Hiç tereddüt etmeden sık la sık!

10-15 kişilik çocuk grubu bize taraf taş atmaya başladı.

Unsur amirimiz U.İ. bana ve M.N.G’ye çocukların tarafa aşırtmalı gaz atmamızı söyledi.

M.N.G. çocukların üzerine aşırtmalı gaz attı. Ben de attım.

M.N.G. pompalı tüfeğiyle çocuklardan tarafa hedef gözetmeksizin üç dört el ateş etti.

Ateş etmesiyle birlikte yolun karşısında duran bir çocuk yere düştü.

Çocuğun vurulduğunu, M.N.G.’nin ateş ettiğini, benle birlikte U.İ. de net şekilde gördü.

Ekibimizdeki O.Ç. de kameradan çocuğun net bir şekilde düştüğünü gördü.

U.İ., M.N.G’ye hitaben ‘Atma atma, ne yaptın sen’ dedi.

M.N.G. elindeki silahı araca bıraktı ve karakola geri döndük

Karakolda unsur amirimiz bizden sorumlu kişiyle görüştü.

Bu görüşmeden sonra M.N.G. ateş ettiği noktaya gitti. Attığımız gaz kapsülleri ve kendisinin pompalı tüfekle attığı boş gaz fişeklerini toplayıp getirdi, karakol içine bir yere gömdü.

Hem arkadaşımız M.N.G.’nin yanmaması, hem ekipten bir arkadaşa zarar gelmemesi için o ifadeyi verdim.

Tutuklanınca her şey değişti. Çünkü biz bu dosyada kimsenin tutuklanmayacağını düşünüyorduk.

Yapmadığım bir suç için cezaevindeydim. Bu nedenle ifademi değiştirdim, tüm yönleriyle olayı size anlattım.

Nihat Kazanhan’ın ölümünden sorumlu kişi M.N.G.’dir. Olayı ilk günden bilip söylemediğim için pişmanım.

***

Bir nevi “vur emri” niteliğinde olup “Bonzai” maskesiyle dolanan İç Güvenlik Paketi madde madde sarılır veya damıtılırken…

Bir polis de bu ifadeyi verip cezaevinden çıktı; suçladığı meslektaşı onun yerini aldı mecburen.

“Ateş etmesiyle birlikte düşen yolun karşısındaki çocuk”, yani “Düştüğü net bir şekilde görülen çocuk”, 14 Ocak’ta Cizre’de başından vurulup öldürülen 12 yaşındaki Nihat Kazanhan!

Bu ahval ve şerait içinde, yorgun, öfke ve nefret yüklü, geçim sıkıntısı ve iş yükü altında ezilen polisleri daha da fazla birer mermi çekirdeğine, gaz fişeğine, pompalıya dönüştürecek İç Güvenlik Paketi tüpten sıka sıka macun gibi çıkarılıyor.

“Cumhurbaşkanı’nın genetik başkanlık sistemi”nin kuşattığı Başbakan da, sanki “Ordular, ilk hedefiniz Süleyman Şah Türbesi”diyen muzaffer komutan gibi, polislerin amiri valilere hedef gösteriyor:

“Hiç tereddüt etmeden onlara kudretinizi gösteriniz!”

Buyurun size kudret!

Buyurun size Nihat!

***

Nihat yere düştüğünde Başbakan ve İçişleri Bakanı hemen “Yok öyle şey. Polis ateş açmadı. Polisin orada bir eylemi yoktur. Provokasyon” diye çocuğun üzerine “İç Güvenlik” serdiler, görünmesin diye.

Sonra görüntüler çıktı, hakikat çıktı, işte yukarıdaki itiraf çıktı!

***

Bir çocuğun öldürülmesi…

Onu fiilen devletin öldürmesi…

Kiminin “taş attı” diye bir çocuğun öldürülmesini mazur ve makul görebilmesi…

Başbakan’ın, Bakan’ın yanılarak, yanıltarak hakikati gizlemesi…

Eski Başbakan’ın aynı şekilde vurulmuş bir çocuğun sapanını diline dolayıp, annesini meydanlarda yuhalatması…

Hepsi zaten vahim de…

Bir de şuna dikkat buyurun lütfen:

Muhtemelen “itirafçı, ihbarcı” diye dışlanıp bunaltılacak, elbet olmasın ama belki gözü önünden bazen aynı günde peş peşe kendi canlarına kasteden meslektaşlarını geçirecek o polisin ifadesinde şunlar dikkatinizi çekiyor mu ayrıca:

1. Pompalıyı çekip ateş etmiş, tamam.

2. Ama “çocuğun vurulup düştüğünü net şekilde gördükleri halde”, bırak vuranı, diğerleri ve amirler de çocuğa yardıma koşmamış; ambulans bile çağırmamış.

3. Nitekim çocuğu oradan alanlar halktan kişilerdi.

4. Vurulduğu, düştüğü “net şekilde görülmüş” bir çocuk ve bırak insani, tıbbi desteği, yani devlet görevi koşturmayı, “İç Güvenlik elemanları”nın aklına ilk gelen, suç mahallindeki delilleri yok etmek!

5. Vurulup düşmüş çocuğu yerden kaldırmıyorlar da, gaz kapsüllerini, pompalının boş fişeklerini olay yerinden kaldırıp “karakolun içinde bir yere” gömüyorlar!

6. Vuran tamam da, toplama ve gömme, delil çalma, saklama, karartma ameliyesi bizatihi amirler gözetiminde!

7. Ve elbet kimsenin tutuklanmayacağını düşünüyorlar; tabii görüntü ortaya çıkmasa!

***

Ve siz…

“Dink cinayetinde sorumlu polis müdürü”nün, siz onu yıllarca koruyup taltif ettikten sonra ancak “Paralelci” diye gözaltına alındığı ülkede…

12 yaşında vurulmuş, düştüğü net şekilde görülmüş, ama yerde bırakılmış çocuklar ülkesinde, “İç Güvenlik Paketi” diye, vuran, delil karartan kimine “Hiç tereddüt etmeden sık la sık… Vur la vur” diye emir veriyorsunuz

***

Başbakan ille kudret göstermek istiyorsa…

Torunu yaşında çocukları bıraksın, yukarılara bir baksın!