Hedef yine Aleyna

GÜN gelip Aleyna Tilki’yi Hayko Cepkin’den koruyacağım aklıma gelmezdi ama aralarındaki mini atışmaya dahil olmak istedim. Hayko, Altın Kelebek’te sahne alan Aleyna’nın sesinin çatladığını, yazık olduğunu falan yazmış da koca törenin tek canlı performans yapma cesaretinin sadece 17 yaşındaki bir kızda olduğunun farkında mı acaba?

Ajda’sı, Tarkan’ı ve hatta Muazzez Abacı’sı canlı yayında ağız oynatırken, Aleyna çıkıp şarkısını canlı canlı söylüyorsa zaten bu isimlerin hepsine golün en büyüğünü atmış oluyor. Ses çatlamış, bazı detoneleri olmuş bunlar sadece teferruat gibi geliyor bana. Türk popu canlı söyleme konusunda o kadar kısır ki ‘detone-sürtone olmayan star olamaz’ diye bir genelleme bile yapabiliriz. Hayko, Top 10’daki pop starların birçoğunu canlı şarkı söylerken bir dinlese uzun süre müzikten soğur, hayatı sorgular. Aleyna’nın heyecandan sesi titremiş, çok mu?

*************

MAİDE HANIM’A BAYILMAK

“KADIN komedyen yok” tartışmaları sürerken arka arkaya kadın ağırlıklı komedilerin piyasaya sürülmesi ne mutlu edici. Geçen hafta vizyona giren ‘Maide’nin Altın Günü’ne giderken tek dayandığımız nokta Ezgi Mola komedisiydi. Filmi tamamen onun üzerine kurmaları, yan rollerin hiçbir şekilde parlatılmaması sonuna doğru filmin şişmesine yol açsa da absürd esprileriyle katıla katıla gülünebilecek bir film çıkmış ortaya.

Oyuncu olarak tanıyıp sevdiğimiz Caner Özyurtlu, Serkan Altuniğne’nin yazdığı senaryoyu başarılı bir şekilde ortaya koymuş. Herkesin normal olarak annesinden gelen bir kadın günü travması olduğundan, ortada sürekli böreklerin, dolmaların havada uçuşması filmin samimiyetini artırmış.

Film hakında yapılan yorumları okuyup filmdeki ergenlik esprilerini fazla belden aşağı bulanlar olduğunu öğrenmem şaşırttı. Hiç ergen olmamış, aynı yollardan geçmemiş gibi davranmak da biz Türklere özgü bir trip galiba.

*************

KÜSMEM, KÜSEMEM

NUR Yerlitaş’a tepkiler çığ gibi büyürken bazı şarkıcılar da sessizlikle suçlanıyor ya, ortama yakın bir arkadaşım konuyu benim için aydınlattı. Duyduğuma göre Nur Hanım, starların üzerinde gördüğünüz ve marka zannettiğiniz birçok kıyafetin kalıbını çıkarmak suretiyle kendi dikip hazırlıyormuş. Moda editörleri çekim yapmak için on binlerce liralık kıyafetleri alıyor, Nur Hanım da bir güzel kalıbını çıkarıyormuş. Çocukluğumda annem dergilerden model götürüp terziye diktirirdi, onun günümüz versiyonunu hatırladım.

Hal böyle olunca hiçbir akıllı kadın başarılı bir terziyle papaz olmayı göze alamıyormuş yani. Bu konuyu fazla kafanıza takmayın, Nur Hanım bir iki ağlar, sonra hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam eder, olan sizin sinirinize olur yani.

*************

HAFTALIK TAKINTILAR

- KAZA yaptığı arabayı ortada bırakıp eve giden Trabzonsporlu Burak Yılmaz rahatlığından istiyorum, nerede bulunur? Hani ‘evde yok’ denebilecek bir şuursuzluğa sahip olabilmek için ille futbolcu, şarkıcı mı olmak gerekiyor?

- ‘Maide’nin Altın Günü’ndeki ergen rolünü başarıyla kotaran Mesut Can Tomay çok komik tamam da yaşına göre fazla şişman değil mi? Bu cüsse beyazperdede komik olsa da gerçek hayat beni düşündürdü.

- Rafet El Roman, baş başa yemek yerken görüntülendiği esmer hanım için “Spor arkadaşım” demiş ya, ben ikna oldum. Spor salonları, hanımefendi gibi yapılı saçlı, pür makyaj, spora değil de kulübe gelmiş görünümlü hanımlarla dolu, bu yüzden inandırıcı!