Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        SOSYAL yardımdan yararlananların sayısının 20 milyonu aştığından söz edilmişti.

        Herhangi bir geliri olmadığı için yoksulluk yardımı alanlardan tutun da çocuk ve aile yardımı alanlara, belediyelerin verdiği yardımlardan faydalananlara kadar çok sayıda kişinin bir şekilde aldığı yardımlardan söz ediyorum.

        Bir kişinin birden fazla yerden yardım aldığı fark edilince, öncelikle bunun tekli yardıma dönüştürülmesi sağlandı.

        CHP’li büyükşehir belediyeleri yeni bir sisteme geçti.

        Bazı büyükşehirlerde Halk Kart adını alan, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde de Başkent Kart olarak isimlendirilen yoksul kişilerin aylık temel ihtiyaçlarını karşıladığı yardım sisteminde yeniliğe gidilmiş...

        ENVANTER ÇIKARILACAK

        Bundan daha önemlisi yeni bir uygulama ile kentlerin yoksulluk ve ihtiyaç haritası ve envanterinin de çıkarılmasına karar verilmiş.

        Örneğin Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği Başkent Kart’tan et alımı düşük seviyede kalmış.

        Bunun verilen yardımın azlığından dolayı mı, yoksa et fiyatı yüksek geldiği için başka bir ihtiyacın karşılanmak istenmesinden mi kaynaklandığına bakılmış.

        Sorunun et fiyatından olduğu görülmüş ve “Başkent Marketler”den Başkent Kart ile yapılan et alımındaki iskontonun yükseltilmesine karar verilmiş.

        REKLAM

        Bununla da yetinilmemiş, Başkent Kart alanların yaşadıkları mahalle, gelir durumları, ailede bulunan kişi sayıları gibi veriler de sistemde haritalanmış.

        GELİR DÜZEYLERİ DE ÇIKARILACAK

        Bunun CHP’li bütün belediyelerde uygulanmasına karar verilmiş.

        Yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, bu sayede Türkiye’nin yoksulluk haritasının mahalle ve gelir düzeyini de baz alacak şekilde çıkaracaklarını belirtti.

        Verilerin ortaya çıkmasından sonra belediyelerin marketleri açacakları semt tayinlerinin kolaylaşacağını ve hangi gıda ürünlerine yönelim varsa ona göre sunum artırımına gidileceğini de belirtti.

        Örneğin, bir dönem çikolata alımı yapılamazken, talebin yükselmesi üzerine kartlara bu ürün de eklenmiş.

        BİRDEN ARTTI

        Torun’un verdiği bilgiye göre İstanbul’da kart alanların sayısı 1.2 milyona ulaşmış.

        Bu kartlara 250 ile 800 lira arasında yükleme yapılmış.

        Ankara’da ise 112 bin 785 aileye verilen kartlara 400’er lira yüklenmiş.

        Bir günlük işlem tutarı 14 milyon 373 bin 373 lira olurken, toplamda 45 milyonluk ekonomi kentin bütün sistemine yayılmış.

        Oysa geçmişte sadece kolilere doldurulan gıda maddesi satışından belirli bir esnaf yararlanıyor, evinde var olan üründen ikinci kez gönderiliyor, ihtiyacı olanı almakta zorlanıyordu.

        ÖDEME ARACI HALİNE GELİYOR

        Ankara Büyükşehir uygulamakta olduğu Başkent Kart’ı yaygınlaştırıp herkesin kullanabildiği bir karta dönüştürme kararı da almış.

        Bir ödeme yöntemi haline getirilecek.

        Başkent Kart’ı ihtiyacı olmayanlar da böylece kullanabilecek ve yaptıkları harcamalardan elde edilen kredi ihtiyacı olanlara aktarılacak.

        Böylece aynı kartı kullandıkları için kimin ihtiyaç sahibi olduğunun anlaşılmasının da önüne geçilecek.

        REKLAM

        Özetle herhangi bir bankadan alınmış kart gibi görünecek...

        Banka hesabı olmayan ve kart elde etmekte zorluk çekenlere de ayrıca geçici olarak nakit ödeme yapılması yoluna gidilmiş.

        Buradan bakınca bir yandan geçim zorluğu çekenlere yardımda bulunulurken, sosyolog ve ekonomistlerin çalışmasına da önemli bir veri seti oluşturuluyor.

