Otomobiliniz daha fazla yakıyormuş
Volkswagen'in emisyon skandalını ortaya çıkaran ICCT, üreticilerin tüketim verilerinin de doğru olmadığını duyurdu. ICCT'ye göre yeni araçların tüketimi, broşür verilerinin yüzde 40 üstünde. Bu farkın kullanıcıya yıllık bedeli ise en az 1500 TL
Mahmut SANCAK / GAZETE HABERTÜRK
Küresel otomotiv sektöründe esen sert rüzgârlar dinmek bilmiyor. Geçen hafta patlak veren Alman Volkswagen’in (VW) emisyon skandalı dünya çapında büyük tepkilere neden oldu. Şirketin dizel motorların neden olduğu emisyon değerlerini yapay olarak düşürmek için yazılım geliştirmesi ve uygulaması tüm üreticilerin araçlarına yönelik broşürlerine bastıkları verilerin sorgulanmasına neden oldu. VoIkswagen olayını oraya çıkaran ICCT’nin (Uluslararası Temiz Ulaşım Konseyi) yayımladığı son rapor bu yöndeki şüpheleri biraz daha artırdı. Kuruluş üreticilerin emisyon verilerinin yanı sıra tüketime yönelik duyurdukları rakamların da gerçeği yansıtmadığını ileri sürdü.
ICCT’ye göre piyasaya yeni çıkan araçların kâğıt üzerindeki yakıt tüketimiyle gerçek hayattaki tüketimleri arasındaki makas her yıl biraz daha açılıyor. Son incelemeler, piyasaya yeni sürülen herhangi bir markaya ait aracın, broşürlerde yer alan değerlerin yüzde 40 üzerinde tüketim yaptığını gösteriyor. Bu ölçümlerde aracın süper benzin veya dizel olması da fark yaratmıyor. ICCT raporunda fazla tüketimin Mercedes’te ortalama yüzde 51, Audi ve Volvo’da ise yüzde 45’lere kadar çıkabildiğine işaret ediyor. Volkswagen olayını ortaya çıkaran adam olarak bilinen ICCT Avrupa Sorumlusu Peter Mock’un imzasını taşıyan rapora göre, AB yasalarının tüketime yönelik rakamları detaylı incelememesi üretici şirketlerin işini daha da kolaylaştırıyor.
Rakamlardaki sapma ise güven bunalımının yanı sıra bu araçları kullananlara her yıl fazladan benzin faturası ödemeleri anlamına da geliyor. Yapılan hesaplamalara göre bu sapma tüketicilere yıllık fazladan 450 Euro ödeme anlamına geliyor. Türk Lirası olarak ise bu rakam en az 1500 TL’ye denk geliyor. ICCT hem emisyon hem de yakıt tüketimine yönelik üretici verilerinin tüketiciler tarafından kuşkuyla karşılanması üzerine AB genelinde yeni test metotlarının belirlenmesinin gündeme gediğini vurguluyor. Buna göre AB’de 2017’den geçerli olmak üzere çok daha katı ve gerçek hayatla bağlantılı dayalı testler yürürlüğe girecek. Ancak AB genelinde otomobil üreticilerinin çok güçlü bir lobiye sahip olmaları bu yasaların da sulandırılabileceği yönündeki şüpheleri artırıyor.
İSVİÇRE VW DİZEL MOTORUNU YASAKLADI
İsviçre, emisyon testlerinde yanıltıcı sonuç veren Volkswagen dizel motorlu araçların satışını yasakladı. İsviçre medyasında yer alan haberlerde, İsviçre Karayolları’nın yürürlüğe koyduğu bu yasağın yeni, satılmamış ve tescil edilmemiş 180 bin aracı etkileyeceği ifade edildi. Böylece İsviçre, yeni Volkswagen dizel motorlu araçların satışını yasaklayan ilk ülke oldu. Yasağın, Euro5 emisyonu kategorisinde ve 2009 ila 2014 yılları arasında üretilen Audi, Seat, Skoda ve Volkswagen model dizel motorlu araçları kapsadığı belirtildi. Daha önce satılan araçların ise yasak kapsamında yer almadığı bildirildi. ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA), Volkswagen’in ABD’de sattığı bazı dizel motorlu araçların, yanıltıcı bir yazılımla emisyon verilerini çarpıttığını belirlemişti.
ABD DİZEL YERİNE ELEKTRİK İSTİYOR
Volkswagen’in (VW) geçen hafta patlak veren emisyon skandalının perde arkasına yönelik tartışmalar sürüyor. Ancak gerçek olan bir şey var ki o da ABD’nin dizel teknolojisine başından beri hiç ısınamaması. Ülkede 6-7 litrelik motor hacmine sahip dev arazi araçları bile süper benzinle çalışıyor. Tüketimleri ise 100 kilometrede 30 litreye kadar çıkabiliyor. Yeni nesil ise hibrit veya doğrudan elektrikli araçlara ilgi duyuyor. Devlet de dizel gibi AB’li bir teknolojiyi desteklemek yerine ABD’li Tesla’nın da bulunduğu elektrikli oto üreticilerine destek vermeyi tercih ediyor.