80 ülke temsilcisi Boğaziçi Zirvesi için geliyor
Türkiye, 80 ülkeden yaklaşık 2 bin siyasetçi, iş insanı ve fikir önderini 9'uncu Boğaziçi Zirvesi'nde ağırlamaya hazırlanıyor. Zirveye ilişkin yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde 26-28 Kasım'da İstanbul'da yapılacak olan zirvenin ana teması "Barışın Sürdürülmesi ve Herkes İçin Kalkınma" olarak belirlendi. Geçen 8 yılda çok önemli iş anlaşmalarına imza atılan zirveden bu yıl da kritik iş birliklerinin çıkması bekleniyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açılış konuşmasını yapmasının beklendiği zirve bu yıl dünya genelinden yaklaşık 80 ülkeden cumhurbaşkanları, bakanlar, eski devlet başkanları, siyasiler ve iş insanlarını ağırlayacak.
"Barışın Sürdürülmesi ve Herkes İçin Kalkınma” teması ile düzenlenecek zirvede 193 konuşmacı yer alacak, 33 ayrı panel düzenlenecek. Öte yandan bu yıl ilk kez İngiltere'den de bakanlık düzeyinde katılım olacak.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) Kurucu Başkanı Cengiz Özgencil, Boğaziçi Zirvesi'nin bundan 8 yıl önce 21 ülkenin katılımı ile başladığını hatırlatarak, aradan geçen dönemde zirvenin etkinliğinin kendini kanıtlaması ile ülke sayısının giderek arttığını ve bu sene rekor seviyeye ulaşacağını kaydetti.
Bu yıl 600'ü yabancı olmak üzere toplam 2 bin kişinin 3 günlük zirvede yer alacağını belirten Özgencil, ilk iki gün iş dünyasına yönelik panel ve toplantıların, üçüncü gün ise sanat, kültür, spor ve eğitim alanlarındaki panellerin öne çıkacağını bildirdi.
Özgencil, "İş dünyasına yönelik toplantılarda önemli iş birliklerine imza atılacağını düşünüyoruz. Zirveye 7 ülkeden ticari heyet bazında katılım olacak. Boğaziçi Zirvesi'nin 8 yıllık geçmişinde bizim bildiğimiz 1,7 milyar dolarlık anlaşma imzalandı. Bunların haricinde bizim haberimiz olmayan çok daha fazla anlaşmanın imzalandığını düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
Zirvenin ara başlıklarından birisinin de ticaret savaşları olacağını kaydeden Özgencil, ABD ve Çin'den de önemli katılımcıları ağırlayacaklarını belirtti.
Şimdiye kadar düzenledikleri zirvelerde devletten herhangi bir maddi destek almadıklarını bildiren Özgencil, "Benim bu konuda hiçbir talebim olmadı. Eğer bu tip zirvelere uluslararası sponsorlar önem veriyorsa ve kendi imkanlarınızla gerçekleştiriyorsanız o zaman daha gerçekçi, saygın ve sürdürülebilir hale geliyor. Benim için önemli olan bu. Türkiye'de maddi destek almadan bu kadar uluslararası katılımcıyı bir araya getiren başka bir zirve yok." değerlendirmesinde bulundu.
Özgencil, Türkiye'ye yapılan ekonomik saldırılara rağmen zirvenin böylesine büyük bir katılımla gerçekleştirilmesinin uluslararası camiaya önemli bir mesaj olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Zirvenin ilk yıllardaki çıkış amacı komşu ülkelerle ticari bağlantıların kurulması idi. Ama sonrasında diğer ülkelerden de gelen talebi gördükçe 'İstanbul neden bir buluşma noktası olmasın' diye düşündüm. Özellikle son üç yıl ABD, Japonya, Çin ve Avrupa ülkelerinin katılımlarına şahit olunca bu düşüncemin giderek daha somut bir hal aldığını gördüm. 3 günle başlayan bu zirve ileride dünyadaki yönetişimi sağlayan insanların ve iş dünyasının UİP haftası buluşmasına kadar gidebilir."
UİP'in düzenlediği zirveye başka ülkelerin de talip olduğunu anlatan Özgencil, "İlk yıl zirveyi gelin burada da düzenleyin diye İran'dan talep gelmişti. Sonrasında Çin, Rusya, Katar ve Azerbeycan'dan özel sektör temsilcileri zirveyi birlikte yapmaya talip oldular. Son olarak ise zirvenin önümüzdeki yıl Malezya'da da düzenlenmesi yönünde talep aldık. Ben önümüzdeki yıllarda zirveyi yurt dışına da açmayı planlıyorum ama öncelikle marka değerinin oturması gerekiyor. Bunun da 10'uncu yıldan sonra oluşacağını düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Özgencil, zirvenin ticari yatırımları ve iş insanlarını buluşturmak dışında önemli bir hedefinin daha olduğunu belirterek, şunları kaydetti: