Spor yazarlarından Beşiktaş - Ankaragücü maçı yorumu
Beşiktaş, Süper Lig'in 35. haftasında 2-0 öne geçtiği maçta Ankaragücü'yle 2-2 berabere kaldı. Spor yazarları, Beşiktaş - Ankaragücü maçını yorumladı
BİLAL MEŞE
Kartal’ın golcülerinden Larin topu istedi, N’Koudou, kendinden emin, topu aldı gitti, penaltı noktasına götürdü. Ne yani, Larin kavgamı etsin? Kibarlık yaptı! N’Koudou, penaltıyı kaçırdı, daha doğrusu kaleci kurtardı! Mahalle maçında bile böyle penaltıyı kaçıranı döverler... Ghezzal var, Atiba var, Larin var, var oğlu var! Niye N’Koudou, Sergen Hoca? Penaltı atışlarında herkes kafasına göre mi takılıyor, pek anlayamadım. Beşiktaş kaldı ki daha ilk dakikalarda baskıyı kurmuş, at o penaltıyı, hem rakibin direnişini kır, hem de moralini sıfıra indir... Böyle fırsat kaç kere gelir, arkadaş?
Sanırım futbolcular, Ankaragücü’nü başka takımlarla karıştırdılar. Son haftaların en çok çıkış yapan takımı olduğunu unuttunuz mu? Ne var ki, konuk takımın da Ersin’i irite edecek öyle aman aman bir baskısını da göremedim, doğrusu! Daha bu köprünün altından daha çok sular akacak arkadaş. Böyledir bu oyun... Ummadığın taş baş yarar. Tıpkı Ankaragücü gibi! Rakibini hafife alırsan, penaltıyı atamazsan, pozisyon üretemezsen, rakiplerinle arandaki makas giderek daralır, iştahlarını kabartırsın! Artı, rakibin, pozisyon üretmeden iki penaltıyla skoru eşitliyorsa, bu da tartışılacak başka bir olaydır bence!
GÜNTEKİN ONAY
Beşiktaş, Aboubakar’ı fazlasıyla aradığı bir başka maçı daha geride bıraktı. Ligde 15 golü olan Larin tek santrfor oynadığı maçlarda çok verimsiz oynuyor. Dün siyah beyazlıların iyi maçlarından biri değildi. Son 15 dakika topu rakip yarı alanda tutmakta zorlanan ve Ankaragücü’nün üzerine gelmesine fazlasıyla izin veren Beşiktaş 90’da penaltıdan yediği golle 1 puana razı olmak zorunda kaldı. Beşiktaş dün, Rıdvan’ın oynadığı kanattan çok atak yedi. Siyah beyazlılarda ciddi bir yorgunluk belirtisi de göze çarpıyor. Atiba yorulmuş olabilir; ancak pozisyon bilgisi yüksek, tecrübeli ve güvenilir bir oyuncu olan Atiba maçı tamamlamalıydı.
AHMET ÇAKAR
Beşiktaş resmen ateşle oynuyor. Geçen hafta Erzurumspor gibi zayıf bir rakibe karşı son 20 dakikada kazandılar. Ama dün gece 2-0 öne geçtikleri maçı kazanamadılar, berabere bitirdiler. Artık Beşiktaş için tehlike çanları çalmaya başladı. Bunlar zorlu yarışta son dönemece girilirken ön görülemeyen puan kayıpları. Ama tabii ki takipçileri Fenerbahçe ve Galatasaray'ın maçları şimdi daha da önemli hale geldi. Bakalım onlar ne yapacak...
Hakem Halis Özkahya'yı dün gece hiç beğenmedim. Her ne kadar Ankaragücü lehine verdiği iki penaltıda da kararları kesin doğru olsa da birçok dirsekle ve kolla surata yapılan müdahaleleri cezasız bıraktı. Beşiktaş'ın attığı ilk golde Vida'nın bir oyuncuya dirseği var. VAR'la beraber atladılar. Ve bence Beşiktaşlı N'Koudou, kayan Ankaragücülü rakibinin diz kapağına bilerek ve isteyerek basıyor. Bu da kırmızı kart olabilirdi.
ALİ GÜLTİKEN
Normalde Beşiktaş skor avantajını yakaladığında rakibine çok daha etkili kontratak yapabilen bir takım. Ama dün eksiklikler ve bahsettiğimiz sonuç baskısı, oyunu biraz daha koruma duygusuna götürdü ve Beşiktaş daha fazla kendi kalesinde kalmaya başladı. Bu hem Ankaragücü'nü cesaretlendirdi hem de oyuna biraz daha katılımını sağladı. Üstüne bireysel hatalarla gelen penaltılar da eklenince iş başka noktaya gitti. Çok rahat kazanılabilecek gibi görünen bir maç iki puan kaybı ve ağır bir faturayla kapandı. Maç sonucunu böyle mi okuyalım yoksa bir ironiyle "Kulusic'in golleriyle değil ben yalnızca kendi formamı giyen oyuncularımın attığı gollerle kazanırım" mesajı mı verdi Beşiktaş sezon sonunda göreceğiz.
