Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Eğitim Tarih Türkiye'de İç Göçlerin Sebepleri ve Sonuçları: Türkiye'de İç Göç Ne Zaman, Nasıl Hareketlenmiştir?
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Düzensiz kentleşme, altyapıda yetersizlik ve nüfus dağılımında problem gibi birçok etkileri de beraberinde getiren Türkiye’de iç göçlerin sonuçları nelerdir? İşte, tüm detaylar…

        Türkiye’de İç Göç Olgusu ve Kentleşme

        Cumhuriyetin ilk yıllarında nüfusun sadece yüzde 16’sı kentlerde yaşarken bugün bu oran yüzde 75 civarındadır. Birçok nedene bağlı olarak kırsal kesimden kentlere doğru gerçekleşen iç göç hareketleri birtakım olumsuz tablolara da neden olmaktadır.

        Türkiye’de yaşanan iç göçlerin neticesinde ortaya çıkan en önemli problemlerden bir tanesi de kentlerde ortaya çıkan konut problemidir. Özellikle 1950’li yıllardan itibaren kentlerde ciddi bir konut sorunu ortaya çıkmış ve bu durumda gecekondulaşmayı beraberinde getirmiştir.

        İç göçün yaşanması sonucu kentlerde ortaya çıkan bir diğer sorun ise çevre ile ilgilidir. Yaşanan hızlı ve çarpık kentleşmenin neticesinde, su ve temiz hava gibi temel problemler ortaya çıkmıştır. Kentlerde ortaya çıkan hava, su, çevre ve toprak kirlilikleri insan yaşamını tehdit eder hale gelmiş ve bu durum doğayı büyük ölçüde tahrip etmiştir.

        Peki, Türkiye’de iç göç ne zaman başladı? Türkiye’deki ilk göç hareketleri 1923 – 1950 yıllarını kapsayacak şekilde değerlendirilmektedir. Ankara’nın başkent olmasının ardından özellikle İç Anadolu’dan Ankara’ya doğru gerçekleşen bu iç göç ile Ankara’nın nüfusu artmıştır.

        REKLAM

        1934 yılından itibaren uygulanmaya başlayan Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı etrafında yeni fabrikaların kurulması da iç göç hareketlerine büyük bir hız kazandırmıştır. Yeni kurulan fabrikaların işçi ihtiyaçları sebebiyle artan bu göç hareketi özellikle fabrikalara sahip bölgelerin nüfusunun artmasına sebep olmuştur.

        Her ne kadar Türkiye’de ilk iç göç hareketi 1923 – 1950 arasında değerlendirilse de sonraki yıllara göre bu dönemdeki hareketlilik oransal olarak oldukça düşüktür. Yapılan araştırmalar bu dönemde kentlerdeki nüfusta sadece yüzde 3’lük bir artış olduğunu göstermiştir. 1950’li yıllardan itibaren ise Türkiye’de iç göç ulaşım imkânlarının artması ve sanayileşmenin de etkisiyle büyük bir hız kazanmıştır. Yaşanan bu hareketlilik de kırsal nüfusun sürekli azalmasına, kentlerin nüfusunun ise artmasına sebep olmuştur.

        Türkiye’de İç Göçün Sebepleri

        • Kırsal alanda meydana gelen hızlı nüfus artışı
        • Mevcut tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesi ve elde kalan toprakların aileleri geçindirememesi.
        • Plansız sulama ve erozyon gibi nedenlerle toprağın verimliliğinin düşmesi.
        • Tarımda makineleşmenin artması ile tarıma dayalı işgücünün azalması.
        • Kırsal alanlarda meydana gelen ekonomik sıkıntılar, sosyokültürel problemler.
        • İklim koşullarının elverişsiz olması
        • Kentlerde gelişen sanayileşme ile birlikte iş imkânlarının artması.
        • Kentlerdeki eğitim, sağlık ve kültürel faaliyetlerin kırsal alana göre daha yaygın olması.

        Türkiye’de İç Göçün Sonuçları

        • Gerçekleşen göçlerle birlikte nüfus dağılımda meydana gelen dengesizlik.
        • Kentlerde hızla artan nüfusla birlikte görülen plansız kentleşme.
        • Kentlerde yaşanan konut problemlerinin gecekondulaşmaya sebep olması.
        • Sağlık, eğitim ve altyapı sistemlerinde yetersizliğin meydana gelmesi ve hizmetlerin artan nüfusa cevap verememesi.
        • Şehirlerdeki işsizlik oranlarının artması.
        • Hızla büyüyen şehirlerdeki sanayi tesislerinin şehir içinde kalması ve bu nedenle şehirlerde hava, su ve gürültü kirliliğinin ortaya çıkması.
        ÖNERİLEN VİDEO
        Haberi Hazırlayan: Türker Üner
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