Otomatik katılım sistemi TES'e nasıl dönüşecek?
Türkiye'nin gündeminde, otomatik katılım sisteminin tamamlayıcı emeklilik sistemine (TES) dönüştürülmesi bulunuyor. Ekonomi yönetimi bu yolla bir yandan çalışanların yaşlılıkta Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) alacakları emekli aylığının yanı sıra ikinci bir emekli aylığı almasını sağlamayı, bir yandan da yurt içi tasarrufları artırmayı amaçlıyor. Dünyada özel emeklilik planlarında biriken para tutarı 2008-2018 yılları arasında 20.5 trilyon dolar artarak 44.1 trilyon dolara ulaştı. Türkiye dünyadaki bu trende ayak uydurmak için yeni politikaları devreye sokmaya hazırlanıyor. Habertürk'ten Ahmet Kıvanç, dünyada bireysel emeklilik sisteminde yaşanan gelişmeleri ve Türkiye'de bu konudaki hazırlıkları yazdı
Kalkınma Planı, Yeni Ekonomi Programı ve 2020 Yılı Programı’na göre gelecek yıldan başlayarak bireysel emeklilik sisteminde çalışanları ve işverenleri doğrudan etkileyecek değişiklikler gündeme gelecek. Sosyal tarafların mutabakatı ile tamamlayıcı emeklilik sistemi (TES) hayata geçirilecek.
Tamamlayıcı emeklilik sistemi, vatandaşların çalışma hayatında iken tasarruf yaparak yaşlılıkta devletin vereceği emekli aylığına ilave gelir elde etmelerine olanak sağlıyor. Gelişmiş ekonomilerde emeklilik sistemleri birden fazla sütun üzerine inşa ediliyor. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) gibi devlet kurumları birinci sütunu oluşturuyor.
Vatandaşların sadece devlet kurumunun vereceği emekli aylığına muhtaç kalmaması için ikinci, üçüncü sütun oluşturan ülkeler bulunuyor. Sütunlardan biri sektör, işkolu veya meslek örgütlerince kurulan emeklilik planları. Diğer bir sütun olan bireysel emeklilik sisteminin ise çeşitli uygulamaları bulunuyor. Bizde de ilk başta sadece gönüllü BES var iken, 2017 yılından itibaren otomatik katılım sistemi (OKS) eklendi. 2002 yılında başlayan gönüllü BES’te katılımcı sayısı 6.8 milyon kişiyi bulurken, 2017’de başlayan OKS’de katılımcı sayısı 5.3 milyon kişiye ulaştı. Toplam birikim tutarı ise sırasıyla 110.9, 7.6 milyar lirayı buldu. İkisinin toplamı 118.5 milyar liraya ulaşıyor.
Dünyada gönüllü BES ve otomatik katılım sistemine ilave olarak zorunlu, yarı zorunlu sistemler yaygınlaşıyor. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) geçen hafta dünyadaki emeklilik fonlarıyla ilgili son gelişmelere ilişkin bir rapor yayımladı. Buna göre, OECD üyesi birçok ülkede zorunlu ya da yarı zorunlu bireysel emeklilik sistemi uygulanıyor. OECD üyesi İsrail, Litvanya, Estonya, Şili, Meksika, Finlandiya, Norveç, Avustralya, İsveç, Hollanda, İsviçre, Danimarka, Kore’de zorunlu veya yarı zorunlu bireysel emeklilik sistemi bulunuyor.
Bulgaristan, Makedonya, Kolombiya, Hong Kong, Peru, Nijerya ve Rusya dahil OECD üyesi olmayan birçok ülkede de yine zorunlu ya da yarı zorunlu bireysel emeklilik sistemi bulunuyor. Yeni Zelanda ve İngiltere’de ise Türkiye’deki gibi otomatik katılım sistemi uygulanıyor. OECD’ye göre Türkiye’deki OYAK ise zorunlu emeklilik sistemleri arasında kabul ediliyor.
Türkiye’de bir yandan gönüllü BES devam ederken, diğer yandan otomatik katılım sistemini zorunlu BES’e dönüştürme hazırlığı bulunuyor. Dönüşümü teşvik etmek ve cazip hale getirmek amacıyla, halen BES’teki herkese yüzde 25 oranındaki desteğin gençlere daha fazla verilmesi planlanıyor.
