Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Çoğu savaşın nedeni aç gözlülük, tüm isyanların nedeni adaletsizliktir.

Ve dünya, isyanların çok yoğun olacağı bir döneme giriyor.

Belki de son on yıldır, insanların içlerinde taşıdığı adaletsizliğe isyan, sokaklarda gösteri, yağma, terör ya da savaş olarak dışa taşıyordu.

Fransa’da sarı yeleklilerin gösterileri, vergilerin arttırılmasına değil, gelir paylaşımındaki adaletsizliğin kendisineydi.

İtalya’da, İspanya’da, Avusturya’da sokaklara dökülen insanlar aşırı sağ partilere oy verirken; en çok AB içindeki adaletsiz ekonomik paylaşıma, Almanya’nın kendilerini sömürmesine ve global şirket sahiplerinin her geçen gün haksız yere daha çok zengin olmasına isyan ettiler.

ADALETSİZLİK İNSANI DEVLETE YABANCILAŞTIRIR

Arizona’da, Florida’da silahlanıp, “Cesur Çocuklar” hareketlerini kuranlar, geleneksel düşmanları Rusya’ya ya da Çin’e değil, en çok global şirketlere, büyük zenginlere ve adaletsiz devlet sistemine küfrettiler. Bu "çocuklar", Kongre binalarını bastıklarında, sanki yabancı bir devletin meclisini yağmalar gibiydiler.

Unutmayalım, bir ülkede yapılan adaletsizlik, vatandaşın sisteme yabancılaşmasına neden olur. Bu yabancılaşma haksızlıkla beslendikçe, öfkeye, sonra da düşmanlaşmaya doğru evrilir.

Rusya’nın neredeyse elli şehrinde insanlar sokaklara döküldü, Putin yönetimini protesto ediyor. Muhalefet liderinin tutuklanması değil sadece mesele, Rus Oligarkları zenginleştiren, fakiri daha da fakirleştiren sisteme bir isyan var dipte. "Polis döven karateci çocuğa" değil de, isyanın asıl sebebine odaklandığında bu dip dalgayı görecektir medya.

Parası olmadığı için yol kenarlarında ölüme terk edilen evsizlerin hikayesini artık vermiyor ABD medyası. Ya da oturma izni olmayan yabancıların hastanelere kabul edilmeyip, sokaklarda ölümle baş başa bırakılmasını. Çünkü o kadar çok ki haber değeri kalmadı. Paran yoksa koronadan ölmeye mahkumsun. Dünyanın en zengin ülkesindeki adalet anlayışı bu.

İngiltere’de, Fransa’da, İtalya’da, İspanya’da durum bundan çok farklı değil. Zengin olan tedavi olur, fakir olan daha çok ölür. Hollanda’da test merkezi bu yüzden basılıp, tahrip edildi.

İngiltere eski Başbakanı Brown, “Kovid sonrası İngiltere’de sistemi gözden geçirmek zorundayız” diyor. İsyan sisteme çünkü, anladı.

AŞI KONUSU İSYANLARI ARTTIRACAKTIR

Şimdi aşı dağıtımı, aşı hakkı için isyanları göreceğiz. Avrupa ülkelerine milyonlarca adet aşı verilirken, bir Afrika ülkesine sadece 25 (yirmi beş) aşının dağıtılması, açıklanabilir bir adaletsizlik değildir. Ahlaki çöküş diyor buna Dünya Sağlık Örgütü Başkanı...

İşte isyan selini besleyen şey budur. O ülkedeki insanlar, bu haksız paylaşımı asla unutmayacak. Bir gün bu dipten gelen sel, isyan olarak ortaya çıkacaktır. Kimi zaman şiddetle, kimi zaman terörle, kimi zaman kaosla kendini bize gösterecek sonunda.

Tüm bu adaletsizlikler, haksızlıklar ve vurdumduymazlıklar insanı öfkelendiriyor ve öfke, bu insanları siyasette sertlik yanlılarına itiyor. Bu adaletsiz düzene meydan okuyan kim varsa, gözü kapalı oraya doğru akıyor insanlar. Düşünün ki, Almanya’da Nazi partisi bu sayede parlamentoya girdi. İtalya’da faşist Lig Partisi bu sayede iktidar alternatifi oldu.

TÜRKİYE’DE KAYAK YAPANLAR VE DÜKKANI KAPALI OLANLAR

Türkiye’de sağlık alanında herkese eşit hizmet götüren bir sistemin olması büyük nimet. Kim hastalansa devlet ona ücretsiz baktı, ilaç verdi. Şimdi herkesi sırasıyla ücretsiz aşılayacak.

Ancak kayak merkezlerinde, binlerce insanın beş yıldızlı otellerde tatil yaptığı bir görüntüyü izleyen şehirdeki küçük lokanta sahibi soruyor, “bu adalet mi şimdi?”

Aynı soruyu on binlerce küçük esnaf öfkeyle sordu dünden beri.

Bir ülkede adaletin olup olmadığı kanunlara bakılarak anlaşılmaz. Adaletin varlığı sokakta, insanların yaşamına bakılarak test edilir.

Ya o beş yıldızlı otelde kayak yaptırmayacaksınız ya bu küçük esnafın derdine derman bulacaksınız.

İnsanların sokakta istediği adaleti budur.

Tüm dünyada yaşanan kaos adaletsizlikleri arttırırken, isyan duygularını da kabartıyor. Hepimiz fakirleşirken, neden dünyada sadece on kişinin bu Pandemide zenginleştiğini izah edemiyor kimse.

İzah edilemeyen her haksızlık, isyan ateşine atılmış bir odundur.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar