En kıdemli hakim şartı kalkacak mı?
TBMM salı günleri grup toplantıları dolayısıyla oldukça hareketli olurdu.
Son dönem AK Parti’nin Grup toplantısını Çarşamba gününe alıp, her hafta yerine 15 günde bir toplanması.
Benzer şekilde İYİ Parti’nin de Çarşamba günü grup toplantısını gerçekleştirmesinden kaynaklansa gerek, eski salı sendromuna çok fazla tutulmuyor.
MHP de yarın yapılacak büyük kurultayı dolayısıyla bu hafta da grup yapmayınca TBMM oldukça sakindi…
ÇALIŞMAYA KURULTAY ARASI
MHP Büyük Kurultayı dolayısıyla yarın da Meclis çalışmayacak.
Benzer süreç, gelecek hafta AK Parti’nin Büyük Kongresi için de geçerli olacak.
TBMM’de dün merak edilen ise hakkında bir yıldan fazla mahkumiyet kararı verilen HDP milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun kararının ne zaman okunacağıydı.
Çünkü Gergerlioğlu, okunduğu anda milletvekilliği düşeceği için tutuklanıp cezaevine yollanmasının önüne geçmek için Genel Kurul salonundan çıkmama kararı aldığını açıkladı.
Görünen o ki MHP kurultayı için yarın çalışma olmayıp, Salı gününe kadar da Genel Kurul’da bugün okunması olası…
SEÇİM KANUNLARINDA DÜZENLEME
Ancak TBMM’de üzerinde durulan konu bunların ötesinde Siyasi Partiler ile Seçim kanunlarında yapılacak değişiklikler…
AK Parti’nin hazırladığı taslak henüz Meclis’e gelmemiş olmakla birlikte Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Kanunu’nda da düzenleme getireceği ileri sürülüyor.
TBMM kulisinde aktarıldığına göre, bu kanunda en dikkat çeken düzenleme il seçim kurullarına ilişkin olacak.
Çünkü mevcut kanun “il merkezinde görev yapan en kıdemli hakimin” il seçim kurulu başkanlığına getirilmesine hükmediyor.
Üyelerinin de merkez ilçe seçim kurulu başkanlarından sonra gelen en kıdemli iki üyeden oluşacağını şarta bağlıyor.
Kanun’un bu hükmü yerel seçimde İstanbul’da iktidar açısından büyük soruna yol açtı.
O tarihte en kıdemli hakim, il seçim kurulu başkanı oldukça zor günler geçirdi, kendisinden sonra gelen en kıdemli kadın hakim de mazbatayı Ekrem İmamoğlu’na verdi.
KIDEMLİ HAKİM YERİNE YSK ATAMASI
İktidar kesimi bu durumun içinden konuyu YSK’ya taşıyıp seçimi iptal ettirerek çıkmaya çalıştı, ancak bu daha büyük bir oy kaybına neden oldu.
Bir daha benzer sorunla karşılaşmamak için kanunda il seçim kurulu başkanlığına en kıdemli hakimin gelmesine ilişkin hükümde değişiklik yapılması planlanmış.
Bunun yerine YSK’nın il seçim kurullarını belirleme hakkına sahip olacağına yönelik düzenlemeye gidilmek istenmiş.
Henüz kanun teklif taslağı olmadığı için bunun kesinlik kazandığını söylemek olası değil.
Ancak bir noktanın altını çizmeliyim ki seçim kanunları ile çok oynamak geçmiş iktidarlara fayda getirmedi...
Yaptıkları düzenlemeler bir süre sonra kendilerine sorun yarattı.