Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sonunda siyaset Ankara’ya döndü ve önündeki en önemli meselesi olan yerel seçim dosyasını açtı…

        Ancak önceki seçime benzer bir tablo önünde yok…

        Çünkü yönetim yapısını tamamen değiştiren yeni sistem, siyasi partilere de ittifakı dayattı.

        Her parti biliyor ki %50 oyu tek başına yakalama şansı yok...

        Bu nedenle milletvekili seçim yasasını yeni sisteme uygun hale getirdi; Anayasa değişikliğinin, “bir yıl bekleme şartını” ortadan kaldıran maddesinin sağladığı fırsattan yararlanıp ittifakı yasallaştırdı.

        Ancak milletvekili genel seçimi için getirdiği bu kolaylığı yerel seçimde kapsama almadı.

        Dolayısıyla yerel genel seçim için siyasi parti ittifakının yasal bir dayanağı yok.

        Bununla birlikte olmayacağı anlamına da gelmiyor.

        Unutulmamalı ki 5 yıl önceki seçimde de yasal dayanak yoktu, siyasi partilerin tabanları öteki gördüklerine karşı her bölgede farklı partiyle ittifakı sandıkta oluşturdu.

        Örneğin MHP tabanı Ankara’da AK Parti ile ittifak içinde hareket ederken, Aydın’da CHP’yi destekledi…

        CHP tabanı da AK Parti almasın diye Manisa’da MHP adayına destek verdi.

        Benzer durum Adana, Mersin’de de gerçekleşti; CHP tabanı büyükşehirde MHP adayına oy verirken, MHP tabanı da ilçe belediyelerinde CHP’yi destekledi.

        İstanbul, Antalya ve Hatay’da ise CHP ve HDP tabanlarının kendiliğinden ittifakına tanıklık edildi.

        OLMALI MI, OLMAMALI MI?

        Tatilini bitiren siyasetin Ankara’ya dönüş yaparken, partilerde tartışılan konuların başında 7 ay süresi olmasına karşın yerel seçim ittifakı var.

        Hepsinin de üzerinde uzlaştığı nokta, bu kez işi tabana bırakmadan yukarıdan planlı yürütmek.

        Nedeni de başkanlık seçimindeki gibi, yerel başkanların belirlenmesinde de ittifakın zorunluluğu...

        Bir de geçen seçim birçok yerde CHP ile MHP tabanlarının AK Parti’ye karşı ittifakının, bu seçimde tersine dönmüş olması.

        Bu durumda bir yanda AK Parti-MHP’nin Cumhur, diğer tarafta ise CHP’nin farklı kombinasyonlar içinde İYİ Parti, SP ve HDP ittifakı duruyor…

        İYİ PARTİ’NİN KARARI

        CHP’nin açmazı ise İYİ Parti’nin bu kez ittifaka sıcak yanaşmaması. İYİ Parti Mahalli İdarelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Musavvat Dervişoğlu bunu ,“İttifak planımız yok, zaten yasal imkanı da yok, ayrıca niyetimiz de yok” sözleriyle ortaya koydu.

        Güçsüz oldukları yerde ittifak içindeki güçlü partiye destek verme formülüne sıcak bakmadıklarını söyledi.

        Buna karşın İYİ Parti belediye başkanları ile yöneticileri arasında ittifaka olumlu bakan ve plan içinde yürütülmesi gerektiğini savunan oldukça çok.

        KARŞI İTTİFAK KAYGISI

        MHP açısından da durum farklı değil.

        MHP lideri Bahçeli “Yerel seçimde ittifak yok” demiş olmasına karşın, parti içinde ittifakın olması gerektiğini söyleyen az değil.

        Gerekçesi de geçen seçim CHP desteği ile alabildikleri belediyelerin bu seçim AK Parti ile birlikte korunacağı inancı…

        Ancak gerçekleştirecekleri ittifakın, karşıda daha güçlü bir ittifak doğuracağından da kaygılı...

        Birçok büyük şehirde CHP-İYİ Parti-SP ve HDP’nin toplam oyunun AK Parti-MHP’yi geçtiğini anımsatıyorlar.

        AK PARTİ AÇIK TUTTU

        AK Parti ise ittifak konusunda daha sıcak.

        “Belediye hangi partide ise birlikte korunsun. Elde illerde kim güçlü ise o desteklensin; diğer partiye belediye meclislerinde üyelik versin” formülü öneriliyor.

        CHP’nin elindeki İzmir, Aydın, Eskişehir, Çanakkale, Muğla’yı örnek göstererek, “MHP bu illerde AK Parti’ye destek verir, CHP’nin elinden alır, Adana, Mersin’de de AK Parti MHP’yi destekler mevcudu korur” önerisi sunuluyor.

        AK Parti, İstanbul, Ankara, Antalya’yı kaybetmeme şartının MHP olduğunu görüyor.

        Belki bundan MHP lideri Bahçeli gibi ittifaka kapıyı kapatmak yerine, canlı tutuyor.

        AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in dün MYK sonrası şu açıklaması da bunun göstergesi:

        “Cumhur ittifakının milletimizin taleplerine ne derece karşılık verdiğini gördük. İlkelere bağlılığımızı sürdürüyoruz. Yerel seçimde olur olmaz gibisinden şu anda değerlendirmemiz yok…”

        CHP’NİN ZOR SEÇİMİ

        CHP’deki beklenti ise ittifakların kaçınılmaz olduğu yönünde... İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olduğunu açıklayan Gürsel Tekin bunu açıkça şöyle dile getirdi:

        “İstanbul’un Esenyurt ilçesindeki 700 bin seçmenin 400 bini, Bağcılar’daki 800 bin seçmenin de 300 bini Kürt kökenli. HDP’nin İstanbul’daki oy oranının %13,5; AK Parti’ye oy veren muhafazakar Kürtlerin oranının ise %10’un üzerinde. Bu gerçeği görmezden gelemeyiz…”

        Ancak bir taraftan İYİ Parti yönetiminin soğuk tutumu, diğer yandan şartların HDP ile işbirliğini zorlaması CHP’nin açmazları.

        İstanbul’un geçen seçim kıl payı alınmış ilçelerinin yanı sıra, Muğla dışında Ege’de AK Parti-MHP ittifakına karşı elinde tutabileceği il sayısı neredeyse yok…

        Özellikle İzmir ve Aydın’da büyükşehir seçimini kaybetmesinin CHP açısından ne gibi travmaya yol açacağı da ortada…

        Bundandır, Mart 2019’daki yerel seçim, partiler açısından açmazlarla dolu…

        Görünen o ki bu sandık adayın kimliği kadar, stratejiyi iyi kuranın olacak.

        Diğer Yazılar