Çocuklarda bademcik iltihabı sonrası yeterli doz ve süre penisilin kullanılmazsa romatizmal kalp kapak hastalığı gelişebilir
Çocukluk çağında geçirilen bademcik iltihabı penisilinle yeterli tedavi edilmezse, akut eklem romatizması ve romatizmal kalp kapak hastalığı gelişebiliyor. Bu nedenle çocukluk çağında geçirilen bademcik iltihabının 40'lı yaşlarda karşımıza mitral kapak darlığı olarak çıkabileceğinin unutulmaması gerekiyor. Uzmanlar romatizmal mitral kapak hastalığından korunmada en büyük görevin annelere düştüğü belirtiyor ve "Bademcik iltihabı sonrasında doktorların çocuklar için yazdığı penisilin tedavisinin mutlaka yeterli doz ve sürede kullanılması gerek" diyor. Habertürk Sağlık Yazarı Ceyda Erenoğlu'nun haberi
Sıcak havalar kalbimize fazla yük yüklüyor ve bunun sonucunda kalp vücut ısısını korumak için daha hızlı atıp daha fazla çalışıyor. Kalp hızının fazla olması mitral kapak hastalarında ve mitral kapak ameliyatı olmuş hastalarda nefes darlığının artmasına neden olabiliyor. Bu nedenle, vücudun su dengesinin dengede tutulması ve gerekirse doktora danışılarak artmış kalp hızının ilaçlarla dengelenmesi gerekiyor.
Prof. Dr. Cengiz KöksalBACAKLARDA KRAMP OLUYORSA
Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, “Çoğu mitral kapak hastası vücutlarında fazla su toplanmaması için idrar söktürücü ilaçlar kullanır. Aşırı sıcaklarda vücudumuz terleme ile fazla su kaybeder. Bu nedenle eğer mitral kapak hastalarının tansiyonu düşük seyrediyorsa doktora danışılmalı, idrar söktürücü ilaçların kesilmesi veya dozunun azaltılması gündeme gelmelidir” diyor ve devam ediyor; “Mitral kapak hastalarının tuz ve tuz içeren gıdalardan uzak durmaları gerekmektedir. Ancak yaz aylarında terleme ile beraber suyun yanında vücuttan tuz da atılacağı için eğer bacaklarda kramp oluyor ise hastaların bir miktar tuz tüketmeleri gerekebilir.”
SU VE TUZ TÜKETİMİ NE ZAMAN KISITLANMALI?
Mitral kapak hastaları için yazın sıcak havalarda vücut su dengelerini takip etmenin en pratik yolunun haftalık kilo takibi yapılması olduğu belirtiliyor. Eğer hasta 1 haftada 2-3 kilo almış ise su ve tuz tüketiminin kısıtlanması gerekiyor. Hastaların tansiyonunun düşük seyrettiği ve kilo kaybı olduğu durumda ise idrar söktürücü ilaçların kesilip hastaya daha fazla su tüketmeleri öneriliyor.
ATEŞLİ ROMATİZMA HASTALIĞINA DİKKAT!
Mitral kapak hastalığı ülkemizde, batı ülkelerine kıyasla daha fazla görülüyor. Bunun nedeninin ateşli romatizma olduğuna dikkat çekiliyor. Türkiye’de mitral kapak probleminin en sık karşılaşılan kalp kapak hastalığı olduğunu ve batı ülkelerinden daha sık görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Cengiz Köksal, “Bunun en önemli nedeni ateşli romatizmaya bağlı gelişen romatizmal mitral kapak hastalığının ülkemizde hala ciddi bir sorun teşkil etmesidir. Çocukluk yaşlarda geçirilen bademcik iltihabı penisilinle yeterli tedavi edilmezse, akut eklem romatizması ve romatizmal kalp kapak hastalığı gelişebilir. Bu nedenle çocukluk çağında geçirilen bademcik iltihabının 40’lı yaşlarda karşımıza mitral kapak darlığı olarak çıkabileceği unutulmamalıdır. Bu hastalık özellikle kadınlarda daha fazladır. Hareketle gelen nefes darlığı ve çarpıntı şikayeti ile başvuran hastalar sorgulandığında mutlaka sık bademcik iltihabı geçirdikleri anlaşılır. Bu hastaların mitral kapaklarındaki darlık ileri dereceye geldiğinde tek çözüm mitral kapak ameliyatıdır” diyor.
EN BÜYÜK GÖREV ANNELERİN
Günümüzde romatizmal mitral kapak hastalarının kapakları uygun hastalarda küçük kesi ile koltuk altından tamir edilebildiği için, hastaların kalp büyümesi olmadan doktora başvurmaları büyük önem taşıyor. Romatizmal mitral kapak hastalığından korunmada en büyük görevin annelere düştüğü belirtiliyor. Bademcik iltihabı sonrasında doktorların yazdığı penisilin tedavisinin mutlaka yeterli doz ve sürede kullanılması ile boğazdaki streptokokların elimine edilmesi hedefleniyor.
KALBİ DURDURMADAN YAPILIYOR
Günümüzde mitral kapak değişim ameliyatı çalışan kalpte kalbi durdurmadan yapılabiliyor.
Teknolojideki ilerlemelere bağlı olarak mitral kapak tamir ve değişim ameliyatlarının eski dönemlere göre daha az riskli bulunduğuna dikkat çekiliyor. Prof. Dr. Cengiz Köksal, “Ülkemizde halen birçok merkezde, mitral kapak ve tamir ameliyatı koltuk altından göğüs kafesi açılmadan güvenli bir şekilde yapılmaktadır. Son 6-7 yıldır mitral kapak tamir ameliyatları sağ meme altından kalbi durdurmadan yapılmakta ve kalbi durdurarak yapılan mitral kapak ameliyatları ile kıyaslandığında hastaların hayati riski bu yöntemle yarı yarıya azalmaktadır. Uygun hastalarda kalbi durdurmadan ve hasta kalp akciğer makinasına bağlanmadan yapılan mitral kapak tamir ameliyatının sayısız avantajları arasında; yoğun bakım ve hastane yatış süresinin kısalması, ölüm riskinin yarı yarıya az olması, hastaların daha hızlı günlük hayata dönmesi sayılabilir” diyor.
ÇARESİZ HASTALARIN UMUDU OLAN AMELİYAT
Prof. Dr. Cengiz Köksal, sadece mitral kapak tamir ameliyatlarının değil mitral kapak değişim ameliyatlarının da kalbi durdurmadan sağ meme altından yapılabildiğini söylüyor. İleri kalp yetmezliği nedeniyle açık kalp ameliyatı olması riskli hastalar için çok büyük bir avantaj ve yenilik olan bu yöntem, çaresiz kalınan birçok hasta için umut olarak değerlendiriliyor. Seçilmiş ve uygun hastalara uygulanan yöntem, kalp durmadığı ve hasta kalp-akciğer makinasına bağlanmadığı için çok avantajlı görülüyor. Köksal, “Bu ameliyat, mitral kapağına mandallama ile müdahale yapılamayan ve açık kalp ameliyatı olamayan hastalar için tek çare” diyor.