Ya Oytun Erbaş haklı ya da Bakanlık doğru söylemiyor
Madem corona mevzuuna girdik yine, biraz daha ilerleyelim.
Türkiye’nin salgının başından beri açıkladığı verilere baktıkça acaba salgının ilk günlerinde “Merak etmeyin bu virüs Türkleri etkilemez, Türkler genetik olarak bu virüse yakalanmayacak” diyen Oytun Erbaş haklı mıydı acaba diye düşünmeden edemiyorum.
Oytun Erbaş elbette ki, bilimsel olmayan saçma sapan bir şey söylemişti ama Sağlık Bakanlığı verileri de en az Oytun Erbaş’ın sözleri kadar bilimsel.
Nedenini anlatayım.
Türkiye’de bugüne kadar 6 milyon 550 bin kişi COVID 19’a yakalandı. Toplam kaybımız ise 58 bin 651 kişi.
Bizden biraz daha fazla 7 milyon kişinin COVID’e yakalandığı Rusya’da ise ölüm sayısı 188 bin.
Rusya ile aynı sayıda kişinin hastalandığı İngiltere’de ölü sayısı 113 bin.
5 milyon 200 bin kişinin hastalandığı Arjantin’de ölüm sayısı 113 bin, 5 milyon kişinin hastalandığı İran’da ölü sayısı 110 bin, 5 milyon kişinin hastalandığı Kolombiya’da ölü sayısı 125 bin.
2,3 milyon kişinin hastalandığı Ukrayna’da ölü sayısı 54 bin.
Oran her ülkede üç aşağı beş yukarı aynı.
Dünya’da 219 milyon toplam hasta ve 4,5 milyon toplam ölüm var.
İki ülke bunu bozuyor.
Peru hasta sayısına oranla çok daha yüksek oranda ölüme sahip.
Türkiye ise tam tersi. Hasta sayısına oranla çok düşük ölü sayısına.
Dünya ortalamasına göre Türkiye’de de yaklaşık 113 bin kaybımızın olması gerekiyordu.
Biz bunun yarısı kadar kayıp vermişiz.
Oysa dünyada bile bu sayılar tartışılıyor ve ölü sayısının aslında açıklananın iki misli yani 9 milyon civarında olduğu ama hükümetlerin sayıyı gizlediği söyleniyor.
Öyle veya böyle.
Bizim sayılarımız şunu ortaya koyuyor.
Ya Oytun Erbaş haklı.
Ya da Bakanlığın açıkladığı veriler doğru değil.
Kimse kalkıp da “Biz tedavide çok başarılıyız o yüzden” demesin.
Eğer öyle olsa idi bütün dünya gelip bizi inceliyor, bizim tedavi protokollerimizi bire bir taklit ediyor olurdu.
- Bana katlanan herkese teşekkürler1 yıl önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?1 yıl önce
- Mirası kim paylaşır1 yıl önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa1 yıl önce
- İçimizdeki İrlandalılar1 yıl önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı1 yıl önce
- Plan mı pilav mı!1 yıl önce
- Kalksa da görsek1 yıl önce
- İnce dedikodular1 yıl önce
- Oran değil, fark önemli1 yıl önce