Jurnal hatları: Telaşa mahal yok Sayın Muhbir Vatandaş
Öğretmene mi gıcıksın, doktora mı kızdın yahut ne bileyim TV’deki diziye, filme, spikerin dekoltesine mi takıldın?
Hiç keyfini bozmaya gerek yok. Al telefonu eline, al.
Ara 147’yi öğretmenin canına oku. Ara 184’ü doktoru süründür. 178’i ara Hürrem hidayate ersin, Homer Simpson kendine bir çeki düzen versin.
Üstelik adını bile söylemene gerek yok Sayın Muhbir Vatandaş.
Anladım uğraşmak istemiyorsun onlarla.
Eh herşeyin bir çaresi var. Doğrudan başbakanlığı ara. Orada da ihbar ve şikayet hattı var.
Hele bir de gidişatın az buçuk tersine kürek çekiyorsa şikayet ettiğin zatı muhteremler, hiç tasalanma Sayın Muhbir Vatandaş.
*
Seni hep ihtiyaçları olduğunda hatırladılar. Çoğu zaman adamdan saymadılar. İşleri bittiğinde unuttular. Şikayetlerin “Memurin Muhakematı” adlı bir kaleye çarpıp senin kalene gol oldu. Soruşturmalara, incelemelere izin çıkmadı. Kapılar kapandı.
Hadi yine iyisin; yine kıymete bindin.
Devletimiz ihbarlarla ve muhbirlerle şeffaf hale getirilmeye çalışılıyor. İmzasız mektuplarla açılan davalar, şikayet telefonlarına yağan ihbarlar, arkadaşlarını jurnalleyen memurlar ile muhbirliğin altın çağı başladı.
Geçtiğimiz aylarda Redhack isimli hacker grubunun yayınladığı belgelerde, aynı iş yerinde çalışan mesai arkadaşlarının birbirinden habersiz olarak birbirlerini nasıl da polise ihbar ettikleri ortaya çıktı.
İstanbul’da yaşayan bir felsefe öğretmeni hakkında, “Çocuklarımıza tevhid inancımıza aykırı bilgiler vermek ve ateizm gibi konulardan bahsederek çocuklarımızın kafasını bulandırmak” suçundan inceleme başlatıldı.
İzmir’de derste evrimi anlatan öğretmen, “Dini aşağılıyor” diye müfettişlere ifade verdi.
En trajik olanı Alo 184’e şikayet edilen genç bir doktor Melike Erdem, çalıştığı hastanenin 4’üncü katından atlayarak intihar etti.
*
İşte böyle Sayın Muhbir Vatandaş.
Doktor olmak kolay değil ama sen de kolay yetişmedin.
İlkokulda arkadaşını şikayet etmenin bile ispiyonculuk olarak nitelendiği, kınandığı bir toplumda özene bezene büyütüldün.
12 Mart sonrası radyolarda “Sayın Muhbir Vatandaş” diye onurlandırıldın. Bazen eve kız arkadaşıyla gelen öğrenciyi “fuhuş var” diye ihbar eden muhafazakar komşu oldun. Bazen geçemediği dersten dolayı “Bizim hoca terörist” diye polise telefon çakan bir ergen.
Bugün de şeffaflık, demokrasi adına keyfi bir zulmün aracısı oluyorsun.
Bilmem farkında mısın?
- Ufak tefek ekonomik cinayetler11 yıl önce
- Olimpiyat gitti EXPO gelir mi?11 yıl önce
- Gezi'den beş yıldız çıkar mı?11 yıl önce
- Hançeri tutan el11 yıl önce
- Kalabalıkların gaz ve freni - 211 yıl önce
- Barış aidatları lütfen11 yıl önce
- Sinirlenince çok güzel oluyorsun Türkiye*11 yıl önce
- Takımdan ayrı düzkoşu yapanlar: Akhisar Belediye11 yıl önce
- Hünkar beğendi Başvekil tereddütte11 yıl önce
- Karşıyaka'daki meçhul taraftar anıtı11 yıl önce