Bakan Dönmez'den enerji kimlik belgesi açıklaması
Enerji Kimlik Belgesi bulunmayan binalarda 1 Ocak 2020'den itibaren alım, satım ve kiralama yapılamayacağını hatırlatan Enerji Bakanı Fatih Dönmez, 1 Ocak 2011'den bu yana en düşük C sınıfı enerji kimlik belgesi olmayan binaların ruhsat alamadığını ifade etti
Türkiye'de, enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, israfın önlenmesi ve çevrenin korunmasını sağlamak için asgari olarak binanın enerji ihtiyacı, enerji tüketim sınıflandırması, sera gazı salımı seviyesi, yalıtım özellikleri ve ısıtma/soğutma sistemlerinin verimiyle ilgili bilgileri içeren Enerji Kimlik Belgesi'nde (EKB) son tarih 1 Ocak 2020 olarak açıklandı
Binalarda 1 Ocak 2020'den itibaren Enerji Kimlik Belgesi zorunlu hale getirilmişti. Enerji Bakanı Fatih Dönmez'den Enerji Tüketici Zirvesi’ndekonu hakkında kritik bir uyarı geldi. Dönmez, "Enerji Kimlik Belgesi olmayan binalarda 1 Ocak 2020’den itibaren alım, satım hatta kiralama yapılamayacak" dedi
"GÜNEŞ ÜRETİMİ İÇİN HER TÜRLÜ KOLAYLIĞI, DÜZENLEMEYİ YAPTIK"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, "Çatı ve cephelerde güneş üretimi için her türlü kolaylığı, düzenlemeyi yaptık. Düzenlemenin hayata geçtiği 10 Mayıs'tan bugüne kadar sanayi tesislerimizden toplam 610 megavatlık üretim için 775, mesken abone grubundan toplam 12 megavat üretim için 1188 başvuru aldık." dedi.
Dönmez, Enerji Tüketici Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, bu yılki toplantının temasının "iyi uygulamalar" olduğunu söyledi.
Enerjinin dünyadaki siyasi ve ekonomik gelişmelerden bağımsız olmadığına işaret eden Dönmez, bu durumun özellikle kaynak zengini olmayan ülkeler için öngörülebilirliği zorlaştırdığını dile getirdi.
Dönmez, uluslararası para ve enerji piyasalarındaki konjonktürel oynaklık ve kırılganlığın maliyet bileşenlerinin yönetilmesini de zorlaştırdığını belirterek, "Bu durumun etkilerini azaltmanın yolu da daha fazla yerli ve yenilenebilir kaynağın sisteme dahil edilmesiyle mümkündür. Son üç yılda bu anlamda çok ciddi adımlar attık. Yerli ve yenilenebilir enerjiden elektrik üretimimizi bu yıl yüzde 62 seviyelerine yükselttik." diye konuştu.
Gelecek 30-40 yıl boyunca elektrik talebinin sürekli artacağına dikkati çeken Dönmez, şöyle devam etti:
"Dünyadaki dijitalleşme, yapay zeka kullanım seviyesi arttıkça ve elektrik kullanımının farklı alanlara yayılmasıyla, arz-talep dengesindeki hızlı değişimler yoğun olarak elektrik tarafında yaşanacak. Böylesi bir gelecekte ithal kaynaklara bağımlı yaşayamayız. Bu, hem maliyetlerin kontrolü hem de sürdürülebilirlik açısından imkansız. Bu gerçeğin bilincindeyiz. Bu nedenle 'Daha çok yerli, daha çok yenilenebilir' mottomuzu dilimizden asla düşürmüyoruz. Tüm çalışmalarımızın merkezine bu anlayışı yerleştiriyoruz. Biliyoruz ki yerli ve yenilenebilir enerji olmadan bağımsız enerjiden asla söz edemeyiz. Bağımsız bir enerji sektörü olmadan da maliyetleri istediğimiz seviyelere getiremeyiz. Burada kamu ve özel sektör olarak ciddi bir yatırım sürecindeyiz fakat bizim için önemli bir nokta da enerjide bağımsızlığın mümkün olduğunca tabana yayılması."
TASARRUF ÖNERİLERİ
Bakan Dönmez, tüketicilerin enerjide daha aktif olmasını arzu ettiklerini dile getirerek, "Bu durum, gelirin eşitlikçi dağılımı için de çok önemli. Bu sebeple çatı ve cephelerde güneş üretimi için her türlü kolaylığı, düzenlemeyi yaptık. Düzenlemenin hayata geçtiği 10 Mayıs'tan bugüne kadar sanayi tesislerimizden toplam 610 megavatlık üretim için 775, mesken abone grubundan toplam 12 megavat üretim için 1188 başvuru aldık ancak bu daha ilk dalga." dedi.
