İnci
İstiridyenin biri diğerine dert yanar: “İçimde yuvarlak ve ağır bir şey var ve bu beni çok rahatsız ediyor, bana acı veriyor.”
Diğer istiridye kibirli bir memnuniyet içinde cevap verir:
“Göklere ve denize şükürler olsun ki içimde bir sıkıntı yok. Hem içimde hem dışımda çok mutluyum”.
O sırada oradan geçen ve konuşmaları duyan bir yengeç şöyle der:
“Evet, mutlusun halinden ama şunu söylemeliyim ki diğer istiridyenin çektiği acının sebebi içindeki muhteşem güzellikteki incidir” (Halil Cibran).
İncinin aslı kum tanesidir. İstiridye, o kum tanesi içine girdiğinde onun etrafını bir sıvıyla kaplamaya başlar ve izole eder. Sonra adım adım, sabırla ve uzun süre emek harcayarak o kum tanesinden muhteşem bir inci yapar.
İşte bu yüzden karnı ağrır, uykusuz kalır, acı çeker.
Fikri olanın derdi vardır.
İstiridye gibi derdinin etrafında fikirler örer, onu kendini rahatsız eden bir kum tanesi olmaktan çıkartıp, inciye dönüştürür.
İçinde fikir incisi yetiştirmek isteyenin geceleri uykusuz, gündüzleri yorgun, kafası dalgın, gönlü gamlı, gülüşü sıcak olur.
İnci gibi kıymetli fikirler ancak böyle doğar.
Fikir peşinde olanın, gözü derinlerde olur. Sığ sularda inci bulunmaz.
“İnciyi İsteyen dalgıç olacak;
Varı yoğu dosta verip dalacak
Canı avucunda nefesi göğsünde;
Ayağı baş olacak, başı ayak.” (Hayyam)
Ülkenin dertlerine derman arayanların, inci gibi fikirler üretmesi için derinlere dalması gerekir.
Varını, yoğunu hesaba katmayacak. Canını, malını düşünmeyecek.
Dalgıç gibi dalacak fikirler okyanusuna ve inci taneleri çıkartacak memlekete.
Bu insanları sığ suların tartışmalarında göremezsiniz. Onların deri başkadır, sancıları başkadır.
Yüzlerinde sıcak bir tebessüm vardır:
“İnsanın derdi ne kadar büyük olursa gülüşü o kadar sıcak olurmuş, o dert güzelleştirirmiş onun yüreğini. Öyle derler bizim buralarda.” (Neşet Ertaş)
Bize dertli insanlar lazım.
Memleketin derdi için uykusuz gecelerde, sancılı seherlerde fikir incileri yetiştiren.
En büyük derdimiz fikir bizim. Fikir çıkmıyor ülkede. Sığ sularda kaldık zira.
Derya denizlere dalacak fikir dalgıçlarına, gönül adamlarına ihtiyaç var.
“Bir yanım suyla topraktan, bir yanım canla gönülden
Bir yarım lebi derya, bir yanım inci tanesi” (Mevlana)
- Üst düzey güvenlik yetkilisi: Çatışma alanı genişleyebilir... Hamas ile esirler konusunda temas halindeyiz...11 ay önce
- Filistin Sorunu: Suçlama yarışı, çıkar kargaşası11 ay önce
- AK Parti'de değişim isteyenler11 ay önce
- AK Parti'nin değişim kongresi11 ay önce
- Yeni AFAD Başkanı Okay Memiş: AFAD'ı daha da güçlendireceğiz1 yıl önce
- Çalışma hayatı için acil reform gerekiyor1 yıl önce
- Zekai Paşa konuşmaya nasıl ikna oldu?1 yıl önce
- Tüm yönleriyle kira ve konut fiyatlarındaki sorun… Nedenler, sonuçlar ve çözüm önerileri.1 yıl önce
- Kabineden tanıdık portreler1 yıl önce
- Yağmurlu yemin gününde etkileyici Kabine1 yıl önce