Bu ülke nasıl değişip gelişsin
Fatih Bey Merhaba,
Şu an o kadar öfkeliyim ki ne yazacağıma bile karar veremiyorum. Aklıma sizin pazartesi günleri köşenize yazdığınız okur mailleri geldi. Belki yayınlanır yayınlanmazsa dahi birine yazınca rahatlarım umuduyla size yazmak istedim.
Geçen hafta Trabzon Ortahisar’daki apartmanımızda birine korona teşhisi konulmuş. İş yerinden eve gönderilmiş. Bizim apartmanda oturan mahalle imamı apartman yöneticisi olan babamı arayıp haber vermiş. Durumu izah ettikten sonra devletin olayın duyulmasını istemediğini söyleyip babamdan kimseye söylememesini istemiş. Kendisi şahsın takipçisi olacakmış ve gerekirse polise vs. haber verecekmiş. Babam ise tipik bir devlet memuru olarak devlet dediyse bir bildiği vardır demiş ve ailesine dahi anlatmamış bunu.
Asıl olay bugün yaşanıyor. Annemin dahil olduğu apartman WhatsApp grubuna şu komşumuz korona olmuş diye bir mesaj düşüyor. Annem telefonla arayıp soruyor ve babamla paylaşıyor. Babam ise öfkeyle durumu kimden öğrendiğimizi ve bunun paylaşılmaması gerektiğini söylüyor. Şaşkınlıkla nedenini sorduğumuzda imam ile arasında geçen konuşmayı paylaşıyor. Ben ise dün akşam o adamla asansöre bindim ve maske dahi takmıyordu. Çocukları ise bahçede kardeşim ile oyun oynuyorlar günlerdir. Babamdan aldığım geri dönüş ise “Bir şey olmaz”. Devletten zaten hiç ümidim yok ki birini arayıp bir şey sorayım. 20 yaşında bir üniversite öğrencisi olarak tek isteğim aklımla dalga geçilmemesi. Ama her geçen gün daha fazla dalga geçiliyor gibi hissediyorum.
Şimdi ise bir soru sormak istiyorum. Cevabını almak için değil. En yakınımdaki annem ve babama dahi bir şey anlatamayıp fikirlerini değiştirmezken kocaman ülkenin nasıl değişip gelişmesini bekleyeyim?
İyi günler dilerim.
*
İftira mı?
Merhaba Fatih Bey,
Size bu haberi ulaştırmaktaki niyetim artık tacizi, şiddeti örtbas etmeye çalışanlara fırsat vermemek, sıkıntılarımızın duyulmasını sağlamaktır, dile getirirseniz çok seviniriz.
Ben Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde okumaktayım ve tacize uğrayan arkadaşlarımızın yaşadıklarını öğrenciler olarak hepimiz biliyoruz. Sadece haberdekiler değil geçmişte de benim de şahit olduğum bazı taciz eylemleri, söylemleri olmuştur. Arkadaşlarımızın mezuniyet yılında, çok stresli ve masraflı olan klinik stajlarında böyle bir durumun içerisinde olmaları çok üzücüdür. Haberde anlatılanların hiçbiri iftira değildir.
Bunu biraz yakından gözlemleyen bir öğrenci olarak söylemek ve belirtmek istiyorum ki iftira söylemiyle halkımızı yanıltmaya çalışmasınlar.
Diş hekimliği okumak çok streslidir, masraflıdır ve bir o kadar da artan fakültelerle eğitim kalitesinin düştüğü bir ortamda didinmek, yer edinmeye iş sahibi olmaya çalışmak, insanlara faydalı olmaya çalışmaktır. Okuldaki tüm malzemelerin masrafı öğrencilerin ve ailelerin cebinden çıkmaktadır. Halihazırda bu kadar stresli bir ortamda öğrencilerin veya asistanların bu gibi tacizlere, azarlanmalara, haklarının kısıtlanmasına maruz kalmaları üzücü olmakla birlikte umudumuzu zedeleyen hadiselerdir.
Ben eminim ki geçmişte ve şuan ülkemizin güzide fakültelerinde şiddete, tacize maruz kalıp çeşitli korkulardan, baskılardan dolayı bunu dile getiremeyen birçok insan vardır.
Umarım bu olay basit bir iftira söylemiyle kapanmaz ve gerekenler yapılır, öğrenciler ve öğrenci adayları geleceğe daha sakin, daha umutlu bakabilir. Teşekkür ederiz.
