Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Gölete attılar, 2 saat sonra ölmeyince ayaklarına taş bağladılar! | Son dakika haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Türkiye, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde kaybolan ve kendisinden haber alınamayan 8 yaşındaki Narin Güran olayına kilitlendi. Ortada kayıp Narin’in cansız bedeni veya kendisi yok ama “Kasten öldürme şüphesi” iddiasıyla tutuklanan bir amca var. Herkes bundan sonra ne olacağını merak ediyor. Ne bir itiraf var? Ne de ortada bulunan bir cansız beden. Buna rağmen şüpheli görülebilecek amca ve sonradan soruşturmaya dahil edilecek isimler ceza alır m sorusu da çok merak ediliyor? "Ceset yoksa suçta yok" diye düşünenler çoğunlukta olsa da, 2012'nin sonlarına doğru, yapılan bir soruşturmanın sonucu bunun tam tersini söylüyor. Ceset yok ama ceza var. Emniyet tarihine giren bu ilginç cinayet İstanbul’da yaşandı. (Not: Bu haberin yayınlandığı sırada Diyarbakır'dan acı haber geldi ve 8 yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedenine ulaşıldığı açıklandı)

        Cinayet uzmanı Hüseyin Demir
        Cinayet uzmanı Hüseyin Demir
        REKLAM

        13 YIL ÖNCE YAŞANDI

        Tarih yaprakları 1 Nisan 2011’i gösteriyordu. K. ailesi Küçükçekmece'de bir karakola giderek oğullarından bir gündür haber alamadıklarını belirtti ve kayıp başvurusunda bulundu. Kayıp başvurusu alınan genç adam için soruşturma başlatıldı. Tüm kayıp başvurularının gittiği tek nokta Kayıp Şahıslar Büro Amirliğidir. Bu birim de Gayrettepe’nin meşhur yeri olan Asayiş Şube Müdürlüğü yani namı diğer ikinci şubenin içinde yer alıyordu.

        BİR SONUÇ BULUNAMADI

        Gelen kayıp başvuruları birimdeki ekiplere dağıtılıyordu. Küçükçekmece’de kayıp olan genç adam için görevlendirilen ekip, çalışmasını yaptı ancak hiçbir bilgiye ulaşamadı.

        15 AY SONRA

        2012 yılının ortalarında birimlerde değişiklikler yaşandı. Kayıp Şahıslar Büro Amirliği’ne Oktay Kapsız amir olarak atandı. Kapsız’ın atanmasıyla, Kayıplar Büro kısaltılmış isim ve amblemiyle KŞB polisi olarak nam salmaya başladı. “Amerika’da FBI, Türkiye’de KŞB” sloganı o yıl ortaya çıktı. Kayıplar birimi, önemli bir birimdir. Her soruşturması bir film hikayesini oluşturuyor. Bu yüzden birimin güçlenmesi için Cinayet Büro Amirliği’nden de Kayıplar Birimi'ne deneyimli birkaç cinayet uzmanı da transfer edildi. Eski dosyalar gözden geçirilmeye başlandı. Bunlardan biri 15 aydır çözülemeyen ve kendisinden haber alınamayan Küçükçekmece’deki genç adamın dosyasıydı. Dosya cinayet uzmanı Hüseyin Demir ve ekibine verildi.

        REKLAM

        KAYIP GENÇ ADAM KİMDİ?

        Cinayet masasında yıllarca önemli vakalar çözen dedektif Hüseyin Demir ekibiyle birlikte dosyayı incelemeye başladı. Demir, şöyle anlattı: “Uzun süredir kayıp olan ve kendisinden haber alınamayan eski dosyalar tek tek çıkarıldı. Bunlardan biri de Küçükçekmece’deki olaydı. Biz tabii dosyada önce o ana kadar neler yapılmıştı ona baktık. Ve tabii bizim kayıp olan kişinin profilini önce ortaya çıkartmamız gerekiyordu. Kayıp olan kişi kimdi? Kimlerle ilişkisi vardı? Husumetlisi var mıydı? Bekar mı evli mi? Ne iş yapıyordu? Tüm bunları ortaya çıkartır önümüzdeki resmi görürüz.”

