Çiller için BTP hazırlığı
BÜYÜK Türkiye Partisi, darbe sonrası siyasi hayata adım atılırken, siyasi yasaklı olan merhum Süleyman Demirel’in denetiminde kurulmuştu.
Başında bir emekli asker olmasına rağmen kurucular kurulunda ciddi vetoya uğrayan parti, o dönemde “bir bilen” takma ismiyle Demirel’in Anadolu’ya mesajları iletilse de beklediği sonucu elde edemedi.
Zaten seçime girmeden MGK tarafından da kapatıldı.
Aynı tabana hitap eden merhum Turgut Özal’ın ANAP’ı, askerin ve darbenin başında bulunanların açık desteğindeki Milliyetçi Demokrat Parti’sine (MDP) rağmen oy patlaması yaptı.
TBMM, yeni siyasi hayatının başlangıcını iki partiyle, ANAP ve HP ile gerçekleştirdi.
Kapanması sonrası BTP, Ankara Akay Caddesi’ndeki Genel Merkez binasıyla birlikte DYP’ye geçti...
Siyasi yasakların kalkması sonrasında da merhum Demirel, DYP'nin direksiyonuna oturup Cumhurbaşkanlığı’na kadar çıktı.
Yasakların kalkması sonrası BTP aynı isimle tekrar kuruldu; ancak DYP'nin önüne geçemedi.
DYP ve ANAP birleşmesiyle oluşan bu hafta sonu da Büyük Kongresi'ni gerçekleştirecek olan Demokrat Parti (DP) ağırlığını gösterdi; AK Parti ile süreç başka bir yöne kaydı.
Geçmişte DYP ve ANAP’ta siyaset yapanların ağırlıklı bölümü AK Parti, İYİ Parti ve Demokrat Parti’de kendine yer buldu.
Bazıları da CHP’de siyasete devam etti.
BÜYÜK TÜRKİYE ADINI ALDI
Son dönem merkez sağ kadrolarda ciddi bir hareketlilik vardı.
Anlaşılan o ki DYP kökenli olan bazı isimler buluşup, merkez sağda yeni bir oluşuma hayat vermek için kolları sıvamış, işi bir noktaya kadar getirmiş.
Aralarında eski DYP milletvekili Ömer Bilgin’in de bulunduğu ekip önderliğinde, Bizim Parti’nin 20 Şubat günü kongresini toplayıp adını Büyük Türkiye Partisi (BTP) olarak değiştirmiş.
Ömer Bilgin ile dün TBMM’de sohbet ederken hedeflerinin ne olduğunu sordum.
Eski DYP lideri, eski Başbakan Tansu Çiller’in bir süre önce Yeni Şafak’ta yer alan röportajında dile getirdiği cümlelere çok benzer açıklama yaptı:
“Türkiye’nin bir merkez sağa ihtiyacı var. Çünkü merkez sağ ülkeyi toparlar, bütünleştirir. Bugün bu boşluk açık görülüyor…”
30 NİSAN’DA KONGRE
Tansu Çiller’in de üç gün önce verdiği demecinde benzer cümleler kurduğunu anımsattım.
Bilgin, yola Çiller ile devam etme kararlılığında olduklarını gizlemedi, hatta bu konuda güçlü söylemlerde bulundu.
İsmini BTP’ye çevirdikleri partinin 30 Nisan günü Büyük Kongresini yapacağını, bunun için çaba gösterdiklerini belirtti...
Çiller'e Genel Başkanlık önerisinin akıbeti konusunda ise aynen şunları söyledi:
“Sayın Başbakan (Çiller) için hazırlık yaptık. Sayın Başbakan elbet düşünecek. Kendisi de verdiği son demecinde merkez sağın yokluğunu ifade ediyorsa ve merkez sağa ihtiyaç olduğunu söylüyorsa, biz hazırlığımızı yaptık, hazırladık, bekliyoruz. Elbet kendisi düşünecek ve kararını verecektir…”
ÇİLLER KABUL ETTİ Mİ?
Çiller ile görüştüğünü de gizlemedi; Genel Başkanlık teklifini kabul edip etmediği konusuna ise bir kaç kez sormama karşın kaçamak yanıt vermeyi tercih etti.
İki kez sordum, “Şu an kuruluş aşamasındayız, bu konulara yoğunlaşıyoruz...” yanıtıyla yetindi.
Eski ANAP ve DYP’lilerle görüştüğünü, Anadolu’yu iki kez dolaştığını da kayda geçirdi.
Genel Başkan ve Çiller konusunun Mart ayının en geç sonlarında kesinlik kazanacağına da vurgu yapıp devam etti:
“Kendisi (Çiller) merkez sağda bir boşluk olduğunu, bir merkez sağ partinin bulunmadığını söylediğine göre bizim kendisine teklifimiz açık. Kendisi de bu kapsamda davranacaktır…”
Çiller böyle bir oluşuma katılır mı?
Soruya yanıtını öğrenmek için aradım dönmedi.
Yanıtı gelirse buradan aktarırım...
Ancak geçmişte de benzer çıkışlar olmuş ve bazı partiler genel başkanlık teklifini bizzat iletmişti.
Çiller de olumlu bakmamıştı.
Burada bir fark var; Bilgin’in Çiller’e bağı ve yakınlığı biliniyor.
Yine de Çiller yeni bir maceraya girer mi?
Merkez sağda DYP-ANAP çizgisinde partiler varken, kurulan bir parti toplumda karşılık bulur mu?
Bunları bugünden kestirmek Çiller’in yeniden siyasete dönme kararı kadar zor…