İstanbullu 'Martı' ABD'de halka açılacak
Paylaşımlı elektrikli scooter girişimi Martı, ABD'de halka açılmayı planlıyor. Bloomberg'in haberine göre girişim Galata Acquisition Corp. üzerinden New York'ta halka açılma hazırlıklarını tamamladı. Türkiye'nin 20 kentinde 7 milyondan fazla kullanıcısı bulunan ve 50 bin araçlık filoyla hizmet veren Martı'nın aldığı toplam yatırım 12 milyon dolar, değerleme tutarı ise 100 milyon dolar seviyesinde. Yasal boşluğun bulunduğu Türkiye'de dünyadan daha hızlı büyüyen, mobilite ihtiyacını gidermek üzere geliştirilen bu cihazlar halen çoğunlukla yaşanan trafik kazaları ile gündeme geliyor
Yerli mobilite girişimlerinden Martı, halka arza hazırlanıyor. Edinilen bilgiye göre, elektrikli scooter kiralama faaliyeti yürüten girişim, ABD merkezli Birleşme Amaçlı Ortaklık Şirketi (SPAC) Galata Acquisition Corp. üzerinden New York’ta halka açılma hazırlıklarını tamamladı.
Bloomberg'in haberine göre, Girişimin halka arz gelirlerini faaliyet alanını genişletmek ve mevcut filosunu büyütmek için kullanacağını belirtiliyor.
Türkiye'nin 20 kentinde 7 milyondan fazla kullanıcısı bulunan ve 50 bin araçlık bir filoyla hizmet veren Martı, 2018 yılında kuruldu.
Geçtiğimiz yıl B serisi yatırım turunu tamamlayan Martı, bu yatırımla birlikte 100 milyon dolar değerleme tutarına ulaştı.
Martı'nın B serisi yatırım turuna Actera ve EBRD'nin yanı sıra Bossa Nova Investimentos, Kevin Ryan, BECO Capital, Autotech Ventures, Endeavor Catalyst ve Autotech Ventures gibi yatırımcılar katılmıştı.
Startupswatch verilerine göre, girişimin aldığı toplam yatırım 12 milyon dolar civarında.
TÜRKİYE'DE DÜNYADAN DAHA HIZLI BÜYÜYOR
Son yıllarda dünya genelinde hızlı yükselişini sürdüren paylaşımlı elektrikli scooter pazarında, şirketlerin gelirlerinin 2022 sonunda 1.6 milyar dolara çıkması bekleniyor.
Pazardaki ciroların 2026'ya kadar yılda yüzde 15 oranında artması beklenirken, 2026 yılında pazarın hacminin de 2.8 milyar dolara çıkması öngörülüyor.
Kullanıcı sayısının da hızla artmasının beklendiği pazarda, 2026 yılına gelindiğinde dünya genelinde 125 milyon kişinin paylaşımlı elektrikli scooter kullanıcısı olması bekleniyor.
Türkiye özelinde ise, paylaşımlı elektrikli scooter şirketlerinin gelirlerinin yıl sonuna kadar 3.5 milyon dolara ulaşması bekleniyor.
Türkiye'de pazarın büyüme hızı dünyadan daha hızlı gerçekleşirken, analizler 2026'ya kadar yerli pazarın yılda yüzde 33 büyüyeceğini ve 2026 sonunda da pazarın büyüklüğünün 11 milyon dolara ulaşacağını ortaya koyuyor.
Öte yandan, Türkiye'deki kullanıcı sayısının da 2026 sonunda 700 bin kişiye ulaşması bekleniyor.
KAZALAR İLE GÜNDEME GELİYOR
Türkiye'de elektrikli scooter kullanımının artması, son dönemde Martı'ya rakip gibi birçok şirketin faaliyete başlamasına ve yurtdışından da yabancı şirketlerin Türkiye pazarına girmesine yol açtı.
Fakat, mobilite ihtiyacını gidermek üzere geliştirilen bu cihazlar halen çoğunlukla yaşanan trafik kazaları ile gündeme geliyor.
Ulaştırma ve Altyapı, Çevre ve Şehircilik ile İçişleri Bakanlıkları tarafından hazırlanan yönetmelik kapsamında, e-scooterın, ayrı bisiklet yolu veya bisiklet şeridi varsa taşıt yolunda sürülmesi, otoyol, şehirler arası karayolları ve azami hız sınırı 50 km/s üzerinde olan karayollarında sürülmesi, ikiden fazlasının taşıt yolunun bir şeridinde yan yana sürülmesi ve yaya yollarında sürülmesine izin verilmiyor.
Ayrıca scooterların, başka bir araca bağlanarak, asılıp tutunarak sürülmesi, izin alınarak yapılan gösteriler dışında, akrobatik hareketler yapılarak sürülmesi, manevra için işaret verme halleri dışında tek elle sürülmesi, kamu nizamını bozacak, özel mülkiyeti ihlal edecek ve yayalar, engelliler veya hareket kısıtlılığı olan kişilerin güvenli ve bağımsız hareketlerini, araç ve yaya trafiğini engelleyecek şekilde park edilmesi de yasaklanmış durumda.
Açıklanan yönetmeliğe rağmen bu araçların yollarda kullanımı, ölümle sonuçlanan kazalara sebebiyet verebiliyor.
Bu konuda daha önce Habertürk'e özel açıklamalarda bulunan uzmanlar, elektrikli scooter kullanacak kişilerde kask kullanımının zorunlu olmasını, kullanıcılarda yaş sınırının artırılmasını ve bu araçların hız sınırının da gözden geçirilmesini gerektiğini savunuyor.