Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Styling Ceylan Atınç, Berk Tanrıverdi ile geçen ay evlendi.

Pek güzel görünüyorlardı düğün karelerinde.

Fotoğraflara bakmaya doyamadım.

Hep mutlu olsunlar. Bir ömür boyu.

Malum mutluluğu yakalamak zor.

Hele ki, günümüzde.

Belli ki, oğlan tarafı pek öyle düşünmüyor. Yani olaya benim gibi "Pek güzel olmuşlar, pek yakışmışlar" gözüyle bakmıyor.

Düğün sonrası “İstenmeyen gelin” diye bir haber çıktı. Meğer Berk Tanrıverdi’nin ailesi Ceylan Atınç’ı istemiyormuş.

Nedeni de Ceylan’ın yaşı büyükmüş ve oğlu varmış.

Bana göre: "Eeeee bu mu yani?" gibi bir bakış açısı çıkıyor.

Çünkü ben çiftlerde kadına, adama bakarım.

Yani hırlılar mı, hırsızlar mı? Katiller mi? Sapıklar mı?

Berk Bey'i tanımam. Ama Ceylan'ın tadığım kadarıyla hiçbiri yok.

Daha doğrusu kadın yıllardır çalışıyor, kendi başına oğlunu büyütüyor.

Başarılı, çalışkan, güzel, kendi ayakları üzerinde duruyor.

Ben kişide bunlara bakarım. Ceylan'da da gördüğüm kadarıyla bunlar var.

Ama aileye yetmemiş.

Klasik ezberlenmiş hikaye.

Daha önce evlenmiş, yaşı büyük ve oğlu var.

Yani okumuş da olsa, okumamış da olsa kafalar hep aynı. Babalar, analar değişmiyor kardeşim.

Sadece isimler değişiyor.

Kimisi zengin, kimisi fakir.

Kimisi okumuş, kimisi okumamış.

Kimisi ekstra kültürlü, kimisi kültürsüz.

Ama kafalar hep aynı.

Nedir bu kadınlara yapılan saygısızlık demeye kalmadan daha önceki, "İstenmeyen gelin" haberi soğumadan, önceki gün de Mehmet Üstündağ imzalı “Para musluğu kapandı” diye bir haber vardı.

Yani Berk Tanrıverdi’nin ailesi tüm imkanları kapatmış oğluna. Baba asla görüşmüyormuş, anne gizli gizli oğluyla görüşüyormuş.

Klasik bir Türk filmi konusu.

Tarık Akan'lı, Kadir Savun'lu, Hülya Koçyiğit'li, Türkan Şoray'lı, Münir Özkul'lu Türk filmi izliyorum sanki.

Yahu geçin bunları Allah aşkına geçin.

Kocaman insanlar mutlular, birbirlerini sevmişler karışmayın.

Çocuklarınızın sahibi değilsiniz.

Zaten insanlar mutsuz. Bir de mutsuz oldukları insanla mı evlensinler?

Toplum bunlardan geçilmiyor.

Ülke mutsuz evliliklerle kırılıyor.

Sonra şiddetli geçimsizlik. Evde kavgalar. Ve evlerin içinde mutsuz büyüyen çocuklar.

Yazıktır artık bırakın bu kafaları.

Ki iyileşsin..

Tamam iyileşme çok zor. Belli artık bu ama bir yerden de başlamak lazım.

Şu bin yıllık mevzudan bir sıyrılın, bir kurtulun Allah aşkına.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar