Kemik suyu neden bu kadar faydalı?
Hayvan kemiklerini kaynatıp suyunu içmek neredeyse insanlığın varlığından beri devam eden bir gelenek. Ancak son birkaç yıldır oldukça popüler bir konu. Market raflarında sıkça karşılaşıyorsunuzdur cam kavanozlarında satılan kemik sularıyla. Kolajen, glutamin ve prolin açısından zengin kemik suyu süper yiyecek statüsüne geçti.
Kemik suyu çorbası, hangi hayvana ait olursa olsun, hemen tüm restoranların menüsünde bulunur. Tüm market reyonlarında her an bulunabilir. İçinde bulunan aminoasitler güçlü anti-inflamatuar etkilere sahiptir, güçlü antioksidanlardır. Kemikleri ve kas yapısını güçlendirir. Kolajen açısından zengin olan kemik suyu, saçları ve tırnakları güçlendirir, cildi temizler ve güçlendirir. Kemik suyu çorbası, bağışıklığı güçlendirir, kış aylarının vazgeçilmezlerinden biridir.
Besleyici özellikleri nedeniyle kemik suyu içiyorsanız, muhtemelen ihtiyacınız olan pek çok şeyi kolayca alabiliyorsunuzdur.
Kolajen açısından bilinen en zengin kaynak olan kemik suyu ayrıca demir, kalsiyum, D vitamini, C vitamini ve B1 yani tiamin içerir. Bunlara ek olarak, kolajenden elde edilen jelatinin de uykuyu düzenleme ve ruh halini yükseltmek gibi önemli bir faydası var. Kemik suyunda bulunan bir başka önemli madde ise glutamin, vücudumuzun glükozdan ürettiği bir maddedir. Fazla tüketilmesi tavsiye edilmez çünkü yararından çok zararı dokunan bir nerotoksine dönüşebilir.
Etle kemiği birlikte pişirdiğimizde kısa sürede yenecek kıvama gelir. Ancak kemik suyu kaynatmak uzun bir işlemdir, 6 ile 18 saat kemiğin, çok az et ve bağlarla birlikte haşlanması tavsiye edilir. Bu kadar uzun süre pişirilmesinin nedeni ise kemiğin içindeki tüm besleyici maddelerin suya karışmasını, kolajenin ayrılmasını sağlamak ve kemiğin içeriğini tamamen alabilmektir.
Kolajen cildi elastik tutmaya yardımcı olur ve kemikleri sağlıklı tutar. Yaşımız ilerledikçe vücudumuz daha az kolajen üretmeye başlar. Amerikalı kalp cerrahı ve beslenme uzmanı Steven Gundry, kolajenin yuttuktan sonra kolajen olarak emilemeyeceğini söylüyor. "Kolajen diğer maddeler gibi vücuda girip parçalanıp görevinin başına geçmez. Kolajen gibi kompleks proteinler aldığımızda vücudun onları üreten sistemlerini çalıştırmış olmuyoruz. Ancak prolin ve lizin gibi, kolajeni oluşturan amino asitleri tüketirsek (yani kolajendeki iki ana aminoasit olan prolin ve lisin bakımından zengin yiyecekler veya takviyeler yersek) o zaman vücut da kolajen üretmeye başlar. Kemik suyunu sadece kolajen için tüketiyorsanız, düşündüğünüz kadar alamıyor olabilirsiniz" diyor Gundry.
Et suyu ve tavuk suyu çok lezzetli olmayabilir özellikle tek başına haşlandıklarında... Lezzetini artırmak için öncelikle doğru kemik almanız gerekli. Bunun için bir tüyo verelim: Alacağınız kemiğin olabildiğince beyaz ve kalın olmasına dikkat edin ki merkezinde yağ ve ilik bulunsun. Eğer küçük ve ince kemikler alırsanız içlerinde lezzet verecek kadar madde olmayacaktır. Aldığınız kemiğin üzerinde biraz et olmasına dikkat edin. Dana, koyun gibi hayvanlarda boyun kemiği çorba yapmak için idealdir. Bu bölgedeki kemiklerde bağ ve doku da bulunduğundan her birleşim noktasında kolajen olur.