Prof. Dr. Köksal: Aşı sonrası miyokardit endişesi yersiz
Son zamanlarda özellikle 16-25 yaş arası genç kesimin koronavirüs aşısı sonrası 'miyokardit (kalp kası iltihabı) oldum' endişesiyle acillere başvurduğunu söyleyen Prof. Dr. Cengiz Köksal, "mRNA aşılarıyla ilgili bu endişe çoğu zaman yersiz oluyor. Aşı sonrası miyokardit geçirme riski 50 binde 1. Oysa Covid enfeksiyonunun kendisi, miyokardit riskini 5 kat artırıyor. Gençlerin çoğu basit halsizlik, yorgunluk, kas ağrısı gibi hafif yan etkilerle acile geliyor ama miyokarditte ciddi nefes darlığı ve anormal bir bitkinlik olur" dedi
Kovid sonrası artan diğer viral enfeksiyonlara okulların açılmasıyla çeşitli bakteriyel enfeksiyonların da eklenebileceğine işaret eden uzmanlar, ailelere kalp kapak hastalıkları riskleri açısından uyarılarda bulunuyor. Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, "Çocukluk çağında geçirilen ve eklem ağrılarıyla seyreden boğaz enfeksiyonları zamanında tedavi edilmezse 20´li yaşlarda ciddi kalp kapak hastalıklarına neden oluyor" dedi.
Köksal, son zamanlarda 16-25 yaş arası gençlerin aşı sonrası miyokardit endişesi ile hastanelere başvurduğuna da dikkat çekti.
"ÇOCUKLARDA BAKTERİYEL ENFEKSİYONLAR KALP AÇISINDAN RİSKLİ"
Prof. Dr. Köksal, "Özellikle (bakteriyel) boğaz enfeksiyonları yeterli ve uygun dozda antibiyotikle tedavi edilmezse 20 ila 30'lu yaşlarda maalesef kalp kapak hastalığı olarak karşımıza çıkıyor. Bu konuda ebeveynlerin çok önemli bir görevi var. Çocuğun hastalığı basit bir boğaz veya eklem ağrısı olarak geçiştirilmemeli, mutlaka doktor kontörlünde tedavisi gerçekleştirilmeli. Tedavi edilmeyen boğaz enfeksiyonlarının kalpte yarattığı hasar, sıklıkla askere giderken kalp kapağında kaçak tespit edilmesiyle ortaya çıkıyor. 40´lı, 50'li yaşlarda ise mitral kapak ameliyatı olması gereken hastalar olarak karşımıza çıkıyorlar. Şayet çocukta boğaz enfeksiyonuna eşlik eden aşırı eklem ağrıları da söz konusu ise mutlaka doktora gidilmeli ve uygun antibiyotik tedavisi ile çocuklar takip edilmeli" dedi.
"BASİT AŞI SEMPTOMLARI İLE KARIŞTIRIYORLAR"
Kovid aşısı olan özellikle 16-25 yaş arası gençlerin miyokardit endişesine de değinen Prof. Dr. Köksal, "Kalbimde olumsuz bir şey mi var paniği ile basit semptomlarla bile acillere başvurulduğunu görüyoruz. Bilmemiz gereken bir şey var, Covid aşısı miyokardite karşı da bizi koruyor aslında. Covid aşısı sonrası miyokardit geçirme riski 50 binde 1 iken, Kovid enfeksiyonunun kendisi miyokardit riskini 10 binde bire çıkarıyor. Bunun da 5´te biri ölümcül oluyor. Kovid aşısı sonrası `benim kalbimde bir şey mi var´ diye acile başvuran gençlerin çoğu halsizlik, yorgunluk, kas ağrısı gibi aşının sebep olabileceği hafif yan etkiler nedeniyle gidiyor. Velev ki miyokardit saptanmışsa bile, bunun asıl nedeni o an geçirilen Covid veya diğer viral enfeksiyonlar da olabilir. Buna çok dikkat etmek gerekli. Aşıya bağlı miyokarditte ölüm riski ise 1 milyonda bir. Belki bir uçak kazası geçirme riski kadar bile yok. O nedenle basit aşı semptomları ile (halsizlik, kas ağrısı, güçsüzlük gibi) acillere başvurulmamalı. Kalp kasında sorun olduğunun en önemli göstergesi ileri derecede nefes darlığı, ağır bir halsizlik ve ritim bozukluğudur" diye konuştu.
"RİTİM DÜZENSİZLİĞİ AŞIRI NEFES DARLIĞI VE HALSİZLİK YAPAR"
Şayet her pozisyonda kalp atışının şiddetli bir şekilde hissedilmesi, nefes darlığı gibi belirtiler varsa bunların ritim bozukluğu ve kalp kası iltihabına işaret edebileceğini anlatan Prof. Dr. Köksal, şu bilgileri verdi: "Hasta, ritim bozukluğunu kalbimin atışını duyuyorum şeklinde tarifler. Aslında sol tarafımızda yattığımızda kalbimizin sesini duyabiliriz. Ama hasta her pozisyonda bu kalp atışını duyduğunu söylüyorsa, sıklıkla kalpteki ritim düzensizliği karşımıza çıkıyor. Miyokardit de ritim düzensizliğine neden olur"
"COVID KADAR DİĞER VİRÜS ENFEKSİYONLARI DA RİSKİ ARTIRIYOR"
Pandemi sonrası normalleşme süreciyle beraber maske ve mesafelerin kalktığına da dikkat çeken Prof. Dr. Köksal, diğer viral enfeksiyonların da kalp sağlığı açısından risk yaratabileceğini belirterek şunları kaydetti: "Toplumsal olarak daha çok kaynaşmaya başladık. Devam eden Covid riskini artırdığı gibi, parainfluenza, influenza gibi diğer viral enfeksiyonların da riskini artırıyor. Viral enfeksiyonlar vücutta bağışıklık sistemini harekete geçiriyor ve bazen aşırı bağışıklık yanıtına sebep oluyor. Bu da kalbi etkiliyor, kalp zarında, kalp kapakçığında hasarlara sebep oluyor. Bize kalp yetmezliği ile gelen ve bunun için hiçbir nedeni olmayan genç hastalarda ilk olarak yakın zamanda geçirilmiş bir enfeksiyon olup olmadığını sorguluyoruz bu nedenle. Diğer viral enfeksiyonların da en az Covid kadar kalp kasında miyokardit tablosuna yol açması mümkün. Miyokardit sonrası hastalar tedavi almazsa geri dönüşümsüz kalp yetmezliği şikayetleri olabilir. Covid´de özellikle 40´lı 50´li yaşlarda geçirildiyse miyokardit riski 5 binde, 10 binde bir. Ama nefes darlığı, çarpıntı ve ritim bozukluğu ile görülen bu miyokardit zamanında teşhis edilip tedavisi yapılmazsa bilimsel yayınlar maalesef bunların yüzde 15 ila 20'sinin ölümcül olduğunu söylüyor. Aynı şey influenza ve parainfluenza virüsleri için de geçerli. O nedenle bunun bilincinde olup nefes darlığı, ritim problemi ortaya çıktığı zaman mutlaka doktora başvurmak gerekir. Eğer vaktinde saptanır ve uygun tedavi verilirse hastalar çok çabuk toparlanıyor."