime ait olduğu. Eğer iki kişiye ait olursa yani Duygu'nun da kanı çıkarsa ölümünden önce şiddete maruz kaldığı ortaya çıkmış olacak. Bir de bilirkişi raporu gelecek. Bu raporların gelmesinin ardından savcılık makamı iddianame yazacak. Dava açılacak ve yargılama başlayacak. Şüpheli, 'Kasten adam öldürme' ve 'çocuğun cinsel istismarı' suçlarından tutuklandı. Dava da bu yönde açılırsa 18 yaşından küçük çocuğun kasten ölümünün karşılığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıdır. Çocuğun cinsel istismarı suçundan da 8 yıldan başlayıp 15 yıla kadar hapis cezası alabilecek."

        APARTMANIN 4'ÜNCA KATINDA DÜŞTÜ

        Gaziantep'te 13 Ağustos'ta Şehitkamil ilçesi Batıkent Mahallesi'nde 5 katlı apartmanın 4'üncü katından bir kişinin düştüğü ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edilmiş, incelemede, hayatını kaybeden kişinin 17 yaşındaki Duygu Delen olduğu belirlenmişti. Evdeki Mehmet Kaplan (20), "kasten öldürme" ve "çocuğun cinsel istismarı" suçlamasıyla tutuklanmıştı. Soruşturma dosyası, incelenmek üzere İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş ayrıca bir örnek de Mersin Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kar'a gönderilmişti.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