        BİR İLİŞKİSİ SÖZ KONUSU OLABİLİRDİ

        Kayıp olan insan neden kaybolur? Sorusunu yanıtlayan Demir şöyle devam etti: “Bir insan piyasaya borcu vardır ödemeyince ortadan kaybolabilir. Ya da evdeki baskıdan bunalır evi terk edip gider. Bu tür kayıpların bulunması uzun sürmez. Eğer eve dönmüyorsa ya da tanıdıklarla irtibata geçmiyorsa artık onun hayatından endişe duymak lazım. Bizim kaybımız da bu şekildeydi. Profilini çıkarttığımızda erkek kuaförü, işi iyi giden biri, kimseyle alacak verecek meselesi yoktu. Tabii bu arada biz bu kişinin telefon kayıtlarına bakmak içinde yazımızı yazdık. Kaybımız eşinden boşanmış biriydi. İlişkisi var mı yok mu ona da bakmaya başladık.”

        İLİŞKİSİ TESPİT EDİLDİ

        Cinayet uzmanı Demir, kayıp kişinin engelli çocuklarla ilgili yardım çalışmalarında bulunduğunu tespit ettiklerini belirterek “Bu kişinin engelli çocuğu bulunan bir kadınla arkadaşlık yaptığını öğrendik. Kaybolmadan önce arkadaşlarını tek tek tespit ettik. Ve bir kadınla ilişki yaşadığını öğrendik. Bilgilerimize göre bu ilişki yaşadığı kadın evliydi. Biz bu kadını mercek altına almaya başladık” dedi.

        REKLAM

        KADINLA TELEFON GÖRÜŞMELERİ ÇIKTI

        Ortaya çıkan telefon kayıtlarına göre, kayıp genç adamın, tespit edilen kadınla görüşmelerinin olduğu saptandı. Ortaya çıkan bilgiler, yasak ilişkiye doğru yol almaya başlamıştı. Genç adam yasak bir ilişkiye mi kurban gitmişti? Öldürüldüyse nasıl öldürülüp nereye gömülmüştü? Tüm bunların delillendirilmesi gerekiyordu. Tüyler ürperten cinayete uzanacak olan bu gelişmeleri de cinayet uzmanı Hüseyin Demir ve ekibi çözecekti.

        KADININ 155’İ ARAMASI DİKKAT ÇEKTİ

        Aradan bir ay geçmişti. Yaklaşık 16 ay önce kaybolan genç adamın öldürüldüğü ihtimali giderek ağırlık kazanmıştı. Tüm ipuçlarını araştırmaya başladıklarını anlatan Demir şöyle devam etti: “Biz kadını araştırdık. Ve adamın kaybolduğu gece ilginç bir telefon ihbarı bulduk. Bu kadının adamımızın kaybolduğu akşam, 155 polisi aradığını öğrendik. Bir okulun bahçesinden polisi arayan kadın kocasından şiddet görüyorum demiş. Bu ihbarı incelemeye başladık. Baktık, ihbar akşamı polis ekipleri kadının yanına gitmiş ancak kadın şikayetinden vazgeçmiş. Babası yanına gelip ayrılmış.”

        VAHŞİ BİR CİNAYETE KURBAN GİTMİŞ

        Bu ihbarın da bir tesadüf olamayacağını düşünen KŞB dedektifleri, kadını, kocasını ve babasını ve kardeşini takibe aldı. Elde edilen telefon kayıtlarına göre, kayıp genç adamın en son görüştüğü kişi, bu kadındı. İstihbarat çalışmalarında, genç kadının kocasının bir arkadaşına “Ben birini öldürdüm ve ayaklarına taş bağlayarak göle gömdüm” dediği bilgisine ulaşıldı. Bu çok önemli bir bilgiydi. Ve yapılan çalışmalarda korkunç cinayetin izleri ortaya çıkmaya başlıyordu.

        REKLAM

        CİNAYETE KURBAN GİTMİŞ

        Aradan tam 19 ay geçmişti. Dedektifler, kadının 155’i aradığı telefon ihbarının ardından çok önemli bilgilere ulaşmıştı. Şüpheliler, kayıp adamın yasak ilişki yaşadığı kadın ve kadının ailesiydi. Ellerinde önemli çalışmalar olduğunu belirten Demir, şöyle anlattı; “Çalışmalarımızı tamamladık. Artık sıra operasyona geldi. Kadını, eşini, babasını ve kardeşlerini gözaltına aldık. Yaptığımız çalışmalar sonucu sorgularda ve ifadelerde kayıp genç adamın cinayete kurban gittiğini öğrendik.”

        TÜYLER ÜRPERTEN AYRINTILAR

        Yapılan çalışmalara göre, tüyler ürperten detaylar ortaya çıktı. İddialara göre olay şöyle oldu; Erkek kuaförü M. adlı genç adamın, engelli çocuğu olan genç kadınla yaşadığı arkadaşlığı ilişkiye dönüştü. Olay akşamı, kadın M.’yi, kocası balık avına gidiyor diye eve çağırdı. Ancak balıktan erken eve dönen koca, ikiliyi evde yakaladı. Koca yakaladığı M.’yi döverek etkisiz hale getirdi. Bu sırada kadın evden kaçarak polisi arayıp şiddet gördüğünü söyledi.

        EL VE KOLLARINI BAĞLAYIP GÖLETE ATTILAR

        Koca, eve eşinin babasını ve kardeşlerini çağırdı. M. adlı kuaför bayıltılana kadar dövüldü. Daha sonra ise elleri ve kolları bağlanan genç adamı gölete attılar. Koca, engelli çocuğu için anneyi affedince araya giren baba kızının polise şikayet etmesini engelledi. Kolları ve ayakları bağlanan kuaför, kamyonetle taşınıp gölete atıldı. Kadın da bu sırada evdeki kan izlerini sildi.

        REKLAM

        BU KEZ AĞIRLIK BAĞLAYIP ATTILAR

        Dehşet saçan ayrıntılara göre eve dönen şüpheliler, kuaförün öldüğünden emin olmak için 2 saat sonra yeniden gölete gitti. Göletin içindeki çamurun içine saplanmış ancak ölmediği görülen kuaför için bu kez korkunç plan yapıldı. Şüpheliler, kuaförün gölete batması için bu kez ayaklarına ağırlık bağladı. Gölete batan genç adam bir daha çıkamadı.

        CESET BULUNAMADI

        Elde edilen bu bilgilerin ardından bu kez cesedin bulunması için hareke geçildi. Dedektif Demir o günü şöyle anlattı: “Biz tespit edilen gölette ceset araması yaptırdık. Balık adamlar çok aradı ancak ceset bulunamadı. Aradan 19 ay geçmişti. Herhangi bir insan kemiği de bulunamadı."

        MAHKEMEDE "BEN YAPMADIM" DEDİ

        Bu tüyler ürperten olay emniyet tarihinde çok az rastlanan bir cinayet vakası oldu. Ceset bulunamadı ancak şüpheliler tutuklandı. Yapılan yargılama sonucunda koca mahkemede “Eşim ve M. yerde çıplaktılar. Yumruklaştık. Kafasını çarptı düştü. Aradan bir ay geçti. Kayınpederim o işin ne olduğunu sordu. Ben de o işi hallettim dedim. Eşime seni de öldürürüm dedim. Ben maktulün ayağına taş bağlayıp gölete atmadım. Maktulün cesedi yok. Gölün suyu boşaltılsın. O göle atmadım. Ölüp ölmediğini de bilmiyorum. Eşimi korkutmak amaçlı kayınpederime M.’yi göle attım dedim” dedi.

        CESET YOK CEZA VAR

        İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde iki yıl süren yargılamanın ardından maktulü canlı canlı gölete batırdığı iddia edilen koca 15 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Cinayete yardım eden kayınpederi ile kayınbiraderi 10 yıl, genç kadın da delilleri yok etme suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.

        YARGITAY CEZAYI ONADI

        Yargıtay ortada suç delili olan cesedin bulunmamasına rağmen cinayet suçunun sabit olduğunu belirterek tutuklu sanık genç kadının kocasının yaklaşık 16 yıllık cezasını onadı. Yargıtay, cinayete yardım ettikleri belirtilen kayınpeder ile kayınbiradere eksik ceza verildiğini belirterek yerel mahkemenin kararını bu yönden bozdu.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