Musul’da 2 kritik risk
Musul için geri sayım sürerken, sürecin taşıdığı tüm riskler zirvenin gündemindeydi. Zirvede 2 kritik madde öne çıktı. Başika'daki Türk askerinin güvenliği ve PKK'nın Musul'a müdahil olması durumunda atılacak adımlar
MUSUL operasyonu için artık gün sayılırken, Bağdat ile Ankara arasında yaşanan gerilimin giderilmesi konusunda adımlar da atılıyor. Musul’un DAEŞ’ten kurtarılmasına yönelik operasyona Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Başika’da eğittiği yerel unsurların da katılması ağırlık kazanıyor.
15 BİN KİŞİLİK KUVVET
ABD’nin koordinasyonunda yürütülecek operasyon planında bir değişiklik olmazsa Musul’un kuşatılması görevini peşmerge güçleri ile Şii Haşdi Şabi milisleri üstlenecek. Bu kuvvetler, ilk etapta Musul’un içine girmeyecek. Kent merkezindeki operasyonu Irak ordusuna bağlı kuvvetler yapacak. Ancak mesele kentin demografik yapısına bir müdahalenin olup olmayacağı, kente giren farklı gruplar arasında çatışma riski ve Başika’daki Türk askerine yönelik oluşabilecek yeni tehditlerde düğümleniyor. DAEŞ’ten arındırıldıktan sonra 15 bin kişilik bir kuvvetle Musul’un savunulması planlanıyor. Bu gücün yerel aşiretlerden oluşacağı ifade ediliyor. Ancak kimler olacağına ilişkin belirsizlik var.
RİSKLER DEĞERLENDİRİLDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün Külliye’de güvenlik zirvesini topladı. Suriye’deki Fırat Kalkanı harekâtı, PKK terörüyle mücadelenin yanı sıra zirvenin ana gündem maddelerinden biri de Musul operasyonu ve sonrasındaki risklerdi. Zirvede Başika’da bulunan Türk askerlerinin varlığına yönelik güvenlik riskleri de değerlendirildi. TSK birliklerine yönelik bir saldırı olması durumunda neler yapılacağı en ince detayına kadar konuşuldu, operasyon sonrası hamleler gözden geçirildi.
PKK, HAŞDİ ŞABİ İÇİNDE
Sincar (Şengal) bölgesinin DAEŞ’ten arındırılmasının ardından PKK’nın kente girerek burada kaldığı ve Ezidileri silahlandırdığı, Musul’da veya başka yerlerdeki çatışmalara müdahil olabilecekleri göz önünde bulunduruluyor. Ayrıca PKK’nın Sincar’daki militanlarının Haşdi Şabi’lerle anlaştıkları, onların kıyafetleriyle Musul operasyonuna katılacakları yönünde bilgiler geliyor. PKK’ya silah ve mühimmat verdikleri de ifade ediliyor. ABD’nin Türkiye’ye verdiği söze rağmen PKK’nın farklı şekil ve kılıklarda Musul’a girmek istediği ve orada kalıcı olmak istedikleri artık sır değil. Bunların nasıl ayıklanacağı soru işareti olarak ortada duruyor. Ayrıca bunlar Başika’daki Türk birliği için de tehdit oluşturuyor.
BÜLENT AYDEMİR/GAZETE HABERTÜRK