Yatırım yaparken neyi ıskalamışız?

Yollarımız var çok geniş… Uzağı yakın yaptı, zamanı azalttı…

Köprülerimiz var, dünyada parmakla gösterilecek kadar şahane.

Kıtaları birbirine bağladı, mühendislik harikası hepsi… Gururla geçtik üzerinden.

Tüneller yaptık. Yalçın dağları deldik, geçilmez setleri aştık, sıra dağları dize getirdik…

Boğazın altından yollar yaptık… Yüzlerce yıllık tarihte bir kıtayı diğer kıtaya denizin altından ilk kez bağladık… Gururla geçiyoruz boğazın altından…

Dünyanın en büyük havalimanlarını yaptık… Avrupa’dan Asya’ya gidip gelen tüm uçaklar kondu buraya… Her geçen gün büyüyor, gurur duyuyoruz…

Dünyanın en çok ülkesine uçan havayolu şirketimiz var.

İnsansız hava araçları yaptık, artık savaşların kaderini değiştiriyoruz.

Savaş uçağı yapıyoruz, tank yapıyoruz, füze yapıyoruz, roket yapıyoruz…

Uzaya insan gönderiyoruz, bayrağımızı uzayda dalgalandıracağız yakında…

Bir ülke ilerlerse böyle ilerler değil mi?

Müthiş gökdelenler, dev şehirler, muhteşem gemiler, denizaltılar inşa ettik…

Evet ilerledik… Nasıl hesaplıyoruz bunu?

Kişi başına düşen gelirimiz arttı, paramız oldu, zenginleştik…

İlerledik mi?

Teknik olarak evet.

Yaptığımız yatırımlara bakarsak büyüdük, güçlendik, dünyada adımız duyuldu, etkimiz arttı…

Eksik bir şeyimiz var mı?

Bu depremde onu gördük bence.

Bina yapan ev sahibi kaçak kat çıkarken, müteahhit malzemeden çalarken, kontrol memuru bunu görmezden gelirken, belediye yetkilisi kontrol yapmazken, devletin memuru rüşvet yerken…

Tüm bunlar ilerlemek için yatırım yaptığımız konularda bir şeyi eksik bıraktığımızı gösterdi bize:

İnsana yatırım.

İnsanın da teknik yanına değil, ahlaki yanına yatırım.

Bu ülkenin bir ahlak sorunu olduğunu anladık biz bu depremde.

Ve ona hiç yatırım yapmadığımızı anladık.

İşini iyi yapan insan, rüşvet almayan, hataya göz yummayan, torpil yapmayan, görevini suiistimal etmeyen ahlaklı insanlar…

İnsana yatırım derken öyle her şehre üniversite kurmak, her yere okul açmak da değilmiş çözüm, onu da fark ettik.

Ülkede cehaletin tuhaf yükselişini gördükçe fiziksel büyümeyle yapılan eğitime yatırımın da çare olmadığını anladık.

İnsana yatırım başka bir şeymiş demek.

Peki ne demektir insana yatırım?

Bir çocuğa okuma yazma öğretmen önce dürüst ve ahlaklı olmayı öğretmektir insana yatırım.

Camiye, okula, kışlaya gitmeden önce işini en iyi yapanın en büyük vatansever, en dindar, en milliyetçi insan olduğunu öğretmektir.

Bir ülkede en saygın insanların zengin, güçlü, popüler, makam sahibi olanlar değil; en dürüst, en ahlaklı, işini hakkıyla yapanlar olduğunu herkesin kabul etmesidir insana yatırım.

Geniş otobanlar, büyük köprüler, uzun tüneller yaparken bunun teknolojisiyle övünmek kadar; buradan para vermeden geçmenin yolunu aramayan, bundan hak etmediği kazancı elde etmeye çalışmayan insanların ahlaki kalitesiyle övünmektir asıl insana yatırım.

İnsana yatırım yapmak, sistemi kuran ve işleten her bireyin toplam kalitesini yükseltmek demektir.

Biz bunu ıskalamışız galiba.