Seçim Yasası değişikliğinin muhalefete yararları…
SİYASİ Partiler ve Seçim kanunlarında değişiklik yapan teklif dün sabaha kadar devam eden toplam 17 saat süren görüşme sonucu Anayasa Komisyonu’ndan geçti.
Görüşmeler sırasında muhalefet temsilcilerinin en çok dillendirdiği cümlenin özeti şuydu:
“Geçen sefer kendinize yaraması için değiştirdiniz, döndü bize yaradı; ya yine öyle olursa…”
Cümleyi kuranlar haksız değil.
Siyasi Partiler ve Seçim kanunlarında değişiklik 2018 Haziran seçimi öncesi gerçekleşti.
Düzenlemeler Anayasa uyum kanunları kapsamı içinde 2018 Nisan’ında yapıldı.
Muhalefete iş birliği imkanı neredeyse tanınmamıştı.
Ancak beklendiği gibi olmadı, tahminlerin ötesinde CHP ve İYİ Parti milletvekili seçiminde Millet İttifakı'nı oluşturdu.
Saadet Partisi ve DP de ikisinin listelerinden seçime girerek TBMM’ye temsilci gönderme şansını yakaladı.
Daha ilerisi düzenleme bugün Cumhur İttifakı temsilcilerinin de dile getirdiği gibi CHP’ye 14, İYİ Parti’ye de 6 fazla milletvekili verdi.
SOL-MUHAFAZAKAR BULUŞMASI
Benzer durumun bu kez de yaşanabileceğine dikkat çekenler haksız değil…
Çünkü 2018’de yeni sistem için oy kullanacak seçmen, ittifak yapılarına zihnen hazır değildi.
Böyle bir yapıda stratejik oy kullanmayı da yine ilk kez denedi.
Bugün ise ittifak veya tek liste ile seçime girmenin getirdiği faydanın bilincinde.
O denli ki, CHP, “Sivas Madımak Oteli” nedeniyle yıllardır yan yana gelmekten kaçındığı SP’nin adaylarını listesinden gösterdi.
SP de dini özgürlüklerinin yasaklayıcısı olarak suçladığı CHP listesinden seçime girmekten çekinmedi.
Her şeyden ötesi, bütün bunlar da muhafazakar seçmenin en yoğun yaşadığı Konya’da gerçekleşti…
Konya’daki SP seçmeni CHP ambleminin altına mühür basarak adaylarının seçilmesini sağladı.
Dolayısıyla olmaz gibi görünen çok şey geçen seçimde oldu ve toplum stratejik oy kullanma becerisini kazandı; seçmen bu işin tadına vardı.
Cumhur İttifakı bileşenlerinin de kayda geçirdiği gibi CHP’ye de 16, İYİ Parti’ye de 6 milletvekili fazla kazandırdı…
CHP’YE GETİRİSİ
Anayasa Komisyonu’ndan sabaha kadar devam eden görüşmeler sonucu geçen yeni düzenlemenin de CHP için önemli kazancı var.
Öncelikle güçlendirilmiş parlamenter sistem için işbirliği içinde olduğu partiler ile CHP’yi ayırdı; gücünün görünür kılınıp anımsanmasına aracılık etti.
Bununla kalmadı, seçilebilmek için %50+1 gerektiği için %1 ile de olsa ittifaklardan yüksek pay almak isteyen partilerin önünü kesti.
CHP’den ayrılıp parti kuranları yarı yolda bıraktı, az oyla edinilecek güçlerini önemsizleştirdi.
Belki, Cumhurbaşkanlığı seçiminde aynı sistem uygulanacağı için yine etkinlikleri sürecek diyenler olabilir.
Ancak bu sandıkta her ikisinin birlikte ittifakının kapısı aralandı, geçen seçim olduğu gibi, ayrı aday çıkarmanın yarar getirmeyeceğini 6 parti lideri de söylüyor.
Yani bu kez muhalefet 3 adaylı olmayacak; tek adayda karar kılmış durumda.
Bu da CHP’nin daha fazla güç derlemesine olanak sunuyor…
İYİ PARTİ’Yİ RAHATLATTI
İYİ Parti açısından da önemli bir kazanım sağladı.
Uzun süredir İYİ Parti’yi yakından izleyen siyaset bilimci Doç. Dr. Burak Bilgehan Özpek bunu şöyle özetledi:
“İYİ Parti, geçen seçim iyi performans çıkardı; %9,5 oy aldı. Bugün de kamuoyu yoklamalarında en düşük %12 ile %15 çıkıyor. Böyle bir pozisyonla bulunup, oyu %1-3 arasında kalan partilerle ittifak içinde eşitleniyor olmaktan hoşnut değildi. Düzenleme eşitlenmeyi ortadan kaldırdı, ittifak sorunlarını giderip, İYİ Parti’nin rahat nefes almasını sağladı…”
Önemli bir tespit…
Çünkü İYİ Parti lideri Akşener, geçen liderler zirvesinde Millet İttifakı’nın adının değiştirilip, eşit şartlar içinde yeniden ittifak kurulması formüllerine çok sıcak bakmamış, duruşunu da net ortaya koymuştu.
Dolayısıyla İYİ Parti’yi diğer 4 parti arasında masada eşitler arası öncelikli duruma getirdi.
Kayseri Bünyan’da dün karşılaştığı teveccühe benzer ilgi de İYİ Parti tabanında da bir süredir “ayrıcalıklı olma” taleplerinin dile getirilmesine yol açıyordu.
Bu açıdan sosyolojik tabanını da rahatlattı.
Ancak bir noktayı da dikkatten kaçırmamak gerekir, bütün bunlar bugün için geçerli.
Ne getirip ne götüreceği ancak sandık kararı alındığında ortaya çıkar.
ANAP’ın 1987, 1989, DYP’nin 1995 veya AK Parti’nin 2018 seçimleri öncesi yaptığı değişikliklerde olduğu gibi…
Fayda beklerken, diğerine fayda sağladığı durumlar da yaratabilir…
PAZAR GÜNDEMİ
Muhalefet partilerinin 6 liderinin Pazar günü yapacağı ikinci zirvenin konularından biri de belki de geçmiş yaşanan örneklerden de hareketle geleceğin planlaması üzerine kurulmuş.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, hafta başından bu yana Pazar günü ev sahipliği yapacağı liderler zirvesinin gündem turunu attı.
Sonunda buna ilişkin yol haritası belirlenmiş.
Buna göre, yeni komisyonlar oluşturulacak ve bu komisyonlar, iktidara geldikleri andan itibaren nelerin yapılacağına ilişkin yol haritasını sunacak ve çözümleri gösterecek.
Ancak bu komisyonların hepsinin bir anda mı, yoksa öncelik sıralamasına göre mi oluşacağı konusuna kesin bir karar verilmemiş, zirveye bırakılmış.
Siyasi Partiler ve Seçim kanunlarındaki değişiklik teklifi TBMM’den çıkmadan önlemleri üzerindeki tartışması devam ediyor.
Anlaşılan o ki bu düzenleme de kime ne kazandırdığını ancak sandıklar açıldığında gösterecek…