İstişaresizlik…
TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmeleri gergin devam ederken, kuliste milletvekillerinin konusu bunun uzağındaydı.
Hem iktidar, hem de muhalefet kulisinde milletvekillerinin ağırlıklı konusu seçimlere odaklıydı.
Öncelik de erken genel seçimin olup olmayacağı, ittifak partilerinin ortak liste ile seçime girip girmeyeceğine odaklıydı.
Muhalefetin adayının kim olacağı konusu da sosyal medyada görüldüğü gibi milletvekillerinin birinci önceliği değil…
Hatta en son maddesini oluşturuyor.
Her iki tarafta da önceliği ittifaklar içinde liste ittifakının olup olmayacağı oluşturuyor.
Örneğin, Cumhur İttifakı bileşenleri AK Parti ile MHP arasında, 41 seçim bölgesi dışında, özellikle de büyük kentlerde liste ittifakının sağlanacağı ileri sürülmekle birlikte parti yöneticileri bu konuda net bir veriye sahip değil.
Bir kesim olmasının yararlı olacağına vurgu yaparken, özellikle AK Parti içinde sıcak bakmayan sayısı da bir o kadar çok.
6’LI MASANIN İTTİFAKLARI
Muhalefette durum ise daha karmaşık…
Öncelikle erken seçim kararının çıkacağına yönelik beklentileri, bu konuda adım atması gereken Cumhur İttifakı'ndan daha yüksek.
Bu da bir anda karşılarına nasıl bir tablo çıkacağını öngörememenin endişesini arttırıyor.
Çünkü 6’lı Masa’da hangi partinin, hangisi ile liste ittifakına gireceğine yönelik kesin bir veri yok.
İttifak içinde ittifakın da tartışıldığı 6’lı Masa’daki beklenti, CHP ile DEVA, DP ve SP’nin, İYİ Parti ile de Gelecek Partisi'nin ortak liste ile seçime gireceği tahmininden ibaret.
Cumhurbaşkanlığında ise tek liste konusunda herkes hemfikir...
“LİDERLER MİLLETVEKİLİ OLMASIN”
Buna karşılık, 6’lı Masa’nın Geçiş Süreci Yol Haritası çalışması bitmeden ve liderlerin üzerinde karara varması sağlanmadan, süreci nasıl işleteceklerini de öngöremiyorlar.
Yol haritası konusunda tıkanılan nokta ise yönetim sisteminin işlerliğine dönük…
Örneğin 6’lı Masa’daki liderler milletvekili adayı olacak mı?
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun ilk aşamada buna yönelik şu formülü mü çalışacak:
“Bütün liderler bu kez fedakarlık yapalım, hiç birimiz bu seçimde aday olmayıp göstereceğimiz adayın yanında Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacağımızı açıklayalım… Cumhurbaşkanı’nın yardımcıları ile birlikte alacağı kararlara da kabine eksiksiz uysun…”
Masa’daki liderlerden bazılarının, milletvekili olmamaları halinde Meclis Genel Kurulu'nda söz sahibi olamama, parti grubuna da dışardan etkide bulunamama gibi bir durumla karşılaşıldığı kaygısı ile formüle sıcak bakmadığı biliniyor.
EŞGÜDÜM KURULU NEREDEN ÇIKTI?
Bu endişeleri “Cumhurbaşkanı yardımcısı da genel kurula gidip, konu hakkında milletvekili hakkına sahip olarak söz alabilir, gerekirse İç Tüzük değişikliği ile bu sorun aşılır” denilse de bir toplantıda sonuca varılamamıştı.
Aktarıldığına göre, SP lideri Karamollaoğlu’nun liderler zirvesinde masaya getirip, geçen hafta dile getirdiği bütün liderlerin katılımı ile bir “Eşgüdüm Kurulu” formülünü önermesi de buna dayanıyor.
Böylece liderler milletvekili seçilebilecek, aynı zamanda da karar mekanizmasının içinde bulunacak.
Ancak bunun doğru olmayacağı, demokrasiyi ve Anayasa’nın tüm kurallarının işleteceği sözü verilmişken, bunun dışında bir modelin uygun olmayacağı görüşü 6’lı Masa’da mevcut.
Ortada bir uzlaşı yokken neden konuların bu şekilde tartışılır hale geldiği sorulduğunda verilen yanıt ise aslında her şeyi özetlemeye yetiyor:
“İstişaresizlik…”
Yani meseleleri tam konuşup karara varmadan, karşılıklı olarak müzakere etmeden dile getirmenin getirdiği yük…
MASA’YA TEDAVİ ARASI
Bu aşamada 6’lı Masa toplantısında daha sık bir araya gelme kararı alınmış bu kapsamda 28 Kasım’daki son toplantısında bu ayın ortasında da Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Süreci Yol Haritasının ele alınacağı belirtilmişti.
Ancak toplantının bu ay içinde yapılması ay sonuna kalabilir veya bir sonraki aya sarkabilir.
Nedenini sorduğumda, SP lideri Karamollaoğlu’nun önce Büyük Kongresi ardından 6’lı Masa’nın iki toplantısı dolayısıyla ertelemek zorunda kaldığı tedavi süreci gösterildi…
Buna TBMM’deki bütçe görüşmeleri ile Kılıçdaroğlu’nun ABD ve İngiltere gezilerinde olduğu gibi, teknoloji ve finans odaklı gelecek haftaki Almanya programı da eklendi…
Geçiş Süreci Yol Haritasının hazırlığının da henüz tamamlanmadığı da kayda geçirildi…
