'Görünmez' savaş gemileri, havadan bağımsız denizaltılar
Murat GÜRGEN / HT GAZETE
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, yeni dönemdeki parolasını “Krizde caydırıcı, savaşta kararlı, işbirliğinde güvenilir” olarak belirledi. Atlantik’ten Hint Okyanusu’na kadar uzanan sularda değişik çapta ve kapsamda harekât icra etmeye başlayan Deniz Kuvvetleri, geleceğin kuvvet planlamasını “Açık denizlerde, düşük veya yüksek yoğunluklu her türlü görevi yerine getirebilecek kapasite” hedefine göre yapıyor.
ENERJİ GÜVENLİĞİ
Deniz Kuvvetleri’nin yeni dönem planlamalarının odağında ‘enerji güvenliği’ yer alıyor. Türkiye’nin, ihraç ve ithal ürünlerinin yüzde 90’dan fazlası deniz yoluyla taşınıyor. Enerji kaynakları açısından büyük oranda dışa bağımlı olması nedeniyle, Türkiye’nin ekonomik büyümesini istikrarlı şekilde sürdürebilmesi, çevre denizler ve bunların bağlantılı olduğu mücavir deniz havzaları üzerinden yaptığı ticaretin düzenli akışına bağlı.
Ekonomisinin ihtiyaç duyduğu enerjiyi kesintisiz temin edebilmesi de bu açıdan önemli. “Türkiye’nin refah düzeyi arttıkça enerji ihtiyacının da artacağı” tezi, dünya üzerindeki enerji bölgeleri ile kritik geçit ve boğazlara ulaşım konusunu daha da hassas hale getiriyor.
GÜÇLÜ DONANMA İHTİYACI
Deniz Kuvvetleri halen 180’den fazla platform, 3 tersane, 7 onarım destek kuruluşu ile 55 bin kişilik insan gücüne sahip. Donanmanın bugün sahip olduğu gücün, yakın gelecekte büyük bölümü milli imkânlarla geliştirilmekte olan platformlarla artırılması hedefleniyor.
TÜRK DONANMASI
YENİ TİP DENİZALTI
Gölcük Tersanesi’nde Almanya ile işbirliği yapılarak, 6 adet havadan bağımsız tahrik sistemli denizaltı inşa ediliyor. 66.3 metrelik yeni tip denizaltıların en önemli özelliği, havaya ihtiyaç duymadan 14 gün süreyle sualtında kalabilmeleri.
Bu denizaltılar 2018-2023 döneminde hizmete girecek. 2024 itibarıyla da milli denizaltıların (MİLDEN) inşasına başlanması hedefleniyor. Yeni denizaltılar da ‘radarda görünmezlik’ özelliğine sahip. AKYA projesi kapsamında geliştirilen yerli torpido, denizaltıların gücüne güç katacak.
GELECEĞİN MİSYONU
Deniz Kuvvetleri sahip olacağı yeni platformlarla, hem denizlerde kontrolü sağlayıp, hem de bölge hava savunmasına katkıda bulunacak. Aynı zamanda, uzak denizlerde harekât icra edebilme kapasitesi yükseltilerek, Türkiye’nin NATO’daki etkinliği artırılacak.
Böylece Deniz Kuvvetleri, NATO’nun Yüksek Hazırlıklı Deniz Karargâhı ihtiyacını da karşılayabilecek güce kavuşacak. İnsansız suüstü ve hava platformlarının da kısa dönemde devreye alınması öngörülüyor.
GEMİDEN HEDEFE MANEVRA
Kamuoyunda ‘uçak gemisi’ olarak adlandırılan 3 milyar dolarlık “Havuzlu çıkarma gemisi” projesinde ihale mart ayında sonuçlandı. Sedef Tersanesi ile sözleşme görüşmeleri devam ediyor. Üzerine uçak ve helikopterin iniş/kalkış yapabileceği LPD sınıfı bu gemi, Deniz Kuvvetleri’nin uzak denizlerde harekât icra etme kapasitesini büyük ölçüde artıracak. Türk Deniz Kuvvetleri için model alınan İspanyol Juan Carlos gemisi, 230 metre uzunlukta. ABD’nin sahip olduğu klasik uçak gemilerinin uzunluğu ise 300 metrenin üzerinde.
Deniz Kuvvetleri, sahip olduğu hava gücüne de son yıllarda büyük yatırım yaptı. Suüstü ve denizaltı harbi yetenekli helikopterler ile 6 adet yeni nesil deniz karakol uçağı hizmete girdi. 2018’e kadar 6 helikopter ile 6 uçak daha envantere alınacak. Bunlara ilave olarak tedarik edilecek genel maksat helikopterleri de, amfibi timlerin görev bölgelerine hızla güç aktarımı yapabilmesini sağlayacak. Donanmanın ‘Gemiden Hedefe Manevra’ kabiliyeti artacak.
‘YERLİ BEYİN’ DÖNEMİ
Milli Gemi (MİLGEM) projesi, Deniz Kuvvetleri’nin yeni nesil platformları yerli sanayi olanaklarıyla inşa etmesinde önemli bir dönüm noktası oldu. Önce İstanbul Tersanesi’nde TCG Heybeliada, ardından TCG Büyükada korvet sınıfı savaş gemileri inşa edilip ‘Donanma’nın hizmetine sunuldu. Milli gemilerin yanı sıra envanterdeki diğer savaş gemileri de artık ‘yerli beyin’ ile yönetiliyor:
-GENESİS adı verilen Gemi Entegre Savaş İdare Sistemi, gemilerin yeteneklerinde çarpan etkisi sağladı.
-Yerli savaş gemilerinde ikinci adım, ‘İ’ sınıfı olarak adlandırılan firkateynlerin inşasına başlanmasıyla atılacak. Yerli korvetler 99.5 metre boy uzunluğuna sahipken, ‘İ’ sınıfı firkateynler 110 metrelik boy uzunluğuyla daha fazla silah ve donanımı taşıyabilecek.
-TF-2000 projesi ise Deniz Kuvvetleri’nin bir diğer büyük hedefi. Proje kapsamında üretilecek 147 metrelik gemiler ‘hava savunma harbi’ görevlerini yürütecek. Halen projenin konfigürasyon ve tasarım çalışmaları sürdürülüyor. Yeni platformların tamamı ‘radarda görünmezlik’ özelliğine sahip
YARIN: HAVADA AMAÇ UZAY GÜCÜ