Şaşırtan telefona, şaşırtan yanıt…
TELEFONA yansıyan nefesinden öfkesi hissediliyordu.
Kendisini bu noktaya getiren neden olarak da medyanın habere yaklaşımı olduğunu söyledi.
Biz gazeteci milletinin en sakin siyasetçilerden biri olarak tanıdığı CHP’nin yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun kendisini bu noktaya getiren nedeni de bir çırpıda dile getirdi:
“Geçen dönem yapılmış bir yolsuzluk hakkında Belediye Başkanımız ifadesine başvurulmak üzere davet ediliyor, ‘gözaltına alındı’ diye haber yapılıyor… Oysa olayı ortaya çıkaran, yolsuzluğun üzerine giden bizim Belediye Başkanımız, gelin işin içinden çıkın haydi…”
Sözünü ettiği CHP’nin İzmir Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar…
Kendisinden önce görev yapan AK Partili Belediye Başkanı dönemine ilişkin yolsuzluk soruşturması kapsamında 27 şüpheli gözaltına alınmıştı.
Belediye Başkanı Kayalar da yaptığı açıklamada bunun 2019’da göreve geldiği dönemin öncesini kapsayan bir soruşturma olduğunu, gözaltına alınanlardan bazılarının eski belediye çalışanı olduğunu açıklamıştı.
GÖZALTI MI, İFADE Mİ?
Ancak sabah saatlerinde bir haber ajansı Kayalar’ın da gözaltına alındığı haberini geçti.
Haber bu haliyle gün boyu devam etti, ta ki Kayalar soruşturma kapsamında ifadesine başvurulmak üzere Mali Şube’ye davet edildiğini, gözaltı ile ilgili bir durumun bulunmadığını açıklayana kadar…
Torun’u da bu durum öfkelendirmişti…
Aslında haksız da değil…
Sorunun gerisinde ise haberin hızının bilginin devresini yakması yatıyor.
O denli hızlı akıyor ki kimse içindeki bilgiye bakma gereği duymuyor.
Zaten içinde bilgi kalmadığı için de duyuru halini almış veri son hızla yayılıyor.
Sonrasında dilediğiniz kadar açıklama yapın, fark etmiyor; üzerine yapışıp kalıyor…
MECLİS’İN KOLTUKLARI GİBİ
Tıpkı Meclis’in koltuklarının ceylan derisi olduğu iddiasında olduğu gibi…
Çok sayıda TBMM Başkanı koltukların ceylan derisi olmadığını, Hollanda’dan alınma büyükbaş hayvan derisi olduğunu belgeleriyle ileri sürmüş olsa da yapıştı kaldı…
Aynen Menderes Belediye Başkanı gibi…
Hakkında bir soruşturma kararı var mıydı, yok muydu onu bilmem…
Ancak gözaltına alınmadığına, ifade vermeye gittiğine ilişkin sözlerine karşı bir yalanlama gelmedi.
Torun’un isyanına neden olan da bu durumdu…
Hatta o an yaşamakta olduğu bir olayı da öfke içinde yükselen gülme davranışı içinde, “Allah'ım beni güler misin ağlar mısın durumuna getirdi?” diyerek aktardı.
AK PARTİLİ VEKİLİN RİCASI
Anlattığına göre bir başka ilden AK Parti milletvekili olan tanıdığı kişi, İzmir Karaburun İlçe Belediyesi’ndeki bir işi için kendisini aramış.
Arayan milletvekili tanıdığı ricasını şu sözlerle dile getirmiş:
“Seyit (Torun) Bey, birbirimizi yıllardır tanırız. Siz yerel yönetimlerin başında olduğunuz için rica edeceğim. İnanın bir yanlış tarafı yok ama Karaburun Belediye Başkanınız işimizi günlerdir yokuşa sürüyor. Ne zaman gitsem, ‘hukuki ve idari olarak inceletiyorum’ deyip işimizi bekletiyor. Bir söyleseniz de artık geciktirmese…”
“BU DURUMA KİM GETİRDİ?”
Torun sabah yaşadıklarının da etkisiyle şu yanıtı vermiş:
“Onları bu duruma kim getirdi? Belediyelerinden bir gün olsun müfettiş eksik olmuyor; onlar da yoğurdu üfleyerek yiyor. Belediye Başkanı haklı değil mi şimdi? Haydi, siz söyleyin…”
Milletvekilinin ne yanıt verdiğini aktarmak istemedi…
DIŞİŞLERİ TALİMATINA UYULMAYACAK
Bu aşamada Dışişleri Bakanlığı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yolladığı yabancı misyon temsilcileri ile görüşmede izinlerinin alınmasına yönelik yazısını da dikkate almayacaklarını bildirdi.
Anlaşılan o ki belediyeler üzerinden yürütülen siyasetin tartışmasını ileride daha sık göreceğiz…