Kendi elektriğini üretmeyi bir vatandaşlık hakkı olarak gördüklerini vurgulayan Dönmez, teknik olarak elektrik sistemi elveriyorsa tüm vatandaşların elektrik üretebileceğini söyledi.
Dönmez, maliyet kadar verimliliğin de önemli olduğuna işaret ederek, akkor flaman yerine LED lambalara geçilerek yıllık 100 lira, kombiyi bir derece düşük sıcaklıkta çalıştırarak yıllık 120 lira ve akıllı termostat kullanarak yıllık 500 liraya varan miktarların vatandaşın cebinde kalacağını bildirdi.
Enerji Kimlik Belgesi bulunmayan binalarda 1 Ocak 2020'den itibaren alım, satım ve kiralama yapılamayacağını hatırlatan Dönmez, 1 Ocak 2011'den bu yana en düşük C sınıfı enerji kimlik belgesi olmayan binaların ruhsat alamadığını ifade etti.
"ÖNCELİĞİMİZ HER ZAMAN VATANDAŞLARIMIZIN MEMNUNİYETİ OLACAKTIR"
Dönmez, tüketiciyle normal zamanda iyi iletişim kuramayan şirketlerin, kriz zamanlarında asla dertlerini anlatamayacaklarını belirterek şunları kaydetti:
"Krizin açacağı zararın maliyet boyutuna girmiyorum bile. Daha önce gaz ve elektrik dağıtım sektörüyle yaptığımız toplantılarda üzerinde ısrarla durdum. Bu işin ticari sorumluluğu her ne kadar sizde olsa da vatandaşlarımızla iyi iletişim kurulmaması durumunda sorunlar bizlere kadar ulaşıyor. Bu durumun bizlere kadar yansıması şirketlerimiz açısından bizim nezdimizde dezavantajlı bir durum. Böylesi bir durumda önceliğimiz her zaman vatandaşlarımızın memnuniyeti olacaktır. Bu seneki en önemli konularımızdan biri de iyi uygulamalar. Öğrenen, öğreten ve yaygınlaştıran bir enerji sektörü için iyi örnekleri de birbirimize mutlaka anlatalım. Özellikle dezavantajlı gruplara yönelik yeni ve yenilikçi uygulamaları ve müşteri ilişkilerinde orijinal yaklaşımları destekliyoruz. Bu uygulamaları sonraki zirvelerimizde de ödüllendirmek arzusundayız. Bu sebeple önümüzdeki 3-4 ayı iyi değerlendirin. Ticaret Bakanlığımız da burada, jüriye onları da alarak bir yarışma da yapabiliriz."
Enerji personeline yönelik saldırılara değinen Dönmez, "Enerjinin ülkenin en ücra köşelerine kadar ulaşması için büyük özveriyle çalışan personele yapılan saldırıları hiçbir şekilde onaylamayız. Her türlü şiddetin hukuken de takipçisi olacağız." ifadesini kullandı.
Dönmez, yerli otomobile ilişkin olarak da "Bu hafta lansmanı yapılacak yerli otomobille birlikte depolama sistemleri de Türkiye'de yerli bir sanayiye dönüşmüş olacak. Biz sadece üreten değil, aktif bir tüketici hedefliyoruz. Tüketicilerimizin bu dönüşüm ve değişimden karlı çıkmasını sağlamaya da gayret ediyoruz." dedi.
"TÜRKİYE'DE ENERJİ KİMLİK BELGESİ ALAN BİNA SAYISI 1 MİLYONA ULAŞTI"
Türkiye’de mesken olarak kullanılan tüm binalara alınması yasal zorunluluk olan Enerji Kimlik Belgesi (EKB) başvuruları için son haftaya girildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının "Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği" kapsamında, mesken olarak kullanılan tüm binaların enerji verimliliğini artırmak amacıyla alınması zorunlu hale getirilen bu belgede, yapıların enerji sınıfı A,B,C,D,E,F,G olarak gösteriliyor. A sınıfı belgeler en verimli, G sınıfı belgeler ise en düşük verimli seviyeyi belirtiyor.
Asgari olarak binanın enerji ihtiyacı ve enerji tüketim sınıflandırması, yalıtım özellikleri ve ısıtma veya soğutma sistemlerinin verimi ile ilgili bilgilere göre hazırlanan EKB'nin 10 yıl geçerliliği bulunuyor ve bu süre sonunda yenilenmesi gerekiyor.
EKB'si olmayan binaların 1 Ocak 2020’den itibaren alım, satım veya kiralanması yapılamayacak. Sanayi alanında ve işletme faaliyetinde bulunan binalar, yapımı üzerinden iki yıldan az süre geçmiş binalar ile toplam kullanım alanı 50 metrekare ve daha az olan binaların EKB alması gerekmeyecek.