ERCAN TANER
Penaltı atmak sanattır. Topa vurmak için gelirken, kaleci çaresizdir. Hislerini ön planda tutar. Ama vuracağınız yeri kaleciye belli edersiniz, gol olmaz. N'Koudou antrenmanda bile bu kadar kötü penaltı atamazdı bence. Son aylarda bu kadar kötü bir penaltı vuruşu görmedim. Maçın hemen başında Beşiktaş golü atsa inanılmaz rahatlardı. Penaltı atmak sanattır. Topa vurmak için gelirken, kaleci çaresizdir. Hislerini ön planda tutar. Ama vuracağınız yeri kaleciye belli edersiniz, gol olmaz. N'Koudou antrenmanda bile bu kadar kötü penaltı atamazdı bence. Son aylarda bu kadar kötü bir penaltı vuruşu görmedim.
Maçın hemen başında Beşiktaş golü atsa inanılmaz rahatlardı. Beşiktaş öne geçince, enteresan bir şekilde savunmaya ağırlık veriyor. Savunma arkasına atılan toplarda rakipleri pozisyon arayışında başarılı oluyor bu yüzden. Paintsil'in penaltı golü ile maça tutundu Ankaragücü. Sonra, puan için her şeyini ortaya koyan Ankaragücü'nü izlemeye başladık. Beşiktaş resmen baskı yedi, kendi evinde. Atiba ve Mensah kayboldular. Larin çok etkisiz kaldı. VE son dakika gelen penaltı. Böyle takım savunması hata yapmaya mahkumdur. Paintsil penaltıyı yine attı. Beşiktaş eline gelen galibiyeti koruyamadı. Umarım bu, büyük bunalıma götürmez Beşiktaş'ı...
OKTAY DERELİOĞLU
Beşiktaş, Ankaragücü karşısında alışık olduğumuz üretkenliğinden uzak bir oyun oynadı. Bu da maçtaki tüm gollerin Ankaragücü oyuncuları tarafından atılmasıyla tabelaya yansıdı. Siyah-Beyazlılar'ın dün organize olmakta zorlandığı görüldü. Buna karşılık rakip Ankaragücü maça daha motiveydi. Oyunu kendi yarı alanlarında kabul etseler de hızlı ataklarla Beşiktaş'ı zorladılar.
Beşiktaş'ın yıldız isimleri Rosier, Ghezzal ve Mensah gibi futbolcuların etkisiz olduğunu gördük. Şu bir gerçek ki Aboubakar bu takımın neredeyse yarısı. Beşiktaş o olmadan rakip savunmayı delmekte çok zorlanıyor. Gökhan Töre'nin sebebiyet verdiği penaltı olmasa kötü oynanan maçtan Beşiktaş 3 puanla ayrılabilirdi ama olmadı. Siyah-Beyazlılar Ankaragücü karşısında 3 puan kaybetse de şampiyonluğun hem puan hem de oyun olarak hala favorisi... Kartal sadece moral kaybetti.
ATTİLA GÖKÇE
Sahada iki takım var ama asıl maç kenardaki hocalar arasında. Sergen Yalçın vs Hikmet Karaman… Çok ilginç bir maça tanık oluyoruz. Sonunda bilindik bir tekerleme kendini hatırlatıyor: Karaman’ın koyunu, sonra çıkar oyunu. Karaman, Türkiye’de rakiplerini en iyi tanıyan, en titiz analizleri yapan hoca… Kendi takımını hemen her maçta 110 kilometrenin üstünde koştururken, Beşiktaş’ta en yüksek pas isabetiyle oynayanların sırasıyla Welinton, Vida, Atiba ve Josef olduğunu biliyor.
Hocadan kopya çekmek olmasın diye burada sayı vermiyorum… Kilit pasları yapanların birincisi Ghezzal. Bunda şaşılacak bir şey yok ama, Aboubukar ikinci sırada (ve tribünde). Rosier, Josef, N’Koudou ve Atiba sırayı tamamlıyorlar. Larin, N’Koudou ve Ghezzal da en çok dripling yapanlar… Hikmet Hoca’nın hücumda verimlilik gibi farklı parametrelerde rakip değerlendirmeleri de var.
Karaman ve Ankaragücü’ne saygı duymak gerekiyor. Maçlara iyi hazırlanıyorlar. Çok koşuyorlar. Onların da sakatları var: Börven, Atakan, Cekici ve Lobjanidze gibi önemli oyuncuları yok. Ama sabırla, inatla, enerjiyle oynuyorlar. Bu maç Beşiktaş’a ciddi uyarı sinyalleri veriyor. Takımda yorgunluk ve durgunluk var, Aboubakar da yok. Yine de liderlikleri sürüyor. Yolculukları devam ediyor. Bu uyarı belki de Beşiktaş için son derece değerli oluyor.