Gönüllü BES’teki 12 yıllık uygulama, sistemden çıkanların önemli bir kısmının acil nakit ihtiyacını karşılamak için birikimlerini çektikten sonra yeniden sisteme dönemediklerini ortaya koydu. Katılımcıların, sistemden çıkmadan nakit ihtiyacını karşılamak amacıyla da düzenleme yapılacak. İlk defa konut alımı, sağlık, evlilik ve eğitim için nakit ihtiyacı olanlar, birikimlerinin bir kısmını çekebilecekler ve sistemde kalmaya devam edecekler.
DÜNYADA 44.1 TRİLYON DOLAR BİRİKTİ
Türkiye’de tamamlayıcı emeklilik sistemi gündeme gelirken, OECD raporuna göre, mesleki, sektörel emeklilik kuruluşları ve bireysel emeklilik fonlarının toplamını ifade eden özel emeklilik planlarının toplam varlıkları dünyada hızla artıyor. 2008 yılında 23.6 trilyon dolar olan özel emeklilik fonlarının toplam varlıkları 2018 yılında 44.1 trilyon dolara çıktı. Bu varlıkların 42.5 trilyonu OECD ülkelerine, 1.6 trilyon doları da diğer ülkelere ait bulunuyor. OECD ülkelerindeki emeklilik fonlarında biriken toplam para tutarı aslında 2017 yılında 44 trilyon dolar iken hisse senedi piyasasında yaşanan düşüş dolayısıyla 2018 yılında 1.5 trilyon dolarlık kayıp yaşandı. Buna rağmen, 2008 yılına göre yüzde 86 oranında artış kaydedildi.
EMEKLİLİK FONU VARLIKLARININ 3’TE 2’Sİ ABD’DE
Dünyadaki 44.1 trilyon dolarlık toplam emeklilik fonu birikimlerinin yüzde 62’si ABD’ye ait bulunuyor. ABD’deki emeklilik fonlarının büyüklüğü 2018 itibarıyla 27.5 trilyon dolara ulaşıyor. Onu 2.8 trilyon dolarla İngiltere, 2.5 trilyonla Kanada, 1.9 trilyonla Avustralya, 1.5 trilyonla Japonya, 1 trilyonla İsviçre izliyor.
TÜRKİYE YOLUN HENÜZ BAŞINDA
Türkiye 2002 yılında BES ile tanışmasına rağmen toplam fon birikimi bakımından yolun çok başında yer alıyor. 2008 yılında 4.2 milyar dolar olan BES’teki toplam varlıklar 2018’de 17.5 milyar dolara yükseldi. Fon varlıklarının gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYİH) oranı ise aynı dönemde binde 6’dan yüzde 2.5’e çıktı. Türkiye OECD ülkeleri içinde Yunanistan’dan sonra en düşük orana sahip bulunuyor.
Emeklilik fonlarında biriken paranın milli gelire oranı bakımından ilk sırayı yüzde 198.6 ile Danimarka alırken, bu ülkeyi Hollanda (173.3), İzlanda (161.0), Kanada (155.2), İsviçre (142.4), Avustralya (140.7) izliyor.
ZORUNLU BES VE OKS’DE NE KADAR PRİM TOPLANIYOR?
Türkiye’de otomatik katılım sisteminde çalışanların ücretinin yüzde 3’ü oranında prim kesiliyor, ücretin yüzde 0.75’i oranında da devlet katkısı sağlanıyor. Türkiye bu grupta en düşük prim kesilen ülkeler arasında yer alıyor.
Zorunlu BES ve OKS için minimum prim oranı ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor. İsviçre’de ücretten kesilen prim oranı 25-34 yaş grubunda yüzde 7, 35-44 yaş grubunda yüzde 10, 45-54 yaş grubunda yüzde 15, 55-64 yaş grubunda ise yüzde 18 olarak uygulanıyor. Ancak primin yarıdan fazlasını işveren ödüyor. Danimarka’da katkı oranı toplu sözleşme ile belirleniyor ve yüzde 12’den başlıyor. Meksika, Yeni Zelanda, Polonya gibi ülkelerde işçi, işveren ve devlet katkısı yoluyla prim toplanıyor.