        Yoksulluk haritası, bununla da kalmayacak, belediyelerin hangi mahalleye nasıl bir hizmet götürmesine de öncülük edecek.

        Anayasa vaatli seçim zemini…  

        Anayasa vaatli seçim zemini…  
        0:00 / 0:00

        DAHA önce de belirttim, gelecek seçimin en önemli zemini partilerin veya ittifakların çıkardığı Anayasa metinleri olacak.

        Eğer beklendiği gibi olursa tam pandemi döneminden çıkışa rastlayan dönemde gidilecek olan seçim, toplum açısından aslında özgürlük ve hazın en yüksek beklentiye ulaştığı bir döneme tekabül edecek.

        Tam anlamıyla alışveriş ve seyahat patlamasına tanıklık edilecek…

        Böyle bir dönemde hangi ittifak veya parti seçmene daha fazlasını vaat ederse onun öne çıktığı bir döneme tanık olacağız.

        Bunun başında da Anayasal güvenceye alınmış haklar ve hürriyetler gelecek.

        Siyasi partilerin hemen hepsinin Anayasa metni üzerinde yoğun çaba göstermesinin gerisinde de bu yatıyor.

        Nitekim bunun ilk verileri pandemi sürecini atlatmış gibi görünen bazı ülkelerde ortaya çıkmaya başladı.

        Örneğin normalleşme adımlarının atıldığı Çin’de alışveriş ve iç turizm patlaması yaşanmış.

        Benzer durum İsrail ve İngiltere için de söz konusu.

        Beraberinde daha fazla hürriyet ve hak taleplerinin geleceğine yönelik beklentiler de bu alanda çalışan akademisyenlerin hemen hepsi tarafından dile getiriliyor.

        Daha önce Gelecek Partisi hazırlıklarını Prof. Dr. Serap Yazıcı ve arkadaşlarının yürüttüğü Anayasa metnini muhalefet partilerine sunmuştu.

        İYİ Parti milletvekilleri ile hazırladıkları Anayasa metni üzerinde görüşmelerde bulunurken, CHP kendi metnini Parti Meclisi’nde ele almış ve üzerindeki çalışmaların devamına karar vermişti.

        CHP: ÖNCE ARAMIZDA TARTIŞALIM

        İYİ Parti lideri Meral Akşener de hafta sonu katıldığı Olaylar ve Görüşler programımızda kendi metinlerini yakın zamanda tartışmaya açacaklarını ve ittifak bileşenleri ile üzerinde müzakere edeceklerini bildirmişti.

        Bunlar olurken Cumhur İttifakı’ndan ilk Anayasa atağı geldi.

        MHP lideri Devlet Bahçeli Cumhuriyetin 100. Yılına işaret etmek amacıyla 100 maddeden oluşan Anayasa metninin çerçevesini dün açıkladı.

        AK Parti ile metni paylaşıp üzerinde müzakere edeceklerini de bildirdi…

        Hemen belirteyim CHP, kendi aralarında görüş alışverişi yapmadan metinlerin kamuoyu tartışmasına açılmasına sıcak değil.

        SİSTEM AYRILIĞI

        Ancak karşılıklı ittifaklar açısından bir Anayasa metni üzerinde uzlaşmanın yolu pek görülmüyor.

        Nedeni de sistem…

        Bahçeli’nin de dün altını birkaç kez çizdiği gibi MHP Anayasa metninde “Türk Tipi Başkanlık” olarak isimlendirdiği başkanlık sistemini olmazsa olmazı olarak gösteriyor.

        Oysa CHP, İYİ Parti, DP, Gelecek Partisi ve Deva bu konuda kesin olarak karşı duruş sergiliyor.

        Sistem üzerinde bir uzlaşı sağlanmadan Anayasa değişikliğinin yapılması ise mümkün gözükmüyor.

        SEÇİM SONRASINA KALIR

        Ayrıca siyasi partilerin TBMM’de tek başına Anayasa değiştirme gücü olmadığı gibi, referanduma götürecek sayısı da bulunmuyor.

        Böyle bir zeminde de Anayasa ancak bir vaatten öteye geçmeyip, gelecek seçim sonrasına kalan metinden öteye geçemeyecek görünüyor.

        Diğer Yazılar