*
Antalyalı büfecinin derdi
Fatih Abi merhaba,
Mail’i atarken çok düşündüm başım sıkıntıya girerim diye, hatta sanırım bu ikinci mesajım size. Antalya’da Muratpaşa belediye büfesi işletiyorum. Tekel, alkollü alkolsüz içecek, cips vs. satıyoruz. Her şey kurallara uygun şekilde. Kiramız aylık 3850 TL, üç aydan üç aya veriliyor, stopaj yok. 10 metre kare dükkan.
Bu pandemi dönemi başladığında, sokağa çıkma yasakları, haliyle dükkanımızı açamadık, açtığımız zaman da en geç 10’da kapatıyorduk, kural öyleydi.
Bazı günlerde ise hiç açamıyorduk çünkü ruhsatımızda büfe yazıyordu ama tam karşımda benden biraz daha büyük market açabiliyordu.
Velhasıl günlük 4 bin TL ortalama ciro yapan yer, haftalık 4 bin TL yapamaz oldu.
Ben 64 yaşındaki emekli babamla beraber bakıyoruz dükkana.
Belediye kiramızı sildiğini, kendi sitesinde yayınladı biz de sevindik. 1 ay sonra belediyeye kira vermeye gittim . Meğer büfelerin kira borcunu silmemiş hatta 750 TL kira gecikme ücreti alıyorlar (bunlar ispatlı).
Neden diye orada bir hanımefendi ile konuştuk.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığına attı suçu. Bırakın kiranızı, gecikme bedelini silersek, kamuyu zarara uğratmaktan, Sayıştay’ın, belediyeye dava açacağını söyledi.
Bari gecikme bedelini silin diye dilekçe verdik hala dönmediler.
CHP genel merkezini aradım neden böyle uygulama yapıyorsunuz dedim, dönmediler.
Sonra babam uğraşma deyince vazgeçtim çünkü bu tarz ufak büfelerin 2021 haziran ayında ihalesi olacak.
Ufak tefek esnaf ihaleleri bunlar ama hani kafayı takarlar diye vazgeçtim ama ödeyemiyorum abi!
Uçak firmalarının kapandığı dönemde hem kirayı hem de gecikme faizini al! Hak hukuk mu abi?
Sorsan sosyal demokrat belediyeyiz biz.
Başkaları için bu belki para değil ama ben ödeyemiyorum diye batabilirim. Uluslararası ilişkiler mezunuyum, mecburen büfeci oldum.
Çok şükür bir şekilde ticaret yapıyorum. Zamlar vergiler hele bu kiralar bir yana sıkıntımız çözülmese bile birileri bilsin bunu, suratlarına çarpsın.
Her parti kendine göre devlet olmuş, biz vatandaşlar sığıntıyız sanki.
Şayet mail’i görür ve dikkatinizi çekerse kendi bilgilerimi, adresimi ve söylediğim konuların ispatını gönderebilirim.
Saygılar abi kolay gelsin.
*
Yine BeinSports rezaleti
Merhaba Fatih Bey,
Liglerin başlamasıyla birlikte maçları izleyebilmek için Beinconnect üyeliği satın aldım. Sezonluk smart tv uyumlu paket için 780 TL ödeme yaptım. 2 haftadır maçları izlemeye çalışıyorum. İzlemeye çalışıyorum dedim çünkü izlemek neredeyse imkansız! Smart tv uygulamamda maçı açıyorum ve maç boyunca neredeyse 20 kere uygulama yayından atıyor. Müşteri hizmetlerini arıyorum ancak otomatik mesajdan öteye gidemiyorum. Uygulamanın canlı yardım sekmesini açıyorum. Oradan da kimseye ulaşamıyorum. Mail attım, şikayetlerin yayımlandığı web sitesine yazdım. Hiçbirinden dönüş yapılmadı. Konuyla ilgili kimseye ulaşamıyorum. Üyelik iptalini düşündüm. Ancak müşteri temsilcisine ulaşamayınca bunu da yapmam imkansız. Parayı verdim çaresiz şekilde bekliyorum. Bu sorunu yaşayan yüzlerce belki binlerce insan varmış. Böyle kötü bir firmanın maçların yayınını tekeline alması ne kadar doğru?
Sizin bu konuda duyarsız kalmayacağınıza inanarak yazıyor ve iyi çalışmalar diliyorum.
- Bana katlanan herkese teşekkürler1 yıl önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?1 yıl önce
- Mirası kim paylaşır1 yıl önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa1 yıl önce
- İçimizdeki İrlandalılar1 yıl önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı1 yıl önce
- Plan mı pilav mı!1 yıl önce
- Kalksa da görsek1 yıl önce
- İnce dedikodular1 yıl önce
- Oran değil, fark önemli1 yıl önce