Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Çok garip zamanlardan geçiyoruz. Korona ile birlikte değişik tuhaf acıların da varlığını keşfetmiş oluyoruz.

Bir yandan "Aşı olmam" diye direten bir kesim. Bir yandan "aşı olun aşı olun" diye bağıran bir kesim. Ve bir yandan kayıplarımız.

Şu acılı günlerden geçerken "Aşı" karşıtı insanları anlamak mümkün değil. Şimdi mesela, "Aşı olmam" diye inleyen bu kesimin bu acıları hissetmemesi mümkün mü?

Mesela Alişan'ın acısını hissetmemek kardeşi Selçuk Tektaş'a üzülmemek mümkün mü?

Düşünün bunca zamandır ne kayıplarımız oldu. Ne değerli, ne iyi insanlar hayatını kaybetti. Ve kaybetmeye de devam ediyor.

Ve "Aşı olmam" diye bağıran bir kesim de bu dünyada nefes alıyor.

Yapmayın etmeyin.

Kendinizi düşünerek başkalarına zarar veriyorsunuz.

Bakın Selçuk'u tanısaydınız eminim siz de çok fazla acı yaşardınız. Ben tanıyan şanslı guruptayım. Çünkü Selçuk bu dünyaya gelmiş özel ve çok iyi insanlardandı.

Saygısını, sevgisini, güler yüzünü bir an bile olsun eksik hissettirmedi. İnsanlarla paylaştı güler yüzünü.

Hemen hemen her gün Nişantaşı'nda karşılaşırdım Selçuk ile. Herkese güler, selam verir samimiyetini paylaşırdı.

Eşinin de "Beni hiç üzmedin. Teşekkür ederim" diye feryadı işte bu yüzden.

Düşünün günümüzde eşi tarafından hırpalanan çok insan ve kadın var. Bir kadının böyle feryat etmesi, dostlarının ailesinin bir insanın arkasından "Çok iyi insan diye" söylemesi çok ama çok önemli.

Ne kadar paranız bile olsa. Hanlarınız, hamamlarınız olsa bunu satın alamazsınız. İnsanlık başka bir şey. Selçuk Tektaş o özel insanlardandı. Mekanı cennet olsun. Ailesine, Alişan'a, eşine, çocuklarına, sevdiklerine Allah sabır versin.

Güle güle Selçuk. Biz seni tanıdık ve çok ama çok sevdik. Huzur içinde uyu güzel insan.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar