Ne muhalefet soruyor ne savcılar
Sezgin Baran Korkmaz’ın çevresinde şekillenen skandalda olayların göbeğindeki isim, belki de organizatör olan İnan Kıraç’ın sessizliği sürüyor.
Söylediğinin tam aksine Sezgin Baran Korkmaz’a önce kendisinin hisse sattığının, Korkmaz’ın Jan Nahum hisselerini daha sonra aldığının ortaya çıkmasına, ortak olmaktan rahatsız olduğunu iddia ettiği Sezgin Baran Korkmaz’la ele ele diz dize sergi gezip, dostluk yaptığının anlaşılmasına, şirketlerinin Sezgin Baran Korkmaz’la yaptığı anlaşmalara ilişkin Sermaye Piyasası Kanunu gereği KAP’a yaptığı açıklamalar ile şimdilerde yaptığı sözlü açıklamaların tutarsız olduğunun görülmesine ve yalan söylediğinin kesinleşmesine rağmen İnan Kıraç sessizliğini koruyor.
Beyaz bir Türk'ün kara para ile bu denli iç içe olması hiç konuşulmuyor, hiç sorulmuyor.
Kıraç ancak ve ancak soru sormayacak gazetecilerle bir araya geliyor.
Sorulara yanıt vermemeyi tercih ediyor.
Aynı durum Jan Nahum için de geçerli.
Üstelik Jan Nahum’la ilgili bir suçlama da yok.
Ama tüm bu ortaklık hikayesini anlatabilecek kişi o.
Suçlamaya muhatap olmadığı için de açıkça anlatabilir.
Ve tabii Sezgin Baran Korkmaz’ın ülke dışına kaçması ile ilgili Claude Nahum tarafından uyarıldığı ya da en azından uyandırıldığı iddiası.
Bu da Baran Korkmaz’ın kaçmadan önce kimlerle konuştuğu, Claude Nahum ile konuşup konuşmadığı HTS kayıtları ile ortaya çıkar.
Ama niyeyse bu kişiler suskun.
Ve tek bir savcı bile kalkıp bu isimleri “Gelin bir anlatın bakayım" diye çağırmıyorsa ve daha da kötüsü muhalefet bile bu konuda tek kelime etmiyor, susuyorsa bunda bir iş vardır.
Ve bu işler eninde sonunda bir gün ortaya çıkar.
- Bana katlanan herkese teşekkürler1 yıl önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?1 yıl önce
- Mirası kim paylaşır1 yıl önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa1 yıl önce
- İçimizdeki İrlandalılar1 yıl önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı1 yıl önce
- Plan mı pilav mı!1 yıl önce
- Kalksa da görsek1 yıl önce
- İnce dedikodular1 yıl önce
- Oran değil, fark önemli1 yıl önce