Destek aşılar yeni varyantlara etkili mi?
ORTAYA çıktığından bu yana en uzun süre dolaşımda kalan koronavirüs varyantı, bugün de hastalığın yayılmasına yol açan Omicron oldu…
Vuhan, Delta, Beta, Gama, Alfa gibi kısa süre içinde yok olmadı, alt varyantlarını oluşturup yaşamını sürdürmeyi başardı.
Daha önemlisi bugün de en çok görülen B-5’e kadar ulaşan yeni varyantları türetmeye devam etti.
Yetmedi, BA-2 alt varyantında görüldüğü gibi B-2-12.1 veya BA-2.75 gibi alt varyantın da altı çıkmaya başladı.
Sars gibi kaybolup gideceği sanılırken, alt varyantları ile yaz sıcağının altında ağır sonuçlara yol açıyor; sonbahar aylarını tehdit ediyor.
ŞAHİN: YENİ VARYANTLARA KARŞI
Kısa süre önce ödül almak için Türkiye’de bulunan mRNA aşısı Biontech’in kurucularından Dr. Uğur Şahin de salgının dünyada yeniden artışına dikkat çekerken, yeni varyantları da kapsayacak şekilde aşı düzenlenmesi için çalışmaya başladıklarını söyledi.
Konu üzerinde uzman olan Sağlık Bakanlığı’nın etkin ismine sorduğumda BioNTech firmasından yeni varyantları kapsayan siparişin yapıldığını ancak bunun gelmesinin Ağustos’un son çeyreğini bulacağını bildirdi…
Bu aşamada şunu belirtmem gerekir, BioNTech dahil, aşının üretim ve onay süreleri bugüne kadar hiç hesap edildiği gibi gitmedi, gecikmeler yaşandı.
KESİNLİKLE DESTEK AŞISI OLMALI
Bu durumu da dikkate alındığında şu soru öne çıkıyor…
Eğer yeni görülen varyantları kapsamıyorsa, yapılan aşıların yine de etki gücü var mı?
Soruyu alanında en yetkin iki isme, virolog ve mikrobiyolog Prof. Dr. Mustafa Hasöksüz ile enfeksiyon hastalıkları ve mikrobiyoloji uzmanı Prof. Dr. Alpay Azap’a yönelttim…
Her ikisinin ortak yanıtı, “Evet, özellikle de kronik hastalığı bulunanlar ile yaşı 60 üstünde olanların kesinlikle aşı olması gerekir…” oldu…
Prof. Dr. Hasöksüz, aşılardan kaçma ve hücreye bağlanma yetisinin yeni varyantlarda çok daha yüksek olduğuna dikkat çekti.
Bu nedenle “enfeksiyon oluşturma şiddetlerinin daha yüksek” olduğuna vurgu yapıp ekledi:
“Omicron neredeyse 8 aydır sirkülasyonda kalan varyant oldu. Alt varyantları ile devam ediyor. Sars gibi insandan insana geçerken özelliğini kaybeder diye bekledik, olmadı. O nedenle tek çare aşı. Alt varyantına karşı eldeki aşılar doğrudan etkili olmayabilir ama aşının hücresel ümmin yanıtını arttıran bir özelliği var. O da fayda getiriyor. Yoğun bakıma kaldırılmayı ve entübe olmayı engelliyor…”
RAHATLATAN NEDEN AŞI…
Prof. Dr. Alpay Azap da son dönem vaka sayısındaki artışın kaygı veren boyutta olduğunu belirtti.
“Bizi rahatlatan toplumun geniş kesiminin aşılı olması” dedi.
Aşının yeni varyantlara dönük etkisi konusunda yönelttiğim soruya da şu yanıtı verdi:
“Bugün görülen vakaların ağırlıklı bölümü BA-5. Aşının koruma gücü açısından üç doz yaptıran ile dört doz yaptıran arasında %10-15 oranında bir artış var. Bu da kronik hastalığı olanların virasü almaları halinde yoğun bakıma kaldırılmasının önüne geçmek demektir. Günlük pratikte olan bu aşıların yapılması hastalığı ağır geçirmeyi engellediği için çok önemli…”
Hastanelere yatışın az olmasının gerisindeki nedenin de virüsün etkisinden çok aşı olduğunu belirtti.
Hastalığı geçirenlerin, yeni varyantlarla yeniden hastalanma olasılığının yüksekliğine de vurgu yaptı…
KLİMİK’TEN 16 MADDELİK ÖNERİ
Buna ilişkin aşağıda linkini bulacağınız KLİMİK Derneği’nin 16 maddelik uyarısını herkesin okuması gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Alpay Azap’ın da vurguladığı gibi aşı yoğun bakımı engelliyor, hastalığı evde geçirmeyi sağlıyor.
Hatta destek aşısı olan ile olmayanın semptomları da fark ediyor.
Destek aşısını olan bir arkadaşım evinde grip kadar etki eden bir şekilde hastalığı geçirirken, aşı olmayan arkadaşımdan dinlediğim öykü hala kulaklarımda:
“Daha önce de korona oldum ama bu denli ağır olanını ilk kez yaşıyorum. Sanki kaslarımdaki eti kerpeten ile tek tek çekiyorlar…”
Arkadaşımın da dile getirdiği bu ağır durumu yaşamak istemiyorsanız aşınızı bir an önce olun, bir gün herkesi gelip bulacak bu hastalığı daha hafif geçirin…
NOT: KLİMİK Derneği’nin 16 maddelik önerisi: https://www.klimik.org.tr/2022/07/11/119309/