Evlilikleri sallantıda olanlar için ilginç bir yöntem: Evlilik Hapishanesi!
Evlilikleri diri tutmak adına hemen hemen her toplumun kendine özgü bazı yöntemleri bulunuyor. Kimi toplumlarda boşanmalara sıcak bakılırken kimilerinde ise asla kabul görmemiştir. Bunların yanı sıra evlilikleri kurtarmak için ilginç yöntemlere başvuranlar da var. Bunlardan biri ise hatta en ilginci Romanya'da bulunan Biertan Kilisesi. Transilvanya'da eski zamanlarda uygulanan bu evlilik kurtarma yöntemi korkunç olsa da işe yaramış görünüyor.
Romanya'da 15. yüzyıldan kalma Biertan Kilisesi'nin içinde Evlilik Hapishanesi bulunuyor. Bu ilginç hapishaneye evlilikleri sallantıda olan kişiler başvuruyordu. Çiftler sorunların çözümü ve boşanmaları önlemek adına 6 hafta gözaltında tutulurdu. Evlilikleri kurtarmak için başvurulan bu yöntem ilginç gelse de sonuç oldukça şaşırtıcı!
'EVLİLİK HAPİSHANESİ' NE İŞE YARIYORDU?
Romanya sınırları içinde yer alan Transilvanya bölgesinde, UNESCO'nun Dünya Mirası listesine girmiş toplam yedi Sakson köyü bulunuyor. Biertan bunlardan biri. Bu köyde zaman durmuş sanki. Arnavut kaldırımlarıyla kaplı köy meydanında köylüler toplanıp alışveriş yapıyor. Yüksek bir yerde kurulmuş 15. yüzyıldan kalma kilise ise köyde yaşamın merkezi gibi.
Kilise'nin kalın bahçe duvarının dibinde kiler büyüklüğünde bir oda göze çarpıyor. Burası 300 yıl boyunca evliliği sallantıda olan çiftlerin sorunlarını çözmede kullanılmış. Rahipler, sorunlu çiftleri 6 hafta boyunca bu odada kilitli tutar, böylece boşanmalarını önlemeye çalışırmış.
'Evlilik Hapishanesi' korkunç görünse de etkili bir yöntem olmuş. Odanın kullanımda olduğu 300 yıl boyunca Biertan'da sadece 1 boşanma yaşanmış.
Bugün müze olarak kullanılan alçak tavanlı, kalın duvarlı bu küçük ve karanlık odadaki bütün eşya, eşlerin paylaşacağı tek kişilik küçük bir yatak, bir masa ve küçük bir sandıktan ibaretmiş.
Hapishanede küçük bir oda bulunur, odaya bir yastık, bir battaniye, bir tabak ve bir kaşık konurdu.
Böylelikle evliliklerini düzeltmek için eşler burada her şeyi paylaşırdı.
Transilvanya'da yaşayan Saksonlar din olarak Lütherci Protestan Hristiyanlığa inanırmış. Bu din belli koşullarda boşanmaya izin verse de, eşlerin evliliklerini sürdürmesi esastı. Bu nedenle sorunlu çiftler kendi rızalarıyla rahipten yardım istiyor, o da onları bu evlilik hapishanesine gönderiyor, orada anlaşmazlıklarına çözüm bulmaları için altı hafta zaman tanınıyordu.
Bu yöntem kadınları ve çocukları aile birliğine bağlayarak ayakta kalmalarını sağlayan bir uygulama olarak görülüyor. Anlaşmazlıklar çözülemeyip boşanma gerçekleştiği takdirde erkeğin eski karısına kazancının yarısını vermesi öngörülüyordu. Ancak erkeğin yeniden evlenmesi halinde ikinci karısı bundan yararlanamıyordu.
12. yüzyılda Macar kralı 2. Geza, günümüz Fransa, Belçika, Lüksemburg ve Almanya bölgelerinde yaşayan Sakson yerleşimcileri Transilvanya'nın kırsal kesimlerine yerleştirerek Tatarların ve Türklerin saldırısından korunmaya, aynı zamanda bu bölgeyi kalkındırmaya çalışmıştı. Böylece Biertan 1510'da 5000 nüfuslu önemli bir ekonomik ve kültürel merkez haline gelmişti.
Bölgenin merkezi konumunda yer alan kilise, kalın surlarıyla Saksonlar için ibadet ve korunma yeri olmuştu.
11 metreyi bulan surlar kilisenin yanı sıra köyün de etrafını sarıyor. Bugünkü köylüler de eski teknikleri kullanarak tarım ve hayvancılıkla uğraşıyor. Bu durum bölgenin yüzyıllar boyunca değişmediği izlenimi veriyor insana.
Ancak günümüz insanlarının evlilikleri zor durumda olsa bile eşleri bir arada tutacak ekonomik ve dini baskılar daha az hissediliyor bugün.
Biertan'ın şimdiki papazı Ulf Ziegler bu konuyu şöyle açıklıyor:
"Eşler eskiden sevgiye dayalı bir birliktelik sürdürmüyordu muhtemelen. Asıl neden çalışmak ve hayatta kalma mücadelesiydi. Eşler altı hafta boyunca bu odaya kilitlendiğinde bir yıl sonrası için yeterince yiyecek üretmesi mümkün değildi. Bu nedenle bir an önce dışarı çıkıp işlerine devam etmek zorunda hissediyorlardı."
Ziegler bugün bile bazı eşlerin sıkıntılı evliliklerini düze çıkarmak için odaya kilitlenmek üzere kendisine başvurduklarını söylüyor.
"Modern ailelerde insanlar birbirine daha az vakit ayırıyor; yani atalarımızdan daha benciliz. Yalnızlık çekiyoruz. Bu yüzden bizim için neyin önemli olduğuna karar vermek ve bizleri bir arada tutan şeyleri belirlemek için daha fazla diyaloğa ihtiyacımız var."
Hapishane şu an kullanılmasa da, çiftler hala başvuruda bulunmaya devam ediyor.
Kaynak: BBC