Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Gece eşten dosttan telefon geliyor.

Bilmem ne televizyonunda sana sallıyorlar.

Dedikleri televizyonları genelde hayatımda izlememişim, adını yıllar önce duymuşum ama hala var olduğunu unuttuğum kanallar.

Mecburen arayıp buluyor, açıp bakıyorum, birkaç dakikada olsa.

Arayanın hatırına.

Dün yine öyle bir telefon geldi.

Bir kanal, sahibinin kim olduğu belirsiz.

Adını sanını duymadığım, bir gazetecilik faaliyetine tanık olmadığın iki kişi çıkmış bana sallıyorlar.

“Operasyon gazetecisiymişim, operasyon çekiyormuşum!”

Çünkü bir gün önce Mithat Sancar’ı ekrana çıkarmışım, ertesi gün de Meral Akşener’i.

Bak sen şu operasyona.

Adamların gazeteciliği bırakın, adamlıkla dahi alakaları olmadığı için çıkıp aptal aptal bunları söyleyebiliyorlar.

Yahu Altılı Masa’nın adayının açıklandığı gün en çok konuşulan konulardan biri HDP’nin tavrı.

“HDP masaya destek verecek mi, yoksa kendi adayını mı çıkaracak?”

Bırakın toplumu, o televizyonu finanse ettiren, bu herifleri o televizyona programcı diye yerleştiren abileri bile bu sorunun yanıtını merak ediyor.

Ben de bir gazeteci olarak bu soruyu, en üst düzey muhatabına, HDP Genel Başkanı'na soruyorum.

Perde arkasında değil, gizli gizli haber taşıyarak değil, birilerinden emir alarak arka kapıdan değil, açık açık televizyon karşısında.

Ertesi gün de, yine Türkiye’nin en çok konuşulan, en çok merak edilen kişisi, İYİ Parti Genel Başkanı ile program yapıyorum ve sorulabilecek her şeyi soruyorum. Açık açık, televizyonda, milyonların karşısında.

Program dizilerden bile çok izleniyor, konuşulanlar her yerde haber oluyor.

Abileri, patronları, emir verenleri, bu tipleri oraya koyanlar, onlara gazeteci kisvesi giydirenler bile beni izliyor, bunların saçmalıklarını değil. Ne de olsa onların söyleyeceği her şeyi ellerine tutuşturanlar da onlar.

Türkiye öyle bir haldeki, böyle asalaklar asıl operasyonculara gazeteci, gazetecilere ise operasyoncu diyorlar.

Biz ise bildiğimiz işi yapıyoruz. Ortadoğu ülkelerinde ne idüğü belirsizce işler yaparken birden gazeteci diye ortaya çıkarılanların bugün bize saldırtılması umurumda değil, herkes bilsin.

Bana bunları haber veren sevgili dostlarım.

Ne olur beni bunlarla rahatsız etmeyin.

Şunu unutmayın.

Arkasından kırk itin havlamadığı kurda kurt demezlermiş.

Rahat olun.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar