Kesintisiz sandık…
SEÇİM sandıklarının 14 Mayıs’ta son bulacağını varsayan yanılır…
Türkiye 14 Mayıs sonrasındaki 10 ay süresince iki sandık daha konuşacak.
Bunlardan birisi partilerin, diğeri de yerelin yönetimi için gelecek…
Partilerin diyorum, çünkü 14 Mayıs sorasında, 7 parti birden büyük kongresini gerçekleştirmek zorunda.
Bunların ağırlıklı sayıda olanı da Millet İttifakı’nın bileşenleri…
Zaten İYİ Parti ilçe ve il kongrelerini tamamlamış, zaman yetişmediği için büyük kongresini seçim sonrasına bırakmıştı.
Daha önce açıklandığı takvime uyulması halinde İYİ Parti’nin büyük kongresi ile parti yönetimlerinin belirlenme sürece başlayacak...
İYİ Parti dışında büyük kongresini öteleyen ve seçim sonrası yapmak zorunda olan diğer parti ise CHP…
CHP’nin büyük kongresinin kaderi de aslında seçimden çıkacak sonuca bağlı.
Neden de CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı olarak seçimi kazanması veya kaybetmesi halinde parti genel başkanlığına devam edip etmeyeceğine karar vermesi gerekiyor.
CHP’deki ağırlıklı görüş, Kılıçdaroğlu’nun iki yıl daha Genel Başkanlığı sürdürmesi…
Bu süre içinde AK Parti ve İYİ Parti’nin geçen dönem uygulamasına benzer yöntemle TBMM Grup Başkanlığı modelini getirmek…
CHP’nin geçen dönem Grup Başkanvekillerinden Engin Özkoç milletvekili adayı olmamıştı.
TBMM BAŞKANLIĞI
Bir diğer Grup Başkanvekili Engin Altay da uzun süredir seçimden çoğunluk olarak çıkmaları halinde TBMM Başkanı olmak istediğini dile getiriyor…
Ancak rakipleri de az değil; İYİ Parti’den Cihan Paçacı, Koray Aydın ve Müsavat Dervişoğlu da bu makama talip.
Hatta İYİ Parti cenahında yoğun olarak, “Hem Cumhurbaşkanlığı hem de TBMM Başkanlığı aynı partide olmamalı” söylemi tekrar ediliyor.
Sandıktan kimin ne oy alacağını kestirmek olası değil, o nedenle kime kalacağı ancak seçim sonrası belirlenir.
Zaten CHP’deki hazırlıklar da buna odaklanmıyor; bir başka zeminde ilerliyor.
CHP TÜZÜĞÜNE GÖRE
Bu kapsamda mevcut Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Grup Başkanlığı’nı üstlenmesi konusunda fikir birliği oluşmuş.
Partinin yönetiminin de yine Genel Başkanvekili makamıyla yürütülmesi olası...
Partinin Tüzüğü de buna izin veriyor (19); Genel Genel Başkan’ın, yokluğunda kendisine vekillik etmek üzere bütün yetkilerine haiz Genel Başkan Yardımcılarından birini görevlendirmesine imkan sağlıyor…
Planlanan parlamenter sisteme geçiş sağlanana kadar Kılıçdaroğlu’nun devam etmesi, bu süreçte de partide yumuşak bir geçişin sağlanması.
DEVA VE GELECEK DE KONGRESİNİ YAPACAK
Tabii bütün bunlar seçimin kazanılması halinde olacak bir durum…
Millet İttifakı’nda DEVA ve Gelecek Partilerinin de kongre zamanı geldi.
Her ikisi de 2020 yılında büyük kongrelerini yapmıştı; yasa gereği en uzun süre olan 3 yıllarını doldurdular.
Kaçınılmaz olarak bu yıl kongrelerini yapmakla yükümlüler; orada da yine seçimde elde edilen başarıya odaklı gelişme yaşanabilir.
Parti yönetimlerinde bazı değişiklikler gerçekleşebilir…
Millet İttifakı’nın diğer iki bileşeni DP ve SP ise geçen yıl kongrelerini yaptı.
Kanun gereği de siyasi partilerin iki yıl, en çok da üç yıl içinde kongrelerini yapmaları gerektiğinden, önlerinde 2 yıl var…
CUMHUR İTTİFAKI’NDA DA KONGRE YILI GELDİ
Cumhur İttifakı’nda da AK Parti’nin bu yıl kongre yılı; ancak Kanun gereği Mart 2024’e kadar öteleme hakkını da saklı tutuyor.
AK Parti 24 Mart 2021 tarihinde büyük kongresini yapmıştı; ancak Mart ayı yerel seçimi de kapsadığı için öncesinde gerçekleşme olasılığı da yüksek.
Benzer durum MHP için de geçerli; MHP de 18 Mart 2021’de büyük kurultayını toplamıştı; en son Mart 2024’e kadar Kanun gereği tekrarlaması gerekiyor.
MHP’nin de geçmişten gelen seçim öncesinde kurultayı bitirme geleneği dikkate alındığında Mart 2024 öncesi büyük kurultayını toplama ihtimali yüksek…
HDP’nin kapatılma ihtimalini göz önünde tutarak katıldığı Yeşil Sol Parti’yi de kongresini yapacak partilere eklemek gerekir.
Her ne kadar 2022’de Olağanüstü Kurultayını toplamış olsa da Yeşil Sol Parti yeni yönetimini de belirlemek amacıyla katılımlar sonrası yeni bir olağanüstü kurultaya gidebilir…
Dolayısıyla bu sandık sonrası gelecek 10 ay içinde biri partilerin, diğeri de yerelin yönetimi için iki seçim sandığına daha tanıklık edilecek…
Aslında aradaki 7 sandık partilerin geleceğini de şekillendirecek…
