Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güncel İlkel silahlı seri katilden polise akılalmaz sözler! | Son dakika haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        İstanbul inanılmaz cinayetlere tanıklık etti. Kimi zaman akılalmaz nedenlerden dolayı cinayetler işlendi. Kimi zaman da işlenen cinayetlerin ilginç planları ön plana çıktı. Bazılarında ise katil zanlısının profili şaşkınlık yarattı. Tüm bu şaşırtan olayların çözümü de dedektiflerin filmleri aratmayan çalışmalarıyla hafızalarda yer aldı. İşte her yönüyle şaşırtan bir cinayetin hikayesi 2001 yılında yaşandı.

        YERDE YATAN BİRİ

        2001 yılının son günleriydi. Gelen bir ihbar polisi harekete geçirdi. İhbarda, Zincirlikuyu bölgesinde bir kişinin yerde yattığı belirtiliyordu. Olay yerine giden Şişli ilçe ekipleri, yerde hareketsiz yatan kişinin hayatını kaybettiğini belirledi. Bölgeye olay yeri inceleme ve cinayet masası ekipleri yönlendirildi.

        REKLAM

        NEYLE ÖLDÜRÜLDÜĞÜ ANLAŞILMADI

        Olay yerine giden ekipler ceset üzerinde gerekli çalışmayı yaptı. Üzerinde kimlik çıkan kişinin, vücudunda kesici alet izi yoktu. Ancak vurulduğu bölgede bir giriş izi vardı. Bu giriş izi kurşun girişine de benzemiyordu. O gün cinayet masasında görevli olan deneyimli cinayet uzmanı Bedir Taşdelen ve ekibi olay yerindeydi.

        TİTİZ ÇALIŞMA BAŞLATILDI

        Ceset incelenmek üzere Adli Tıp Kurumu'na gönderilirken, cinayet uzmanı Bedir Taşdelen ve ekibi çalışma başlattı. Yıllarca cinayet masasında çalışan ve birçok önemli cinayeti çözen emekli cinayet uzmanı Bedir Taşdelen o olayın ilginç bir vaka olduğunu belirterek, “İlk baktığımızda maktulün neyle vurulduğunu anlamadık. Kurşun izine benzemiyordu. Tabi bunu Adli Tıp'ta kısa sürede öğrenecektik. İlk olarak maktulün profilini ortaya çıkardık. Maktul kimdi? Ne iş yapıyordu? Bir husumetlisi var mıydı? İlk başta bu sorulara cevap almamız gerekiyordu. Cesedin bulunduğu yer Zincirlikuyu’da ağaçlı bir alandı" ifadelerini kullandı.

        DEMİR PARÇASI DİKKAT ÇEKTİ

        Adli Tıp Kurumu'nda yapılan ön otopside, ölen kişinin vücudundan demir parçası çıkmıştı. Bu ilk defa rastlanan bir olaydı. O bölgede bir patlama falan olmamıştı. Hani bomba olsa parça tesirli olur vücuda bazı demir parçaları saplanabilir. Ama öyle bir olay yoktu. Cinayet uzmanı Taşdelen, şöyle devam etti: “Biz de ilk defa böyle bir olayla karşılaştık. Bu demir parçası kurşun değildi. Maktulü araştırdık. Herhangi bir husumetlisi olan biri değildi. Tabii o yıllarda teknoloji bu kadar gelişmemişti. Bırakın sokakta kamera olması emniyette bile kamera yoktu. Bizim işimiz tamamen sokak çalışması olacaktı."

        REKLAM

        İKİNCİ CİNAYET VAKASI

        Olayla ilgili çalışmalar sürdürülürken, aynı bölgede yine bir kişinin kanlar içerisinde yerde yattığı ihbarı geldi. Olay yerine varan ekipler kağıt işiyle uğraşan bir kişinin cansız bedeniyle karşılaştı. Cinayet uzmanı emekli polis memuru Bedir Taşdelen, bu cinayetin de ilk olayla bağlantısı olduğunu belirterek “Bu kişinin vücudunda da demir parçası çıktı. Yani ilk cinayeti işleyen kişi bu cinayeti de işlemişti. Biz artık katilin kendi yaptığı özel bir silah olduğunu düşünmeye başladık” dedi.

        SERİ KATİL Mİ?

        Aynı bölgede peş peşe iki cinayet işlenmişti. Polis bir seri katille mi karşı karşıyaydı? Katil zanlısı iki olayda da ne bıçak ne silah kullanmıştı. Ama kurbanlarının vücudundan çıkan demir parçaları el yapımı bir silahı işaret ediyordu. Cinayet uzmanı Taşdelen, ikinci maktulün kağıt toplayıcısı olduğunu belirterek “İkinci kurban da kimseyle husumet yaşayan biri değildi. Birbirleriyle bağlantılı ilginç iki tane cinayet işlenmişti. Tabii ilk etapta seri katil olabilir mi diye düşünmedik değil. Ancak bu seri katilden çok seri cinayet işleyen biri gibi görülüyordu. İki maktulün de ortak yanları yoktu. Eğer çoklu cinayetlerde maktullerin de birbirleriyle bağlantısı yoksa cinayetlerin çözümü gerçekten zorlaşır" şeklinde konuştu.