Münferit olarak yapılan sera ve atölyeler, içinde soğutma ve ısıtma sistemi kullanılmayan cephanelik, depo ve ahır gibi alanlar ile Türk Silahlı Kuvvetleri, Milli Savunma Bakanlığı ve bağlı kuruluşlar, Milli İstihbarat Teşkilatı’na ait binalara EKB alınmayacak.
Bina sahipleri ve yöneticiler, EKB'yi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş enerji verimliliği danışmanlık şirketlerine başvurarak alabiliyor.
EKB düzenlemek üzere yetki belgesi almış olan ve serbest müşavir mühendis belgesine sahip mühendisler ile mimarlar ya da bünyesinde bu vasıflara haiz mühendis veya mimar bulunduran kurumlar yeni yapılacak olan binalara EKB verebiliyor.
EKB İLE YILDA 3.2 MİLYAR LİRA TASARRUF"
AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Enerji Verimliliği Derneği Başkanı Murat Kalsın, Türkiye’de üretilen toplam elektriğin yaklaşık yüzde 40’ının binalarda kullanıldığını belirterek, "Türkiye’de 2017 yılı itibarıyla 9,1 milyon bina bulunuyor, bu yapıların yüzde 87’sini konut nitelikli binalar oluşturuyor. EKB ile sağlanacak enerji tasarrufu 5 yılda 3,2 milyar lira olarak öngörülüyor. Enerji verimliliği açısından EKB tarihi bir adım." dedi. Mevcut durumda Türkiye’de EKB alan bina sayısının bir milyona ulaştığını ifade eden Kalsın, 8 milyonun üzerinde binanın daha bu belgeyi alması gerektiğini söyledi.
Son yıllarda kentsel dönüşüm sayesinde kentleşme oranında ciddi bir büyüme olduğunu aktaran Kalsın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye’de nüfus artışına bağlı olarak, bina sayısında ciddi bir artış söz konusu. Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılacak olan, bireysel yalıtım yaptıran ve yeni yapılan verimli binalar dikkate alındığında yaklaşık 5,6 milyon konutun yalıtım ihtiyacı bulunuyor. Yapılan araştırmalara göre, bir binada ısı kayıplarının yüzde 40’ının dış duvarlarından, yüzde 30’unun pencerelerinden, yüzde 17’sinin kapı ve hava girişlerinden, yüzde 7’sinin çatıdan ve yüzde 6’sının alt kat döşemelerinden kaynaklanıyor. Sağlıklı bir yalıtımla ciddi oranda enerji tasarrufu sağlamak ve aile bütçesini rahatlatmak mümkün. Hesaplamalara göre, yaklaşık 5,6 milyon adet konutun yalıtımının tamamlanması durumunda yıllık 3 milyar metreküp doğal gaz tasarrufu, yani 1 milyar dolarlık gaz ithalatının azaltımı sağlanabilir."
Kalsın, yönetmelikler tam anlamıyla uygulanmaya başlayıp denetim mekanizmaları etkili bir şekilde devreye girdiğinde ısı yalıtımı uygulamalarının, vatandaşa, sektöre ve ülke ekonomisine katkısının büyük olacağını belirterek, “Türkiye’deki binaları ısı yalıtımlı hale getirerek, ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık yüzde 15 azaltmamız mümkün.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’de 5 bin 100 adet EKB oluşturmaya yetkili firma bulunduğunu dile getiren Kalsın, "Bu firmalarda 6 bin 400 yetkili uzman görev alıyor. Ayrıca 1 Kasım 2017’den sonra düzenlenen EKB’ler, e-Devlet üzerinden de görülebiliyor." ifadelerini kullandı.
ENERJİ KİMLİK BELGESİ NEDİR?
5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ve buna bağlı çıkartılan Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği'ne göre, Enerji Kimlik Belgesi, binalarda enerjinin ve enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını, enerji israfının önlenmesini ve çevrenin korunmasını sağlamak için asgari olarak binanın enerji ihtiyacı ve enerji tüketim sınıflandırması, sera gazı salımı seviyesi, yalıtım özellikleri ve ısıtma ve/veya soğutma sistemlerinin verimi ile ilgili bilgileri içeriyor.
Buzdolabı, çamaşır makinesi gibi beyaz eşyalardaki ya da klimalardaki enerji performans sınıflandırmaları artık binalar için de geçerli kabul ediliyor. A sınıfı en verimli, G sınıfı en düşük verimli seviyeyi belirtiyor.
Binalarda bu sınıflandırmayı gösteren belgeye ise Enerji Kimlik Belgesi deniliyor. Yeni yapılacak ya da inşa edilen binaların enerji kimlik belgesi sınıfının ise en düşük C olacak şekilde tasarlanıp inşa edilmesi gerekiyor. C sınıfından daha düşük seviyede olan binalara, kanunen iskan ruhsatı verilmiyor. Mevcut binalar için enerji kimlik belgesi asgari sınıflandırma seviyesi koşulu bulunmuyor.