REHA KAPSAL
Siyah-beyazlılarda Aboubakar'ın eksikliği, oynamadığı zaman takımda diğer oyuncuların tamamı oynadığı maçlarda bile eğer o sahada yoksa net bir şekilde eksikliği hissediliyor. Oyun kalitesi ve gücü etkilendiği gibi saha içinde oyuncuların daha rahat konforlu oyunu da ortaya çıkmıyor. Ne Ghezzal, ne Josef, ne Atiba hangi oyuncu oynamazsa oynamasın, Beşiktaş'ta Aboubakar oynadığı sürece bir sıkıntı olmaz. Bütün takımın rakip yarı alanda pas bağlantısı, bütün hücum aksiyonlarını, rakibi tehdit eden, arkadaşlarına enerji katan, oynatan; Beşiktaş için bir takımdan fazlası bir oyuncu. Aboubakar'un oynamadığı zaman bu kadar oyun dengesizliğinin ortaya çıkması, Sergen hocanın da buna alternatif üretmemesi 'normal' değil.
TÜMER METİN
Faturanın ağır olduğu gerçek. Kritik virajı dönerken, lider olarak 2-0 öne geçmişken, maçın başında penaltı kaçmış, olabilir, futbolun içinde var. Maçta 2-0'ı buldu Beşiktaş, penaltıyı kader anı olarak değerlendiremeyiz. 2 takımın da eksikleri var, Beşiktaş'ın eksikleri kadar çıkışta olan Ankaragücü'nün eksikleri de etkileyebilecek eksiklerdir. Önemli bir 2 puan bıraktı Beşiktaş. Hem Fenerbahçe, hem Galatasaray'ı heveslendirdi. Oynanan maç mı, oynanmayan maç sayısı mı avantaj, orası soru işareti.
Geçen hafta Emre Belözoğlu, önce Sergen Yalçın söyledi, kimsenin 8'de 8 yapması mümkün değil bu ligde. Küçük detaylar sonucu belirleyecek. Lidersin, sezonu forse etmişsin, hem oyun, hem istatistiklerde. Tamam Ankaragücü çıkışta, formda oyuncuları var, evet eksikler iki takımda da var ama maçın hikayesi 2-0'dan sonra başkadır. Öyle ya da böyle kötü oynayabilirsin, çok üretemeden iki gol atmışsın, şampiyonluğa oynayan takım orada maçı bitirecek.
AYHAN AKMAN
Bir ara Ghezzal ve Aboubakar olmadan zorlanıyor Beşiktaş dedik, Aboubakar olmadan gerçekten zorlanıyor Beşiktaş. Maç git gele döndü, neden? İleride top tutamazsanız döner. Oradaki en büyük parça, Aboubakar'ın yokluğu. Ona atınca nefes aldırıyor size. Aboubakar'sız oyunu Beşiktaş nasıl oynayacak, bu önemli. Kalan 7 maçta Aboubakar olmazsa, Beşiktaş zorlanabilir. Larin başka bir oyuncu. Sırtı dönük oynamak başka, geniş alanda topu yakaladığında sürüp, arka direk koşuları yapmak başka. Larin bu senenin sürprizlerindendi, koşuları ve kendi bireysel fizik durumuyla geldi.
Topu attığınızda 3. bölgede Aboubakar sizi yerleştiriyor ve top kayıplarını az yapıyor. Her dönüşte 50-60 metre geriye koşu yapıyorsunuz, defolar çıkmaya başlıyor. Rosier'in de, Rıdvan'ın da, Welinton'un penaltıdaki defosu da çıkıyor. Beşiktaş'ın bütün oyun gücü Aboubakar'a bağlı, onu çıkarınca oyun başka bir oyuna dönüyor. Rakipte 3 tane önemli oyuncu eksik ama bir Aboubakar etkisini göremiyoruz. Aboubakar'ı oradan çıkarınca akort bozuluyor. Bek oyuncularısınız, topu öne atıyorsunuz, oraya gelebilmeniz için belirli bir zaman lazım. Topu 8-10 saniye tutamazsan, git gel oyununa dönecektir.
DENİZ ÇOBAN
Hakem ekibi açısından çok zor bir maç oynandı. Hakemler çok fazla sayıda kritik karar vermek zorunda kaldılar. Doğrularıyla birlikte hatalı kararları da vardı. Henüz 2. dakikada VAR müdahalesiyle Beşiktaş lehine verilen penaltı doğruydu. İlk yarının son anlarında Beşiktaş’ın 1-0 öne geçtiği golde, top ceza sahasına doğru ortalandığında Vida’nın koluyla rakibi Sarlija’ya haksız bir müdahalesi var. Bu pozisyonda gol iptal edilmeli ve Ankaragücü lehine faul kararı verilmeliydi.
49. dakikada Geraldo, Rıdvan’a faul yaptı. Koluyla Rıdvan’ın kafasına darbesi var. Bu net sarı kartı gerektiren bir ihlal. 31. dakikada Geraldo hakemi protesto ettiği için sarı kart görmüştü. Burada da sarı kartı görerek oyundan kırmızı kartla atılması gerekiyordu. 59. dakikada Rosier’in golünün faul gerekçesiyle iptali doğruydu. 64. dakikada Welinton, Paintsil’i ve maçın son anlarında Gökhan’ın yine Paintsil’i düşürdüğü pozisyonlarda hakemin çaldığı penaltı düdükleri doğruydu.