        BİR KİŞİ YARALANDI

        Birbirine benzer ama birbirinden bağımsız iki farklı cinayetle ilgili soruşturmayı derinleştiren cinayet masası dedektifleri, yine o bölgeye yakın bir yerde bir yaralanma olayı olduğunu duydu. İlçe ekipleri olaya bakmıştı. Cinayet masası genelde cinayetlere bakardı ama hafif yaralanma olaylarına ilçe ekipleri bakıyordu. Cinayet uzmanı Taşdelen, bu olay üzerine harekete geçtiğini belirterek şöyle devam etti: “Yaralanan kişinin ifadesine baktık. Kendisine vuran kişiyi tanımadığını söyledi. Yolda yürürken biri birden arkadan kendisine ateş açmıştı. Ateş eden kişinin yüzünü az çok hatırladığını söyledi. Bize eşkal verdi. Biz de bu kişiye ateş eden kişinin aradığımız zanlı olabileceğini düşündük" dedi.

        REKLAM

        KAĞIT TOPLAYICILARI MERCEK ALTINA ALINDI

        Ateş eden kişinin giyim kuşamıyla ilgili de bilgi alan Taşdelen ve ekibi, o bölgedeki kağıt toplayıcılarını mercek altına aldı. Cinayet uzmanı Taşdelen, verilen eşkalin o yönde olduğunu belirterek “Eşkale göre, ateş açan kişi kağıt toplayıcısı veya mekan takımlarından biriydi. Biz bu adam yine birine saldırır diye o bölgede 24 saat beklemeye başladık. Gözlerimiz eşkale uygun birini arıyordu” şeklinde konuştu.

        "VURUŞALIM MI" DEDİ

        Aradan günler geçti. Cinayet masası katili aramaya devam ediyordu. 1 Mart 2002 günü katil zanlısının yakalandığı tarih oldu. O gün yine Esentepe bölgesinde şüpheli ile ilgili çalışma yaptıklarını belirten cinayet uzmanı Bedir Taşdelen, katil zanlısı ile karşılaştığında zanlının ilk sözlerinin ne olduğunu şöyle anlattı: "Ekip arkadaşlarımızla çalışmamızı sürdürürken, baktım bir kağıt toplayıcısı geliyor. Tam da eşkale uygun. Sırtında torbası vardı. Önüne geçtim. Polisim dedim şu torbana bir bakalım dedim o da bana direk 'Vuruşalım mı' dedi. Beni düelloya çağırdı. O an aradığımız kişinin o olduğuna emin oldum” dedi.

        İNANILMAZ GÖRÜNTÜ

        Şüphelinin “Vuruşalım mı’ sözlerine “Tamam tamam vuruşuruz önce sen şu torbanı aç” dediğini anlatan Taşdelen, olayda kullanılan silahı gördüklerinde şaşırdıklarını söyledi. Taşdelen “Kendi yaptığı ilkel bir silahla karşılaştık. Bir demir su borusundan namlu yapmış. Çöpteki plastik eşyaların eritilmesiyle kabza yapmış. İlaç kutusunda da barut bulduk. Bunu hemen gözaltına alıp şubeye götürdük" ifadelerini kullandı.

        İLKEL SİLAHLA SERİ CİNAYET İŞLEMİŞTİ

        Gayrettepe’de cinayet masasından sorgulanan zanlı, kısa sürede silahı nasıl yaptığını ve işlediği cinayetleri tek tek anlattı. Katil zanlısı olayda kullandığı silahı Beşiktaş Deniz Müzesi'nin bahçesinde gördüğü toplardan esinlenerek yaptığını söyledi. Zanlı, "Toplar çok ilgimi çekiyordu. Nasıl çalıştıklarını öğrendikten sonra benzerini yapmaya karar verdim. Çöpte bulduğum demir bir boruyu namlu olarak kullandım. Yine çöpte bulduğum plastik parçaları eriterek kabza yaptım. Borunun içine önce barut daha sonra demir parçaları koyup, arkasından açtığım bir delikten silahı ateşliyordum. Tabancanın namlusu ateş ettikten sonra çok ısındığı için namluyu havuçla soğutuyordum" dedi.

        TAŞDELEN BİRÇOK CİNAYET DOSYASI ÇÖZDÜ

        İki kişiyi nasıl öldürdüğünü detaylı bir şekilde anlatan zanlının, son saldırısında namluya az demir parçası koyunca, cinayeti işleyemediği ortaya çıktı. Görenleri şaşırtan bu olay emniyet tarihinde ilginç bir şekilde işlenen seri cinayetler olarak kayda geçti. Özellikle İlkel silah kullanılarak işlenen seri cinayet vakası olarak kayıtlarda yer aldı. Birçok cinayet dosyasını çözen cinayet uzmanı Bedir Taşdelen, yıllarca cinayet masasında çalıştı. Taşdelen 2005 yılında emekli oldu.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