Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Epeyce bir süredir bir “5. kol faaliyeti” lafıdır gidiyor.

Son olarak Ruşen Çakır’ın Medyascope’u vesilesi ile yine bir “5. kol” iddiası, iması gündeme geldi.

İyi de sürekli olarak tekrarlanıp duran bu 5. kol faaliyeti nedir kimse merak ediyor mu ya da herkes biliyor mu?

Bu terim yani 5. kol tanımı ilk kez İspanya iç savaşı sırasında kullanıldı.

İsyancı general Franco’nun güçlerine direnen başkent Madrid’e 4 koldan başlatılacak saldırı ile eş zamanlı olarak, kent içindeki Franco sempatizanı güçler bir isyan başlattılar ve böylelikle Franco, Madrid’i fazla bir direnişle karşılaşmadan ele geçirdi.

Franco kent içindeki sivil güçlerini “5. kol” olarak tanımlayınca bu terim ortaya çıkmış oldu.

Genellikle fiili olarak ele geçirilemeyen bir toplumu ya da devleti kara propaganda, casusluk, sabotaj, korkutma, sindirme, ürkütme yolu ile ele geçirme altyapısı oluşturmayı tanımlar.

Tarihteki bilinen en eski örneği “Truva atı”dır.

Hanibal’ın Roma’ya karşı kullandığı bir taktiktir.

Nazi Almanya’sı da hem ülke içinde hem de işgal edeceği ülkelerde özellikle korkutma ve sindirme yöntemi olarak 5. kol faaliyetinden faydalanmıştır.

Şimdi Türkiye’de de moda her türlü hoşa gitmeyen gazeteciliği ve sivil toplum oluşumunu 5. kol faaliyeti olarak adlandırmak.

Elbette bunlar arasında böylesi faaliyetler de olabilir.

Hatta bunların ille de muhalif olması da gerekmez.

Yani Türkiye’de hiçbir yabancı güç 5. kol faaliyeti yürütmüyordur diyemem. Bu konudaki tedirginliği de anlarım.

Ama 3 bin kişinin okuduğu bir internet sitesini bir 5. kol faaliyeti olarak görüp kabul edenlerin, Türkiye sınırlarına binlerce kilometre öteden getirilen yüz binlerce göçmeni normal görmesini ya da sınırımızın hemen dibinde göç yoluyla bir etnik temizlik yapılarak, oradaki milyonlarca insanın Türkiye’ye gönderilmesi suretiyle yanı başımızda bir terör devleti oluşturulmasını hayatın doğal akışına uygun görmeyi anlayamam.

Hele hele buna inanmaya hazır bir kitleyi hiç ama hiç anlamam.

Ve bana sanki asıl bunun normalleştirilmesi 5. kol faaliyeti gibi gelir.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar