Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Esin Övet Hasretiz böyle erkeklere
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Konumuz Icardi ve Wanda....

        Malumunuz yine ayrıldılar....

        Hem karısı, hem menajeri olan Wanda, Icardi'yi yine terk etti. Ve kadının umurunda değil, bakıyor keyfine. Adı başka başka kişilerle anılıyor, gece kulüplerinde, kumsallarda gönlünce yaşıyor. Hiç çekinmeden, boy boy pozlarını paylaşıyor. Ve erkek tarafı da yanıyor, kül oluyor. Hatta "Öldüm, bittim Wanda. Onu çok seviyorum" diyor ama Wanda'dan tık yok.

        Ne yalan söyleyeyim hasretiz böyle erkeklere. Kırmadan, dökmeden, oyun oynamadan, yalana dolana sapmadan, başka başka kadınlarla görünmeden sevdiğini itiraf ediyor, yasını tutuyor. "Seviyorum" diyor kadının peşine düşüyor ama kötülük etmeden. Sadece duygusunu itiraf ediyor, haykırıyor. Hasretiz hasret itiraf eden, haykıran, sevdiği utanmadan, sıkılmadan söyleyen erkeklere.

        Tabii hiç yok değil. Var elbet böyle erkekler.

        Mesela;

        Kıvanç Tatlıtuğ her fırsatta eşi Başak'a aşkını, sevgisini, saygısını dile getiriyor.

        Kenan İmirzalioğlu mesela... Ah ah methiyeler düzüyor sevdiği kadına.

        Taro Emir mesela; ayrıldığı sevgilisi için, "Aşk acısı çekiyorum, hala bocalıyorum, mutsuzum. Bende büyük yara bıraktı" diyor.

        Diyorlar arkadaş diyorlar. Diyen erkek var. İlla her erkek yalancı, dolanbaçlı, duygusuz diye bir şey yok. Duygusunu, ayrılık acısını saygıyla yaşayan erkekler var.

        Çünkü onların da bir kalbi var ve çekinmeden söylüyor bu adamlar.

        Neden;

        1-Özgüvenleri var.

        2-Kendilerine güveniyor.

        3-"Kim ne der" diye düşünmüyor.

        4-Oynamıyor.

        5-En önemlisi duygu, düşünce olarak karşısındaki aldatmıyorlar.

        Bu iş bu kadar basit!!!

        Ama bizim bildiğimiz, gördüğümüz, izlediğimiz, yaşadığımız bazı erkekler ne yapıyor;

        1-Acı çekmeye vakit bile ayırmadan o kadın senin bu kadın benim hemen çapkınlık turuna çıkıyor.

        2-Biten ilişkisine saygı duymadan hemen yanına bir kadın katıyor.

        3-Unutamasa bile bunu asla çaktırmıyor, saçma sapan oyunlara başvuruyor.

        4-Gizli gizli takip ediyor ama asla çaktırmıyor. (Sözde)

        5-Ya da vuruyor, kırıyor, döküyor, hırçınlaşıyor.... Kaba-saba konuşmaya çalışıyor.

        Diye uzayıp gidiyor liste. Oysa ki, gerçekten gerek yok ki!

        Yaşanan ilişkiye, kendine saygı diye bir gerçek var. Bunu uygulayan yeter!!!

        ***

        Kadının olduğu gibi, erkeklerin de unutamadığı biri vardır

        Kadın eğer unutamadığı bir aşkı varsa; acı çeker, yerlerde sürünür. Hatta perişan olur ama iyileşir.

        Erkek hemen başka başka ilişkilere dalar. Çapkınlık turlarına son sürat hız verir.

        Ve sonrasında ne mi olur;

        Kadın çiçek açar, yepyeni bir hayata geçmişi unutmuş şekilde başlar.

        Erkek işte o zaman acı çekmeye başlar.

        Ve bu hikaye de hiç değişmez...

        ***

        Çok üzgünüm çok

        Yasa komisyondan geçti. Hangi yasa; dört ayaklı canlarımız için, sokak hayvanları için çıkan yasa Meclis'ten geçti. Gerçekten söylenecek bir söz yok. Acı çekiyoruz!!!

        Evet bir sorun var, gerçekten ciddi sorun var. Ama bunun çözümü de bu değil! Ötanezi değil. Canlı bunlar canlı! Allah'ın verdiği bir can. Bu canlara nasıl kıyılacak, düşünmek bile istemiyorum ama biliyorum ki, yetkililerin bu karardan vazgeçeceğini düşünmek istiyorum.