Küresel büyümede yavaşlama işaretleri ve Türkiye ekonomisi

Dünya çok iyi bir yıla hazırlanıyordu.

Pandemi bitmiş, maliye politikalarında gaza basılmış.

Para politikası faizde sıfıra dayanmış, bilançolar alabildiğine büyümüş.

Birikmiş talep pusuda bekliyor, hizmet sektörü gerilmiş bir ok gibi.

Fakat bazı şeyler iyi hesap edilemedi.

Tedarik zinciri sorunları ve altta yatan enflasyonist baskılar.

Bu sebeple küresel para politikaları beklenenden hızlı sıkılaşmak zorunda kaldı.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve peşi sıra gelen ambargolarla birlikte enerji krizinin ayak sesleri de duyulunca işin rengi değişti.

Avrupa örneğin.

%5 büyüyecekken bazı ülkeler %1’lere razılar şimdiden.

Fakat iş burada da kalacak gibi değil.

Revizyonlar devamlı aşağı yapılıyor. Daha da sürecektir bu iş.

Emtia fiyatlarının düştüğünü, borsaların daha fazla kötümserleştiğini ve pek çok farklı haberi okuyacaksınız tahminen önümüzdeki haftalarda.

Bakın IHS Markit Satın Alma Yöneticileri anketi yüzünü aşağı çevirdi bile.

Umut veren tek şey var. Endekste birkaç ay aradan sonra gelen kıpırdanma.

Onun da sebebi belli: Çin.

Kovid sonrası açılmalar sebebiyle bir canlılık görülüyor.

Leylak tonunda gördüğünüz çizgi Çin. Kalanlar (Çin hariç Asya, İngiltere, ABD, Euro Bölgesi, Japonya) hep aşağı bakıyorlar.

Bizde de durum farklı değil.

İSO’nun Markit ile açıkladığı endeks yine 50’nin altında açıklandı.

Türkçesi, üretim potansiyeline oranla daralıyor.

İstihdamdaki artış yavaşlıyor, fiyat baskıları sürüyor ve talep yavaşlıyor. 10 sektörün 9’unda daralma görüldü.

Enerjinin daha kıt bulunur olması ile sıkıntılar daha da artacaktır. Dünyadaki bu zorlu döneme hazırlanın.