Ne kadar rahat kalıbını basıyorsun

FATMA Girik’e Talat Bulut’un tacizi soruluyor. Girik, “Talat aile babasıdır, öyle bir şey imkânsız, kalıbımı basarım onun adına” diyor. En çok bu kısma takılıyorum. Bir kişi için bu kadar rahat kefil olur musunuz? Ben olmam, olamam.

Herkesin gizli duvarları vardır; ne düşündüğünü, ne hissettiğini bilemezsiniz. 7-24 onunla değilsiniz. Yalnız kaldığında ne yaptığını bilemezsiniz. Girik, çok uzun süredir görmüyormuş Bulut’u. Neye güvenip bu kadar rahat kefil oluyor?

Görüp görmemesi de fark etmez. Sonuçta birine bu kadar rahat kefil olunmaz. İnsan kendi ailesinden birine bile rahatlıkla güvenemez.

- İnsanların karanlık dünyaları olabilir.

- İnsanların sırları olabilir.

- İnsanların sadece kendilerine sakladıkları olabilir.

- İnsanların kendi gizli dünyaları olabilir.

Sonra konu Hande Ataizi ve diğer itirafçı kadınlara geliyor. Fatma Girik, “Şimdi kostümcü kız çıktı diye başlıyor herkes ‘Bana da bana da bana da’ diye. Niye o zaman söylememişler? Korkmuşlar mı Talat Bulut’tan? Çünkü yalan herhalde. Bir kere taciz ettiyse söyleyeceksin. Yoksa insanın inanası gelmiyor” diye hâlâ Bulut’u savunup hemcinslerini yerin dibine gömüyor. Tam bir eski Yeşilçam, tam bir ezici güçle yapıyor bunu.

SİZİN GİBİ KADINLAR OLDUKÇA ALLAH KADINLARI KORUSUN

KEŞKE Fatma Girik o sevdiği Talat Bulut’unu korurken klasik Yeşilçam küstahlığını bir kenara bırakıp arada da “Tacize uğrayan herkes sesini yükseltsin. Avazı çıktığı kadar bağırsın. Kimse bu olaya kayıtsız kalmasın” diyebilseydi. Biraz da kadınları korusaydı. İşte o zaman gözümde büyürdü, kendisine biraz saygım kalırdı. Ama hiç bu tarz cümle çıkmadı ağzından, pes!

Konuşmalarını izlerken ben kendisinden utandım. O videoyu izlerken gözümde küçücük kaldı. Bir kadın bir kadına neden bunu yapar?

FATMA GİRİK’E SORUYORUM

FATMA Girik itirafçı kadınlar için, “İnsanın inanası gelmiyor” diyor. Bak sen. O zaman kendisine örnek vererek soruyorum.

Hande Ataizi, Türk sinema sektörünün en cesur kadınlarından biri. Yıllar önce Talat Bulut’un kendisini taciz ettiğini söyleyip, “Beni senaryo çalışmak için göle çağırdı” itirafında bulunmuştu. Fakat kimse inanmamıştı. Çünkü o herkesin gözünde pencereye sıkışmış, marjinal bir hayat yaşayan, asi bir oyuncuydu.

E yaptıkları, yaşadıkları malum. Bizim Türk halkı huyuna, suyuna, başarılarına bakmadan yaşadıklarına bakarak sana hemen yaftayı yapıştırır. Dünyanın en iyi insanı olsa da bir insan sabahlara kadar geziyorsa kötüdür mesela. Üzerinde çakma marka kıyafetle dolaş, cebinde beş kuruş paran olmasın önünde el pençe divan olurlar. Kiralık lüks arabalarla mekânlara gider, kapılarda karşılanırlar.

Hande Ataizi de tuvalet penceresine sıkışmıştı ya, hiç kurtulamadı. O yüzden de hiç kimse o tacize inanmadı. İşte yıllar sonra da Ataizi, kostumcü kıza arka çıktı. Yani Fatma Girik’in, onların, bunların yapmaya cesaret edemediğini yaptı.

Söyleyin bakalım Fatma Girik, Hande Ataizi için en başta siz, “Zaten tuvalet camlarına sıkışmış, meşhur olmaya çalışan bir kadın Hande. Sana güvenmem, biz Yeşilçam emekçileriyiz” diye düşünmez miydiniz? Ki o zaman arka çıkmadınız. Biraz empati Allah aşkına!

Sadece örnek veriyorum; Hande, Ayşe, Fatma, Türkan, Hülya... Bu örnekleri çoğaltabiliriz. Ki bizim ülkede biri, “Tacize uğradım” deyince hemen, “Şöhret olmak istiyor” nidaları atılıyor, bunu siz benden daha iyi biliyorsunuz.

Kadınlar seslerini yükseltmezse vah halimize. Ama tabii sizin gibi kadınlar oldukça Allah kadınları gerçekten korusun. O da ciddi bir gerçek. Nedir bu kadının kadından çektiği.

**********

BİR İTİRAF BİR KADIN KURTARIR

AŞKIM Kapışmak sosyal medyada bir hareket başlattı. “Küçük kız çocuklarına, genç kızlara ve yıllarca korkudan susan kadınlara cesaret verecek ünlü kadınlara sesleniyorum. Yaşadığınız bir taciz olayı varsa sesinizi çıkarın. Tacizciler, mağdurun sessizliğinden cesaret alırlar. İtiraflarınız, size iş ve imaj kaybettirmez, bilakis cesaretiniz binlerce kadının güçlenmesine destek olacaktır. Unutma! 1 itiraf 1 kadını kurtarır” diyor.

Çok doğru söylüyor. Susmayın hanımlar. Asla susmayın. Bu arada erkekler de tacize uğruyor. Bizim ülkemizde bu utançmış gibi yansıtılıyor. Hayır. Tacize uğrayan değil, taciz eden utanmalı.

**********

BİZİM ÜLKEDE

BİR kadın “Tacize uğradım” dediğinde hemen:

- Ünlü olmak istiyor.

- Tanınmak istiyor.

- Şöhret basamaklarını tırmanmak istiyor.

- Ben onu bilmem kimle gördüm.

- Boşuna itiraf etti, işsiz kalacak. O adam çok güçlü, yaşatmazlar o kızı.

- O kız bir daha asla iş bulamaz.

- Kızın hayatı bitti gibi uzayıp giden cümleler kuruluyor. Ve bu cümleleri de çoğunlukla kadınlar kuruyor. Ne acı değil mi?