Serdar Ali Çelikler yazdı: Fener Ol'un sırrı reyting sonuçlarında
Habertürk yazarı Serdar Ali Çelikler, Fener Ol WinWin programını değerlendirdi. Çelikler, toplanan paranın yanı sıra programın aldığı reytingin dikkat çekici olduğunun altını çizerek "Bu program dün (13 Mayıs Pazartesi) AB grubunda 2.5 reyting ve 6.7 share ile 13. sırada yer almış. Maç değil, konuşma yok, şov yok, yarışma yok. Üstelik 'prime time' denilen ekranların en çok seyredilen zaman diliminde. Bu tam anlamıyla 2 unsuru ortaya koyar: "A- Fener ne yapsa seyredilir.", "B- Fener'i sadece Fenerliler değil, AntiFenerliler de seyreder." Fenerbahçe bu anlamda gerçek bir medya unsurudur. Bu kampanyandan çıkan sonuçlar iyi analiz edilmeli" ifadelerini kullandı
Fener Ol kampanyasına başından beri inandım. Başarılı bir kampanya olacağını düşünüyordum, bilgilerim de bunu teyit ediyordu.
50 büyük iş adamından 300 milyon lira sözü alındığına dair teyitli bilgiyi yazmıştım. Bu meblağın yarısının toplanacağını varsayıp diğer desteklerle birlikte 250 milyon lira toplanacağını tahmin etmiş bunu da defaatle dile getirmiştim.
Türkiye'de 'Entertaiment' denildiğinde akla gelen ilk isim olan Acun Ilıcalı'nın organize ettiği "eğlence ve aktivite odaklı kampanyalar" serisinin ilki canlı televizyon yayını ile 2 gün üst üste gerçekleşti. 60 milyon lira para toplandı. Bu organizasyon yapılmadan öncekiler hariç. Ayrıca dünkü gibi en az 2 farklı organizasyon daha yapılacağını biliyorum. Ferit Şahenk de Star TV'nin 1 gününde Fener Ol kampanyasına destek olacağını açıklaması cabası. Tahmin ediyorum ki 2 günlük TV kampanyası ve öncesindeki katılımlar dahil toplanan meblağ 100 milyon lirayı çoktan geçmiştir. Ali Koç ve yönetim kurulunun da katkı sağlayacağı düşünüldüğünde 250 milyon liralık toplama ulaşılacağına dair tahminim tutacak gibi görünüyor. Bu başarılı kampanyayı, böylesine bir fedakarlıkla Türkiye'de hiç bir kurum yapamaz.
Bıraktım kulüpleri, siyasi partiler dahi başaramaz. Bugün Acun Ilıcalı-Cem Yılmaz-Beyazıt Öztürk gibi isimlerin 3 saatini bedavadan bu tip bir organizasyona ayırmaları çok zor rastlanan bir durumdur.
Bu tip bir aidiyet duygusu ve taraftar-kulüp özleştirilmesini diğer kulüp taraftarlarının anlaması mümkün değildir. Fenerbahçeliler'in de bu kadar mobilize olmasında ve ülkenin en büyük sivil toplum örgütü haline gelmelerinde 3 Temmuz operasyonunun büyük etkisi vardır. 3 Temmuz Fenerbahçe'den çok şey koparmıştır. Ancak o koparılanlar yerine geri konacak şeylerdir. Öte yandan Fenerbahçe'ye ve Fenerbahçeliler'e kazandırdığı bu müthiş aidiyet duygusu ve 'Fenerbahçelilik üst kimliği'nin baskın hali kimse tarafından geri alınamayacak bir kazanım olmuştur.
Fener Ol kampanyasının "para toplamaktan" çok öte anlamlar taşıdığını AntiFenerli eski televizyoncular anlayamaz. Anlamalarını beklemiyorum, istemiyorum da.. Ama AntiFenerli eski televizyoncular Fenerbahçe sosyolojisinden anlamasalar bile televizyondan bir nebze anlıyorlarsa reyting sonuçlarına baksınlar. Bu program dün (13 Mayıs Pazartesi) AB grubunda 2.5 reyting ve 6.7 share ile 13. sırada yer almış. Maç değil, konuşma yok, şov yok, yarışma yok. Üzerine bir takım forması giymiş bir takım insanlar telefonla para topluyor. O kulübün basketbol takımı orada ara ara bir iki kelam ediyorlar o kadar.
Üstelik prime time denilen ekranların en çok seyredilen zaman diliminde. Üstelik çok da uzun süren bir zaman dilimi..
Karşısında bir sürü dizi, program, anlı şanlı ana haber bültenleri var, Beşiktaş'ın Alanyaspor maçını seyretmesi muhtemel futbol seyircisi var. Bunlara karşın program 13. sırada. Bu tam anlamıyla bir TV çılgınlığıdır.
Tam anlamıyla 2 unsuru ortaya koyar,
A- Fener ne yapsa seyredilir..
B- Fener'i sadece Fenerliler değil, AntiFenerliler de seyreder.. Fenerbahçe bu anlamda gerçek bir medya unsurudur.
☆☆
Aziz Yıldırım'ın artık değişmesi gerektiğini söylediğim zamanlarda hep bu bilinçteydim. Diyordum ki, "Fenerbahçe çok ama çok büyük bir potansiyel. Bu büyük potansiyel doğru yönetildiğinde gerçekten ülke sınırlarını aşar. Aziz Bey'in katabileceklerini aştı artık bu potansiyel büyüklük"
Bu görüşteydim ve bu katılım ile reyting sonuçları da haklı olduğumu ortaya çıkardı. Bu potansiyel doğru yönetilirse uluslararası bir güç olur. Bu isim Ali Koç ise Ali Koç'un daha doğru işler yapması lazım. Değilse o da değişir ve kim bu ivmeyi kazandıracaksa bayrağı o teslim alır. Çünkü Fenerbahçe, artık kabına sığmayan vasata tamah etmeyen Fenerbahçeliler'e rağmen yönetilemez.
Bu kampanyandan çıkan sonuçlar iyi analiz edilmeli.
Gerek Ali Koç tarafından,
gerek Ali Koç'a muhalif olan Fenerbahçeliler tarafından,
gerek "Fenerbahçe'ye değil, Ali Koç'a karşıyız" diyerekten aslında Fenerbahçe'yikarşısına alan medya tarafından...
Özellikle de siyasi erk sahiplerinin bu sosyolojik sonuçları iyi not etmeleri gerek...
Tamamen bir camiaya yönelik televizyonculuk açısından hiçbir şey vadetmeyen bir programın bu kadar reyting toplaması çok iyi not edilmeli.