Oktay Vural'dan Mücahit Arslan'a
BAŞTAN belirteyim, ne Çarşamba günü eski Bakan Oktay Vural’ın İYİ Parti’ye katılımı söz konusu ne de AK Parti milletvekili Mücahit Arslan’ın liderler turu…
Benzer haberlerle sık karşılaşacağımız görülüyor…
Neden de bilgiye dayalı yerine, duyuma dayalı haberciliğin; bilgi yerine, görüntü vermenin öne çıkması…
Buna, elektriğin hızının lambayı patlatması gibi, haberin hızının da bilgiyi yok etmesi neden oldu.
İçinde bilgi olmayınca, geriye ilan kaldı, o da çifte kontrole ihtiyaç duymadı.
Ancak geldiği nokta o denli çetrefilli ki haklarında iddiada bulunanlar da şaşkın.
Örneğin AK Parti’nin etkin isimlerinden, ulaşılması da bir o kadar kolay olan Mücahit Arslan’ı dün arayana kadar herhangi biri arayıp “Liderlere bir ziyaretiniz olacak mı?” diye sormamış.
Ancak biri ötekinden duyduğunu papağan efekti içinde tekrarlamayı sürdürmüş…
Oysa ziyaretin bırakın planını, üzerinde tek kelime dahi edilmemiş, düşünülmemiş…
VURAL’IN AKŞENER’E YAKINLIĞI
AK Parti’den ayrılan Ahmet Eşref Fakıbaba ile eski Bakan Oktay Vural’ın da Çarşamba günü İYİ Parti'ye katılacağı konusu da aynı nitelikte.
Farz edin ki Vural’a ulaşılmadı, İYİ Parti yöneticilerinden herhangi biri aranıp sorulduğunda böyle bir katılımın olmayacağını zaten söylüyor.
Ancak bu Vural ile İYİ Parti lideri Akşener’in görüşmediği anlamına da gelmiyor.
Tam tersine aile dostları…
Çok değil, birkaç ay önce gerçekleşen Oktay Vural’ın bir oğlunun düğününe siyasi parti lideri olarak sadece Meral Akşener katıldı…
Diğer oğlunun düğününe de gezi nedeniyle Ankara dışında olduğu için katılamadı, ancak mesaj yolladı.
Vural’ın eşi Prof. Dr. Tuba Vural’ın vefatı sonrası çocuklarına Akşener’in teyzeleri ilgi gösterdiğini Ankara’da bilmeyen yok...
Dolayısıyla MHP üyeliği devam eden, ancak siyasetin aktif bir üyesi olmaktan da bir süredir uzak duran, akademik ve edebi okumalar ve yazılara ağırlık veren Oktay Vural’ın Çarşamba İYİ Parti’ye katılımı söz konusu değil…
BİR ELİN PARMAĞINI GEÇMEZ
Benzer durum AK Parti’den çok sayıda milletvekilinin ayrılıp, muhalefet partilerine geçecekleri iddiaları için de geçerli…
Fakıbaba gibi AK Parti’deki bazı milletvekillerinin rahatsızlığı sır değildi.
Ancak bu sayı iddia edildiği gibi 40 milletvekilini bulmaz, toplansa bir elin parmağını geçmez…
TBMM kulisinde oturup sohbet ettiğinizde de anlarsınız ki bunların çoğu da başka bir yere gitmez.
Gitme eğilimi gösterenlerin diğer partilerle teması da konuşuluyordu, ancak istifa edip başka partiye geçecekleri iddialarını da reddediyorlardı.
Ancak Fakıbaba’nın istifası, beraber hareket ettiği bölge milletvekillerinden bazılarını harekete geçirebilir.
Unutulmasın ki transfere kapı aralayan kadar, transferi durdurmak için çabalayanlar da var…
Ayrıca bu durum tek yönlü de işlemiyor…
Muhalefetin içinde de aday gösterilmeyeceğini veya teşkilatın kendisini kabul etmeyeceğini düşündüğü için öteki partide yer arayanlar az değil…
O nedenle transfer mevsimi bir açıldı mı, bir noktada kalmaz, yankısı diğerine de çarpar…
Eğer gelen yöresinde sevilen, etkili, herkesin dostu bir isim değilse ve bir ağırlığı da yoksa olumlu etki yaratmaz, tam tersi gelişmelere de yol açar…
Yakın geçmiş örnekleriyle dolu…