Çocuğu da aşılı olanı da affetmiyor
İNGİLTERE’de ortaya çıkan virüs, sonunda Türkiye’nin en baskın mutantı haline dönüştü.
Bilim Kurulu’nun dünkü toplantısında da vurgulandığı gibi, İngiliz varyantı şu an Türkiye’nin birçok ilinde %50 üzerine çıkmış bulunuyor.
Bunun nasıl seyredeceğine ilişkin çok senaryo var.
Ancak en gerçekçi olanı, bu mutant virüsün yaşamımızda yarattığı yeni durum.
O da İngiliz varyantının çocuklarda da ciddi oranda hastalık yapma gücü...
Çocukların yüksek vücut direnci Wuhan virüsünü bloklamaya yeterliydi.
Etki gücü aynı olmakla birlikte, İngiliz mutantı hücreye çok fazla sayıda girme yeteneğine sahip; bu da çocukların vücut direncini kırmasına yol açıyor.
Örnek verirsem, suyun etki gücü aynıdır; bir bardak suyu bir pencerenin üzerine fırlatırsanız sadece ıslatır.
Ama bir tanker suyu fırlatırsanız tuz buz etmekle kalmaz, çerçevesiyle söker.
Şu an içinde bulunduğumuz durum da böyle…
Nitekim, Sinovac aşısının Faz-3 çalışmasını yapan Hacettepe Üniversitesi'ndeki bilim insanları, çocuklar üzerinde aşının etkisini de çalışmış ve tamamlamış.
Bu yeni bir durum...
Türkiye’de aşı ilk kez Faz-3 kapsamında da olsa çocuklara uygulandı ve sonuçları alındı.
Sinovac da bunu duyurunca haberim oldu.
Aşı çalışmasını yürüten ekibin etkin üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal’a dün telefon açtığımda Çin Dışişleri Bakanı Yi’ye verdikleri brifingden çıkıyordu.
Çocuklara ilişkin duyumumu aktardığımda, “Evet çalışmayı yaptık Sinovac aşısı çocuklarda da etkili oluyor” dedi.
Bu aşamada şu soruyu yönelttim:
“İngiliz mutantı karşısında da aynı etkiyi gösteriyor mu?”
Yanıtı netti:
“Evet, ama aşı olan hem çocuklar hem de büyükleri etkiliyor ve hasta ediyor. Belki hastaneye yatıracak duruma getirmiyor ama mutant virüsün etkisi çok ciddi…”
Anlattığına göre mutant virüs çocukları da aşı olanları da affetmiyor, hasta ediyor…
HAYVANLARA GEÇİYOR MU?
Bu aşamada bir başka konu aklıma takılmıştı.
Son dönem bazı bilim dergilerinde, evcil hayvanlara da virüsün geçtiğine ilişkin makaleler yayınlandı.
Prof. Dr. Ünal, kendilerine bu konuda herhangi bir vakanın ulaşmadığını belirtti.
Diğer ülkelerde karşılaşılan durumların da detay incelemesine ihtiyaç bulunduğunu belirtti.
Bunun üzerine bu konuda Türkiye’nin önde gelen virologlarından Prof. Dr. Mustafa Hasöksüz’ü aradım, bunun olabilirliğini sordum.
Makaleleri okumuş…
“OYNATMAYA AZ KALDI…”
Yüreklere su serpen şu açıklamada bulundu:
“Her iki vaka testi pozitif olanların evcil hayvanını öpmesi ile sonuçlanmış. Tam anlamıyla çok yakın temas gerçekleşmiş. Bizim çalışmalarımız hayvanların yaşam ortamında, çok yakın temas olmadığı sürece virüsten etkilenmediğini gösteriyor.”
Yüreğe su serpmesi sadece insanlar için değil, evcil hayvanlar için de önemli.
Çünkü böyle bir olay karşısında sokakların evcil hayvanla dolacağını tahmin etmemek olanaksız…
Gelelim son dönem gittikçe artan rakamlara…
Konuyla ilgili olan hangi bilim insanıyla konuştuysam aynı cümleyi duydum.
Mutant virüs hızla yayılıyor ve gelinen nokta Türkiye için iyi bir tablo sunmuyor.
Tam da turizm sezonu başlamak üzereyken karşılaşılan durum kaygılandırıyor.
Tam bir çılgınlık yaşanıyor, bir süre sonra sistemi tıkayacak veriler geliyor…
Yine yoğun bakım servislerinde yatacak yer kalmayacak gibi görünüyor.
Şu şarkıyı herhalde yakında söyleriz:
“Oynatmaya az kaldı, doktorum nerede?”