Sıkıcı kalıplar Edis'e göre değil

SON bir senedir ne zaman Edis’i görsem albüm üzerine çalıştığını söylüyordu ve işte o albüm ”An” sonunda piyasaya çıktı. Ve albüm Edis’in pop dünyası için beklenen kişi olduğuna dair inancımıza bir adım daha yaklaştırdı genç şarkıcıyı. Açılış şarkısı Roman klasik bir Murat Boz şarkısı gibi duruyor. Şarkıyı dinlerken, “Umarım bahtları benzemez” diye geçiriyorum içimden. Şarkıda geçen “Herkes oyna diyor kendin olma diyor…” sözleriyle sistem eleştirisini de yapıyor daha en baştan.

Çenesini tutmayan, rengini belli eden bir star var karşımızda, çok da Türkiye’nin alıştığı bir şekil değil. Tuttuğu takımı bile yeni yeni söylemeye başlayan ünlüler grubunun yanında Edis fena halde sahici. Herkesin yolundan gitmiyor. Ne bileyim, düet yapmak için seçtiği isim bile Yasemin Mori. (Asla satış garantili Gülşen değil!) Üçüncü şarkı ve benim favorim olan ‘Yalan’da Edis alternatif bir şeyler yapma konusundaki iddiasını yeniden gösteriyor. Bu ülkeye reggae ritimli “Çok Çok”u sevdiren kişi o, sıradan bir şey yapsa şaşardım. Aynı şekilde dans şarkısı “Bana Ne” nasıl bir tepki alacak onu da merak ediyorum.

Albüm bu şekilde heyecan içinde dinlenirken, son moda sıkıcı evlilik töreni şarkılarına rastlayamadığım için şaşırıyorum. Genelde moda olan her şeyin eklenmesine alışkın olduğumuz popüler albümlerin kalıbı bu albümde uygulanmamış. Edis ne kadar Batılı bir albüm yapmış değil mi diye albümün sonuna geldiğinizde Türk rock arabesk kralı Erkin Koray’ın “Gün Ola Harman Ola”sı karşınıza çıkıyor. Eskilerin rock dediği sound günümüzde de dans müziği olarak adlandırabilir pekâlâ diyerek Edis’in havasına dokunmuyorum. Moda fotoğrafçısı Erdi Doğan’ın görüntülediği albüm fotoğrafları da kendisi kadar havalı zira.

********

Yaşar'ın ardından

YAŞAR Gaga’nın ardından çok üzülenlerdenim. Sezen Aksu gibi bir efsanenin yetkili kişisi olarak bu zamana kadar nasıl aklını kaçırmadı hayret ederdim. Kibrin deneyip deneyip ele geçiremediği nadir insanlardandı. Vokalist olarak girdiği müzik dünyasından çok hoşlanmayarak geri çekilmiş, hayatını Sezen Aksu’ya adayarak devam etmiş, yaşananlar yetmişti. Geçtiğimiz yaz Sezen Aksu’nun her şeyi Zehra Eti, bir konser sonrası bileğini çatlatınca soluğu hastanede almıştık. Zehra Hanım muayene edilirken söylemişti Yaşar, “Bizim hastane odaları muhabbetleri meşhurdur, bu kadar eğlenceli olmasa herkes erkenden giderdi!” Umarım odan da moral vermeye gittiğin hastane odaları gibi şen kahkahalı olmuştur Yaşar’cığım demekten alamıyorum kendimi. İyi insanlar azalıyor, -mış gibi yapanlar çoğalıyor.

******

Erkeklerin makyaj merakı

ARTIK ikna oldum, bazı erkeklerde makyaj merakı var. Son 5 yıldır 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için yapılan saçma fotoğraf çekimleri eleştirilir, bir yararı olmadığı sadece sponsorlardan para kazanıldığı anlatılır. Ama değişen bir şey olmuyor ki yine aynı kafa bu sene de bir yerlerden patlayıverdi. Bir gözü morarmış erkeklerin fotoğrafını yayınlamanın kadınlara ne gibi bir yararı olduğu anlaşılamamışken bu sene de suratı makyajlı sakil erkek fotoğrafları paylaşıldı. Hani derler ya “bir bitmediniz.” Konu hakkında en ufak bir şey anlamamış erkekler hakkında bir kampanya başlatılmalı bence, daha zararlılar. Henüz kadınlara destek olmak için ne yapacağını bilemeyen adamdan hayır mı gelir?